Sahar ayağa kalktı, ve benim kızım, gür bir şekilde, adalet istediğini söyledi ve elde etti de. | TED | وَقَفَتْ وَجَدَتْ صوتها، و قالت لهم فتاتي بأنها أرادت العدالة، و حصلت عليها. |
En kötüsü benim kızım için gerçekten kim olduğunu saklamaktı... sevdikleri insanları inkar etmekti. | Open Subtitles | بل كان فتاتي التي جحدت حقيقة من تكون جحدت الناس التي تُحبّهم |
Biliyorsunuz sen benim kızım gibisin ama işe zamanında gelme konusunda biraz daha dikkatli davranmalısın. | Open Subtitles | تعرفين أنت فتاتي وكل شيء، ولكن عليك أن تحاولى الحضور الى هنا في الموعد |
İnşallah benim kızım da babasına, senin kadar sadık olur. | Open Subtitles | أتمنى أن تكون إبنتي وفية لي كما أنت وفية لوالدك. |
Ben ve benim kızım, sadece bu şehrin yenileri değiliz biz bu şehirdeki önemli tek şeyiz. | Open Subtitles | أنا و فتاتى لسنا فقط الشئ الجديد فى المدينة نحن الشئ الوحيد فى المدينة |
O benim kızım. Devlet hastanesinde kendisini ölüme bıraktı. | Open Subtitles | انها ابنتى , لقد تركت نفسها تموت فى المؤسسة |
O sevimli genç hanım benim kızım oluyor. | Open Subtitles | صادف وأن تكون تلك الفتاة الفاتنة هي ابنتي. |
Haydi bakalım. Millet, bu benim kızım Anne Marie. Erkeklerle yarışacak. | Open Subtitles | هيه , الجميع هذه فتاتي آن ماري وهي مع الفتية |
Hadi kızım, hadi kızım. İşte benim kızım, işte benim kızım. Beş dakika içinde yatakta olman gerekiyor. | Open Subtitles | احسنت احسنت نعم هذه هي فتاتي نعم هذه هي فتاتي يمكنك الذهاب لسريرك بعد خمس دقائق |
Birinin kızı ilk Kurukafa olacaksa... bu benim kızım olsa iyi olur. | Open Subtitles | إذا كان هناك فتاة ستصبح الإمرأة الأولى في الجماجم فمن الأفضل أن تكون فتاتي |
İşte benim kızım. Votka mı yoksa rom mu istersin, emin olamadım. | Open Subtitles | مرحباة يا فتاتي هل ترغبين بالفودكا أو الروم؟ |
benim kızım... 15 yaşındayken öldü. | Open Subtitles | فتاتي الصغيره ماتت عندما كانت فى سن 15 عاما |
İşte benim kızım! | Open Subtitles | حاول شيلدون أخذ الخاتم و أنا لكمته هذه فتاتي |
- O benim kızım. - Benim küçük kızımla sohbet ediyorsun! | Open Subtitles | أنتَ تتحدث إلى إبنتى ، تجريّ نقاشاً معها مع إبنتي المُراهقة؟ |
benim kızım daha küçük olacağından..., ...senin geri alınamaz hatalarında ders çıkaracağım. | Open Subtitles | و بما إن إبنتي ستكون أصغر عمراً سيمكنني أن أتعلم من أخطائكِ |
Bunun nasıl mümkün olabileceğini bilmiyorum ama o benim kızım. | Open Subtitles | لا أعلم كيف يكون ذلك ممكناً لكنّها هي، إنّها إبنتي |
- Bunu alsan iyi edersin. - İşte benim kızım. | Open Subtitles | . من الأفصل أن تأخُذ هذا - . هذه هى فتاتى - |
benim kızım Ian Miller ile evlenecek, kızarmış ekmek gibi bir ailenin çocuğu. | Open Subtitles | ابنتى سوف تتزوج ايان ميلر غريب مع عائلة توست |
Neler olduğunu bilmem gerek. O benim kızım. | Open Subtitles | يجب أن أعرف ما الذي يجري، هذه هي ابنتي |
benim kızım içinde geçirebilirsiniz. | Open Subtitles | لو أردتم فعل ذلك، قوموا بسحبهم من أجل أبنتي |
İşte görüyorsunuz, benim kızım az önce okuldan döndü ve bir şey oldu. | Open Subtitles | حسنا بنتي الصغيرة رجعت للبيت من المدرسة الآن حسنا لقد حدث |
Bu benim kızım, Marguerite. Tanguy'u tanıyorsun, tabii. | Open Subtitles | هذه ابنتي مارغريت , انت تعرفين تانغوي اكيد |
benim kızım 14 yaşında. Cinsel olarak aktif değil. Ve size onun bedenine müdahale ettirmeyeceğim. | Open Subtitles | ابنتي في الرابعة عشر من عمرها ولا تقيم علاقات |
Lütfen Doktor, lütfen! O benim kızım. Daha çok genç. | Open Subtitles | أرجوك يا دكتور ، أرجوك ، إنها ابنتي إنها مجرد طفلة |
O benim kızım, bu yüzden onun tanıdığım ve güvendiğim biri tarafından bakılmasını istiyorum. | Open Subtitles | انها ابنتي , و أنا أريدها أن تفحص .من طرف شخص أعرف أنه يمكنني الوثوق به |
benim kızım üç yaşındayken amcasını beş-altı ay görmemişti. | Open Subtitles | تعلمين، عندما كانت ابنتي بعمر ثلاثة سنوات |
Bu benim kızım. | Open Subtitles | لديّ ابنة أيضاً |
"benim kızım yolda oynuyordu ve şu kütük tırlarından birinin freni boşalmış." | Open Subtitles | كانت ابنتي الصغيرة تلعب على الطريق في الوقت الذي كانت تمر فيه شاحنة الأخشاب وفقدت مكابحها |