Çoğumuz gibi o da bilinç kaybı sırasında şuurunu kaybetti. | Open Subtitles | كحال معظمنا، كان غير واعٍ مسبقاً عندما حدث فقدان الوعي |
Ama sonra bilinç kaybı oldu ve bu adam ölümle burun buruna geldi. | Open Subtitles | لكن جاء فقدان الوعي و واجه هذا الرجل موتاً محتماً |
- İnsanlara neden başka bir bilinç kaybı olacağını söylemediğimizi bir daha hatırlatsana. | Open Subtitles | قل لي ثانيةً لماذا لا نقول للناس أنّ هناكَ فقدان وعيٍ آخر قادم |
Size nasıl başka bir bilinç kaybı yaratacağınızı söyleyeceğime ölmeyi yeğlerim. | Open Subtitles | أفضّل الموت على إخبارك كيف تصنع فقدان وعيٍ آخر |
Şu anda cevaplanması gereken "başka bir küresel bilinç kaybı olacak mı?" sorusu. | Open Subtitles | ما نحتاج لأجابته الآن ،هو ذلك السؤال هل سيقع العالم في فقدان وعي آخر؟ |
bilinç kaybı yaşamış. | Open Subtitles | ولم يعد يتلقى العلاج، لقد عانى من فقدان للوعي |
bilinç kaybı sırasında en azından iki kişinin kendinde olduğundan eminiz. | Open Subtitles | لقد قررنا أنه على الأقل هناك شخصين كانا مستيقظين خلال الإغماء |
Bu mesajı 2010'da seyrediyorsan küresel bilinç kaybı başarılı oldu demektir. | Open Subtitles | إن كنتَ تشاهد هذه الرسالة عام 2010 فهذا يعني أن فقدان الوعي العالمي كان ناجحاً |
bilinç kaybı beyin hasarı oluşturmuş olsaydı bunu uzun zaman önce fark ederdik. | Open Subtitles | لو تسبب فقدان الوعي بضررٍ للدماغ لكنّا علمنا بذلك منذ وقت طويل |
Bunlar da 6 Ekim'deki bilinç kaybı sırasında beyin taramasına giren insanlara ait. | Open Subtitles | و الآن، هذه أُخذت من أشخاصٍ تمّ تصويرهم وقتَ فقدان الوعي في 6 تشرين الأول. |
bilinç kaybı. Ayrıca yavaş yavaş morarıyor. | Open Subtitles | فقدان الوعي بالإضافة لتحولها للون الأزرق |
Kanama belirtisi yok ama bilinç kaybı, baş dönmesi ve ağrı-- | Open Subtitles | ليس هناك نزيف داخلي ... لكن فقدان الوعي . والألم والدوار |
Fiziksel bir sıkıntınız yoksa neden bilinç kaybı geçirir insan? | Open Subtitles | أعني مالذي قد يسبب حالة فقدان الوعي هذه إن كان لايوجد أي علة جسديه بك |
Bunca zamandır başka bir bilinç kaybı olacağını biliyordunuz. Neden hiçbir şey söylemediniz? | Open Subtitles | عرفتَ طوال الوقت أنه سيحدث فقدان وعيٍ آخر، لمَ لم تتقدم بالمعلومة؟ |
Neden meslektaşlarınıza başka bir bilinç kaybı olacağını söylemediniz? | Open Subtitles | لمَ لم تأتِ إلى هنا و تخبر زملاءك أن هناك فقدان وعيٍ آخر؟ |
Sonra ona dedim ki başka bir bilinç kaybı daha yaşanacak. | Open Subtitles | و بعدها قلتُ له... سيكون هناك فقدان وعيٍ آخر |
Söylediğin şey doğruysa bu bilinç kaybı provasını yaratmak için beş hızlandırıcı gerekmiş. | Open Subtitles | لو أنّك تقول الحقيقة، فتتطلب الأمر 5 مفاعلات ليجرون فقدان وعي تجريبي |
"C.D.C. doktorları yerel halkın bilinç kaybı iddiaları üzerine Ganwar bölgesine gitti." | Open Subtitles | سافر أطباء مركز السيطرة على الأمراض إلى منطقة "غانوار" استجابةً لادّعاءات أن السكان عانوا من فقدان وعي شامل |
Başka bir bilinç kaybı daha olacak ve bu görevi yarıda bırakamam. | Open Subtitles | سيحدث فقدان وعي آخر ويجب عليّ المساعدة |
bilinç kaybı, şiddetli darbeler, başta yarılma, zedelenmeler mevcut. | Open Subtitles | فقدان للوعي و عدة ارتجاجات و جرح حتى إلى الرأس و كدمات |
Çinliler karışıklığı fırsat olarak görür ve bu bilinç kaybı bana sana karşılık verme şansı sunuyor. | Open Subtitles | تعلم , الصينيون يرون الفوضى على أنها فرصه و الإغماء يعطيني فرصة لأعوض عليك ما سبق |
Çocuk bilinç kaybı yaşayıp şiddete meyilli oluyormuş ama yalan söyleyip kaza olduğunu belirtmiş. | Open Subtitles | يبدو أنه يفقد الوعي و يصبح عنيفاً لكنّها كذبت و قالت بأنها كانت حادثة |