En ufak bir utanç duymadan onu sevdiğimizi, bütün dünyanın bilmesini istiyorum! | Open Subtitles | وأنا أريد العالم أن يعرف بشكل نهائي وبدون أيّ خزي بأنّنا نحبّه |
Hiç kimsenin, beğendiği kadının bir Yahudi olduğunu bilmesini istemiyor. | Open Subtitles | إنه لا يريد أي أحد أن يعرف أنه يستمتع باليهود |
Eğer bu bir saldırıysa, Şerif ve oralarda bir karmaşa varsa Jericho'nun hâlâ yerinde olduğunu bilmesini istemeyeceğiniz insanlar da olabilir. | Open Subtitles | لكن ماذا اذا كانت هجوما ايها المأمور ؟ ويوجد كثير من الفوضي في الخارج لكن لا تريد ربما ان يعرف الناس |
- Ya öyle, ya da kimsenin başarısız olduklarını bilmesini istememişler. | Open Subtitles | إما ذلك, أو أنهم لم يريدوا أن يعلم أحد أنهم فشلوا |
Ancak aynı zamanda benim istediği tüm dev füzeleri elde edebilecek tarzda bir kız olduğumu bilmesini salık veririm. | Open Subtitles | لكن عليه أن يعلم أنني ذلك النوع من الفتيات التي بإمكانها أن تأخذ كل أنواع القذائف العملاقة التي تريدها |
Evet, ama bu da birinin bebeğiydi bizim bebeğimizin de bunu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أجل، لكنّه كان طفل شخص ما، أيضًا وأنا أريد أنّ يعرف طفلنا هذا |
Beni kabul etme koşulunun, oğlunun sonsuza dek lanetlenmesi olduğunu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريده أن يعرف بأن شرطك لآعادتي هو بأن لك أبنك الملعون للابد |
Bunu herkesin bilmesini sağlar bu insanların hak ettiklerini bulmalarını sağlardım. | Open Subtitles | سأحرص على أن يعرف الجميع ذلك وأن ينال أولئك الناس جزاءهم |
Bir sunum yapmak istiyorum. Dünyanın, onları koruyabileceğimizi bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد إثبات لذلك، أود أن يعرف العالم أننا نستطيع حمايتهم. |
Burada her ne dönüyorsa birileri bunu hiç kimsenin bilmesini istemiyor. | Open Subtitles | أيّ ما يحدث هنا، أحدهم لا يريد أن يعرف أحد بشأنه. |
Ben seni dışarıda bırakmayı, dünyanın seni aradığımızı bilmesini yeğlerim. | Open Subtitles | ممم بالأحرى سأتركك هناك نترك الكل يعرف بأننا نبحث عنك |
Böylece, her bir hastanın, ilacı optimum etki için nasıl kullanacağını bilmesini sağlamak, inovatörler açısından bugüne kıyasla çok daha cazip hâle gelecek. | TED | لذلك سيكون لدى المبتكرين حوافز أقوى مما لديهم الآن للتأكد من أن كل مريض يأخذ الدواء يعرف بالضبط كيف يأخذها لتحقيق التأثير الأمثل. |
Hiçbir şey bilmesini istemiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أفاجئه لا أريده أن يعرف شيئاً عن ذلك |
Sadece herkesin bu festivalin çok harika olacağını bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يعلم الجميع أن هذا الحدث سيكون غير عادي |
Bu şehrin oraya giden çocuklardan ne denli gurur duyduğunu insanların bilmesini istiyoruz. | Open Subtitles | نريد أن يعلم الناس كم أن هذه المدينة فخورة بالشباب الذين ذهبوا للحرب. |
Telefona bakmayacağım çünkü bu toplantının ne kadar önemli olduğunu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | لن آخذها لأنني أريده أن يعلم كم هو هام لي هذا الأجتماع |
Bu işi çözene kadar bu hamileliği bilmesini istediğim tek kişi sensin. | Open Subtitles | حسناً حتى أسوي الأمر الشخص الوحيد الذي يعلم بهذا الحمل هو أنت |
Belki Kenneth ve Jessica Charlotte'ı evlat edindiklerini kimsenin bilmesini istemiyorlardı. | Open Subtitles | ربما كينث و جيسكا لايريدون ان يعلم احد. ان شارلوت متبناه. |
...emirlerine uymamak için iyi bir nedenim olduğunu bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | فأنا أريدهم أن يعرفوا أنّي لديّ سبب وجيه لعدم إطاعتهم |
diye sordum. Hepinizin bilmesini istiyorum dünya yaşamaya değer bir yer. | TED | اود ان تعلموا جميعا انني اعتقد ان العالم مكان يستحق ان يعاش |
Siz izleyicilerin bilmesini isterim ki, gerçeği göstermek adına ben ve arkadaşlarım elimizden gelenin en iyisini yapacağız, | Open Subtitles | لكي أكون قادر على توثيق الأحداث التى حدثت فجأة في بلادنا وأنا فقط أردت أجعلكم تعرفوا انتم الجمهور |
Dünyanın bilmesini istemediğin şeylerden bahsediyorum. | Open Subtitles | شيء أنا متأكد أنك لاتريد أن يعرفه العالم |
Kimsenin bilmesini istemediğin ama büyük utanç duyduğun bir şey var mı? | Open Subtitles | ما الأمور التي فعلتها و تخجل منها، ولا تريد أن يعرفها أحد؟ |
Ama gitmeden önce ikinizin bilmesini isterim ki süper polis hikayesi işe yarıyordu. | Open Subtitles | لاكن قبل أن أرحل اريدكما أنتما الإثنين أن تعرفا قصة رجل الشرطة الخارقون كانت تعمل |
Hayır, eğer adam oysa, kim olduğunu bildiğimizi bilmesini istemeyiz. | Open Subtitles | لا، إذا هو الرجلُ، نحن لا نُريدُه أَنْ يَعْرفَ نحن نَعْرفُ. |
19 yaşında güzelken yaptığı bir şey, çocuklarının bilmesini istemediği bir şey. | Open Subtitles | خطأ إقترفته حين كانت بـ19 وجميلة أمر لا تريد أن يعلمه أطفالها |
Katt'ın huzurlu ve mutlu olmasını diliyorum ve onu çok özlediğimi bilmesini istiyorum. | Open Subtitles | رجاء ، املأ كات بالبهجه و السعاده و اعلمها انى مفتقداها جداً |
- Tabi. Beyler, iki saniye için şu ot konusunu açmayın. Bu kızın içtiğimi bilmesini istemiyorum. | Open Subtitles | يا رجال، لا تتحدثوا حول الحشيش لثانيتين لا يريد هذه البنت أن تعرف أني أدخن |
Bir kadının, kocasının bilmesini istemediği belirli şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك أشياء لا تريد الزوجة لزوجها ان يعلمها |
O şekilde iş yapmaktan hoşlanmadığımı bilmesini istedim. | Open Subtitles | أنا فقط أردتُها أَنْ تَعْرفَ أنا لَمْ إعملْ ذلك الطريقِ. |
Dünyanın bir şeyleri bilmesini, neler döndüğünü öğrenmesini istedim. | Open Subtitles | أنا أردت أن يعرفَ العالمَ بعض الأشياء , عمّا يجري. |