Hissiyâtlı biri olarak, dava sırasında birçok kişinin ölümüne izin verdin. | Open Subtitles | علي الرغم من موهبتك إلا أن كثير من الناس يلقون حتفهم أثناء تحقيقاتك |
birçok kişinin Zin teyzeye borcu varmış. | Open Subtitles | يبدو أن كثير من الناس يدينون بالمال لعمتي |
Dünyadaki birçok kişinin müşterisi var. | Open Subtitles | الأشخاص الذين يعملون في المتاجر لديهم زبائن كثير من الناس في هذا العالم لديهم زبائن |
- Oradan çıkmak birçok kişinin hayatını riske atmak olur. | Open Subtitles | محاولة للوصول إلى هناك مع الكثير من الناس أمر خطير. |
Bu birçok kişinin mecbur olmadıkları halde gerçekten aşırı tedbirler seçtikleri anlamına geliyor. | Open Subtitles | إنه يعني أن الكثير من الناس يختارون خطوات صارمة عندما لا يضطرون لذلك |
Yani muazzam bir bilgi kaynağı, ki, dediğim gibi, birçok kişinin ona yapmamasını söylemesine rağmen, çok pahalıydı. | TED | إذاً كم هائل من المعلومات بالرغم، مرة ثانية أن الكثير من الناس أخبروها أن لا تقوم بذلك كان ذلك مكلفاً جداً |
Demokrasinin işi refahı meydana getirmek için birçok kişinin katılmını arttırmaktır yoksa paranın bir yerde biriktirilmesi için bazı kişilere olanak verilmesi değildir. | TED | عمل الديمقراطيات هو من أجل تعظيم شمل العديد لخلق الرخاء لا لتمكين قلة من جمع المال. |
Ama iyiydi. Gerçekten komikti. birçok kişinin ilgisini çekmişti. | Open Subtitles | لكنها كانت جيدة, مضحكة حقاً كثير من الناس يعشقون هذه الأمور |
birçok kişinin matematiği kötüdür. | Open Subtitles | كثير من الناس سيئين في الرياضيات، |
Mahalledeki birçok kişinin etrafında koştururdum. | Open Subtitles | و كنت اركض مع كثير من الناس في الحي |
birçok kişinin inanışına göre sahte mesih de | Open Subtitles | كثير من الناس يؤمنون أن المسيح الدجال |
Bu birçok kişinin ağrına gitti. | Open Subtitles | كثير من الناس استاءوا من هذا. |
Ve bundan dolayı birçok kişinin acı çekeceğine inanıyor musun? | Open Subtitles | - أتعتقِد أنَ الكثير من الناس - سيُعانونَ من نتائجِه؟ |
- Geçenlerde birçok kişinin izinli olduğu günü hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكري اخر مرة عندما حصل الكثير من الناس على اجازات؟ |
Dediğim gibi: Kayıp bir varlık, birçok kişinin ilgisini çekiyor. | Open Subtitles | كما قلت شخص مفقود الكثير من الناس مهتمون به |
Eğer gitmezsem birçok kişinin başı belaya girer. | Open Subtitles | سيكون الكثير من الناس في المشاكل ان لم اذهب |
Bu gün burada birçok kişinin aile değerleriyle ilgili konuştuğunu duydum. | Open Subtitles | لقد تم الاستماع إلى الكثير من الناس يتحدثون اليوم عن، أم، قيم العائلة، |
- Evet ama birçok kişinin evinde kanıt yok. | Open Subtitles | أجل، إلا أن الكثير من الناس لا يملكون دليلاً في شققهم |
Birkaç kişinin elinde bulunma eğiliminde olurlar ve bazen birçok kişinin eline geçme imkânı bulurlar. | TED | إنها تميل إلى الترسخ في أيدي قلة من الناس وأحيانًا تجد طريقها لأيدي الكثيرين. |