Bu soruya duyduğum ilham çok farklı bir şehirden geliyor, Moğolistan'ın Ulanbatur şehrinden. | TED | ويأتي الهامي لهذا السؤال من مدينة مختلفة للغاية، مدينة أولان باتور في مانغوليا. |
Toz, başka bir dünyadaki bir şehirden, cininin içinden süzülerek adama geçiyor. | Open Subtitles | الطيف يخترق هذا الرجل من خلال قرينه من مدينة في عالم آخر. |
bir şehirden, Santa Ma... | Open Subtitles | من مدينة.. سانتا ما .. شيء من هذا القبيل. |
bir şehirden bir diğerine, bir bölgeden bir diğerine gitmekten başka bir şey yapmadım fakat büyük bir gerçeğe vâkıf oldum: | Open Subtitles | من مدينة لأخرى ولكني تعلمت حقيقة عظيمة : |
Bana mektubu başka bir şehirden göndermiş, onu bulamayayım diye | Open Subtitles | قامت بمراسلتي من بلدة أخرى لكي لا استطيع ان اجدها |
Gördün, onları avlıyoruz -- bir şehirden öbürüne geçerek göç etmelerini izleyerek. | Open Subtitles | نحن نتعقبهم كما ترى ننتقل من مدينة الى الاخرى نتعقبهم |
Hatta farklı bir şehirden. | Open Subtitles | هو أنه من مدرسة ثانوية أخرى إنه من مدينة مختلفة |
Buraya evi göremeye başka bir şehirden geldik çünkü bu bölgede bir ev almaya niyetliyiz. | Open Subtitles | أتينا من مدينة مغايرة لأجل الزيارة لأننا مهتمين بشراء منزل في هذه المنطقة |
Nehrine sırtını dönen bir şehirden zaten ne beklenebilir ki? | Open Subtitles | ماذا يمكن أن تتوقع من مدينة تدير ظهرها لنهرها؟ |
Ellerinde alışveriş listesi var, ama nadiren bir şehirden iki kurban seçiyorlar. | Open Subtitles | لكن نادرا ما يأخذون اكثر من ضحية واحدة من مدينة |
Tüm rakiplerimiz en iyi dansçılarıyla katılacaklar, ama ABD, içerisinde en fazla 2-3 tane iyi break dansçı olan bir şehirden bir ekiple katılıyor. | Open Subtitles | لكن نحن نرسل فريقاً من مدينة واحدة به ربما ثلاثة أو إثنان من أفضل الراقصين |
Başka bir şehirden gideriz. Sen internetten araştır. | Open Subtitles | علينا السفر من مدينة أخرى، انظري ما يمكنكِ إيجاده عبر الإنترنت |
Saksafon çalıyorsun, küçük bir şehirden geldin, yardım almadan annen yetiştirdi. | Open Subtitles | تعزفين الساكسفون، أتيتِ من مدينة صغيرة، ربّتك والدتكِ دون إعانة. |
Ayrıca tüm kurbanlar komşu bir şehirden kaçırılmış. | Open Subtitles | رغم ان كل ضحية تم اختطافها من مدينة مجاورة |
Bir akşam evdeyim, yaşadığım yerden 200 km uzakta bir şehirden bir hastanenin acil servisinden telefon alıyorum. | TED | في إحدى الليالي عندما كنت في المنزل، تلقيت مكالمة من ER، أو غرفة الطوارئ من مدينة تبعد حوالي 200 كيلومتر من مكان عيشي. |
bir şehirden diğerine gideriz göçlerini takip ederiz. | Open Subtitles | ننتقل من مدينة الى الاخرى.. نتعقبهم |
- Yo, Philadelphia'da bir gemiye bir şehirden ve bir kaç varil una 1000 kişinin hayatından daha çok değer veren insanlar var. | Open Subtitles | الذي لديه سفينة أغلى من مدينة وبضعة براميل دقيق أغلى من "1000"روح |
bir şehirden ötekine taşındık ta ki buraya gelene dek. Sonra... | Open Subtitles | انتقلنا من مدينة لآخري حتىانتهىبناالمطافهناثم... |
Sibirya'daki Tobolsk denen bir şehirden geliyorum ben. | Open Subtitles | اتيت من مدينة اسمها توبولسك في سيبيريا |
Eski zamanlarda, sence alkolü bir şehirden diğerine nasıl götürüyorlardı? | Open Subtitles | في قديم الزمان، كيف برأيك كانوا ينقلون الكحول من بلدة إلى أخرى؟ |