Kayıp mürettebatın kim olduğunu bulmamıza yardım edecek bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لم نجد أي شيء قد .يساعدنا في تحديد هوية الطاقم المفقود |
Kasette belirtilen koordinatları araştırdık, ancak bir şey bulamadık. | Open Subtitles | بحثنا في الإحداثيات المزودة على الشريط، لكننا لم نجد أي شيء |
Tüm bebeklerin MR'ını çektik ama ne yazık ki bir şey bulamadık. | Open Subtitles | أجرينا الفحص بالرنين على الأطفال كلهم و لم نجد شيئاً للأسف |
İpucu bulmaya çalışıyoruz ama şimdiye kadar bir şey bulamadık. | Open Subtitles | نحن نبحث عن أدلة به لكن حتى الآن لم نجد شيئاً |
Bakkal söyledi, elarabası gibi bir şeye çarpmış. Başka bir şey bulamadık. | Open Subtitles | شئ واحد, الفكهاني قال انه راى ريتشي يرمي شيئا ما ربما بطاقة, لكننا لم نجد شيئا |
Madende bir şey bulamadık ama bir memur birkaç kilometre ötede bunu bulmuş. | Open Subtitles | لم نجد شيئًا في المحجر، لكنّ نائبًا وجد هذه بعد بضعة أميال. |
Hayır, eski dosyalarda bir şey bulamadık, ve Ulusal Suç Arşiv Merkezi'nde geçtiğimiz 20 yıl içinde benzer vaka yok. | Open Subtitles | كلا لم نجد شيئاً في القضايا المؤجلة وليس هناك جريمة بنفس الطراز في الأرشيف للـ 20 عاماً الماضية |
-Daha bir şey bulamadık. | Open Subtitles | - لم نعثر على أي شيء حتى الآن. |
Bence başka yerlere de bakmalıyız. Burada bir şey bulamadık. | Open Subtitles | أعتقد أنه ينبغي لنا أن نبحث في مكان آخر لن نجد أي شيء هنا |
Henüz bir şey bulamadık ama her şey kamyonetteki adamı işaret ediyor. | Open Subtitles | لم نجد أي شيء الآن كل العلامات تدل على الرجل صاحب الشاحنة الصغيرة |
S.W.A.T'ın sabah bulduğundan başka bir şey bulamadık. | Open Subtitles | بخلاف ما وجدته فرقة التدخل السريع صباح اليوم، لم نجد أي شيء |
Seni zaten araştırdık ve ciddi bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لقد حققنا في أمرك ولم نجد أي شيء مريب |
En ufak bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لم يكن هنالك سم في الجثة لم نجد أي شيء |
Yine de hâlâ ümit verici bir şey bulamadık. | Open Subtitles | و لم نجد أي شيء أبداً ياللإنجاز |
Çünkü henüz çevresel bir şey bulamadık. | Open Subtitles | هذا فقط لأننا لم نجد شيئاً بعد |
Şimdiye kadar bir şey bulamadık. | Open Subtitles | حتى الآن , لم نجد شيئاً |
Herhangi bir şey bulamadık. Burada tedbiren bir çıkış olmalı. | Open Subtitles | ـ نحن لم نجد شيئا ـ هل يجب عليها ان تكون هنا ؟ |
Haftalarca bir şey bulamadık. Ve bir gün, radar sinyal aldı. | Open Subtitles | لم نجد شيئا لأسابيع ثم كشف جهاز الرادار شيئاً ما |
Hücresini aradık ama orada da bir şey bulamadık. | Open Subtitles | وقد قلبنا زنزانته رأسًا على عقب ولم نجد شيئًا |
Kazı alanının büyüklüğünü neredeyse ikiye katladık... ve henüz bir şey bulamadık. | Open Subtitles | لقد ضاعفنا رقعة البحث ولم نجد شيئًا بعد |
Hayır. bir şey bulamadık. Üzgünüm. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} لا, لم نعثر على أي شيء, آسف فينسينت |