Sonuçta; bilinç gibi bir şey hakkında insanların fikrini değiştirmek çok zordur, ve bunun neden bu kadar zor olduğunu sonunda anladım. | TED | إنه من الصعب جدا أن نغير عقول الناس عن شيء ما مثل ا لإدراك و تبين لي بشكل نهائي السبب في ذلك |
Ancak çok fazla rüya gördüm başka bir şey hakkında yazmak artık imkânsız. | Open Subtitles | لكني حلمت كثيرًا البارحة. والآن من المستحبل أن أكتب عن أي شيء آخر. |
Neyse dinle evlat, seninle bir şey hakkında konuşmam lazım. | Open Subtitles | إذاً، فلتستمع أيها الفتى أريد التحدث معك بشأن أمر ما |
Hayır, ama sadece para istediğinde ya da bir şey hakkında konuşmak istediğinde yardım etmeye gönüllü oluyorsun. | Open Subtitles | لا ، ولكنك تتطوع فقط عندما تريد مالا أو تريد أن تتحدث حول شيء ما ماذا يحدث ؟ |
Anlayacağı bir şey hakkında konuş. Büyük hayvan avı mesela. | Open Subtitles | تحدث معه عن شئ يفهمه مثل الصيادين المحترفين , على سبيل المثال |
bir şey hakkında endişelenme | Open Subtitles | لا تقلقي بأي شأن |
Seninle bir şey hakkında konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتاج للتحدث إليك بخصوص شيء ما |
Potansiyel bir çözüm olan bir şey hakkında düşünürken ne kadar iyi işe yarar? | TED | و بينما نفكر في شيء من المحتمل أن يكون حلاً، كيف سيعمل هذا الحل؟ |
Pekâlâ, bana bir şey hakkında yardımcı olabilir misiniz acaba? | Open Subtitles | أنا أتساءل إذا كان بإمكانك أن تساعدينني في أمر ما |
Şimdi konuyu değiştirip biraz daha ilginç bir şey hakkında konuşabilir miyiz? | Open Subtitles | ـ حسناً ـ الآن هل يُمكننا تغيير الموضوع ؟ نتكلم عن شيء ما أكثر إهتماماً ؟ |
Childs'ın kampanya müdüründen bir telefon aldım, internette yayınlanan bizim onaylamadığımız bir şey hakkında. | Open Subtitles | لقد وردني اتصال من حملة شايلدز عن شيء ما على الانترنت لم نوافق عليه |
Büyükbabanla bir şey hakkında konuşmam lazım. | Open Subtitles | أنا فقط أرغب في التحدث مع الجد عن شيء ما |
Herhangi bir şey hakkında konuşmak istersen, tamamen gizli kalır. | Open Subtitles | أذا أردت محادثتي عن أي شيء سيتم هذا بشكل سري |
Kalpten geldiği sürece, her şey veya herhangi bir şey hakkında yazabiliriz. | TED | طالما كانت قلوبنا هي مصادرنا, بإمكاننا أن نكتب عن أي شيء وكل شيء. |
Bir adamla bir şey hakkında görüşmesi gerektiğini söyledi. Çok tuhaf bütün bunlar. | Open Subtitles | قائلاً أنه سيقابل شخصاً بشأن أمر ما الأمر برمته غريب جداً |
Üzgünüm, bir şey hakkında kendisine soru sormam gerekiyordu ama hallettim. | Open Subtitles | آسف . كنت بحاجة أن أسئله حول شيء ما ولكن الأن نحن بخير |
Seninle beni ilgilendirmeyen ama aynı zamanda ilgilendiren bir şey hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | اريد أن اكلمك عن شئ ربما ليس من شأني ولكن نوعاً ما إنه من شأني |
bir şey hakkında endişelenme | Open Subtitles | لا تقلق بأي شأن |
Beni bir şey hakkında uyarmaya çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول أن يحذرني بخصوص شيء ما |
bir şey hakkında seninle konuşmayı düşünüyordum da 1969'daki kampanyada yaptığın konuşma vardı ya. | Open Subtitles | كنت افكر في شيء ما لقوله أتتذكر ذلك الخطاب الذي قلته خلال الحملة الـ 69 |
Newman seninle bir şey hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | نيومان، أردت التحدث معك في أمر ما. |
-Evet, sizinle bir şey hakkında konuşmak istedim. | Open Subtitles | نعم، أريد أن أحدثك عن شيءٍ ما. |
O zaman ondan sadece bir şey hakkında tavsiye istemem gerekli. Ne gibi? | Open Subtitles | اذاً اطلب نصيحتها حول أمرٍ ما - مثل ماذا ؟ |
bir şey hakkında tamamen gerçeği söylememiştim sana. | Open Subtitles | أنا لم أكن صادقة تماما مع بشأن شئ ما |
bir şey hakkında konuşmak istemediğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكّدة من أنّك لا تريدين الحديث بشأن شيء ما ؟ |
bir şey hakkında, tek bir şey. | Open Subtitles | بشأن شيء واحد شيء واحد فقط |
Bu bakış, bir şey hakkında endişelenmekten kendini alamadığın zaman oluyor. | Open Subtitles | . فإن لديك تلك النظرة حينما تكون قلقاً بخصوص أمر ما |