ويكيبيديا

    "bir şey olduğunu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أن هناك شيء
        
    • أن هناك شيئاً
        
    • أنه أمر
        
    • أنه من
        
    • أن الأمر
        
    • أنه شيء
        
    • انه شئ
        
    • يبدو الأمر
        
    • أن هناك ما
        
    • أن هناك أي شيء
        
    • أنّ هناك شيء
        
    • أنّه شيء
        
    • أنه شئ
        
    • بأن هناك شيء
        
    • ان هناك شئ
        
    Çok geçmeden elimizdeki bu bilgilerde olağan dışı bir şey olduğunu fark ettik. Open Subtitles حالاً ، أدركنا أن هناك شيء ما بهذه البيانات والتي ليست غير عادية
    Bu kahvehaneye ilk geldiğim akşam, ilsa'yla aranızda bir şey olduğunu anlamıştım. Open Subtitles أول مساء حضرت إلى المقهى، عرفت أن هناك شيئاً بينك وبين إلسا.
    Ayrıca bunun karmaşık, tahmin edilemez işlerde ve büyük problemleri çözmede gerekli bir şey olduğunu düşünüyorum. TED وأود أن أعرض لكم أنه أمر مهم جداً للعمل المعقد والذي لا يمكن توقعه ولحل المشاكل الكبيرة.
    İnsanların artıklarını temizlemenin ne iğrenç bir şey olduğunu biliyor musunuz? Open Subtitles هل لديكم أدنى فكرة أنه من المقرف التنظيف بعد أناس أخرين؟
    Neler olacağını bilmenin çok da eğlenceli bir şey olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن الأمر سيكون أفضل إذا علمت ما سيحدث مستقبلاً.
    Bunların, ilgi odağı olmak için benim uydurduğum bir şey olduğunu düşündü. Open Subtitles يعتقد أنه شيء اختلقته حتى اسبب المشاكل وحسب وأن أكون محط الاهتمام
    Onun insanlara kötülük etmeyeceğini biliyorum bu yüzden her ne yapıyorduysa bunun iyi bir şey olduğunu biliyorum. Open Subtitles اعلم انه لم يكن ليفعل امور سيئه بالآخرين لذا ايًا ماكان يفعله فانا اعلم انه شئ جيد
    Doktorlar ve bilim camiası kimi meselelere ancak değinecek bir şey olduğunu bilirlerse değinirler. TED الأطباء والمجتمع العلمي باستطاعتهم معالجة المشاكل فقط عندما يعرفون أن هناك شيء يجب علاجه.
    Özünde saklı bir şey olduğunu biliyordum. Open Subtitles كنت أعرف أن هناك شيء بداخلك اسفل تلك القشور
    Ve bir his bana, kötü bir şey olduğunu söylüyor. Open Subtitles لأنه سوف يقابلني في الردهة وما اشعر به هو أن هناك شيء فظيع قد حدث له
    İyi bir polis bir şey olduğunu bilirken hiçbir şey olmadığını kabul etmez. Open Subtitles الشرطي الجيد لا يقبل بوجود شيء ما عندما يعلم أن هناك شيئاً آخر
    İçgüdülerim aklında bir şey olduğunu fısıldadı ve eğer sakin kalıp ona yeterince zaman tanırsam ne olduğu ortaya çıkacaktı. TED إحساسي الداخلي أخبرني أن هناك شيئاً في بالها، وأنني إذا بقيت صامتةً وأعطيتها وقتاً كافياً، فسيخرج هذا الأمر.
    Önemli bir şey değildi. Daha kötü bir şey olduğunu sandım. Open Subtitles أنه أمر لا يستحق القلق, أنه يبدو أسوأ مما هو
    Hıristiyan olmanın iyi bir şey olduğunu okula göstermeyi çok isterim. Open Subtitles وأود أن أري طلاب المدرسة أنه من الرائع أن تكون نصرانيا
    Birbirimiz hakkında hiçbir şey bilmememizin garip bir şey olduğunu düşünüyorlar. Open Subtitles يعتقدون أن الأمر غريب اننا لانعرف أى شئ عن بعضنا البعض
    Riske girip ödemediğimiz için kesilecek olan bir şey olduğunu söylüyorum. Open Subtitles سوف أخمن وأقول أنه شيء لم ندفع ثمنه وسوف ينقطع عنا
    Ama bilirsin, eğer bunu iyice düşürnez, iyi bir şey olduğunu göreceksin Gina. Open Subtitles انا اعتقد انه شئ جيد يا جينا فكرى بهذا
    sizi bu yolculuğa çıkarıp, nasıl bir şey olduğunu göstermek olabilir. TED وهو أخذكم في رحلة لأريكم كيف يبدو الأمر
    Hep yapabileceği bir şey olduğunu düşünürdü. Open Subtitles كان دائماً يعتقد أن هناك ما كان يستطيع فعله
    - Ama ortada bir şey olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles إن كان هناك قصة أعدك بانها ستكون لك مرة أخرى, لا أعتقد أن هناك أي شيء في هذا على الطلاق
    -Neden? Gerçek seni sevdim diye mi? -Hayır, gerçek ben diye bir şey olduğunu sanıyorsun diye. Open Subtitles كلا ، لأنّكِ تعتقدين أنّ هناك شيء حقيقي بي
    Kızınızın duymak istediğini bir şey olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles حسناً، لا أعتقد أنّه شيء تُريدين أن تسمعه ابنتكِ.
    Ama sonra gördüğünün bambaşka bir şey olduğunu anlıyorsun. Open Subtitles و أن تعتقدى أنكى تعرفين بالضبط ماذا ترين و .. ثم تكتشفى أنه شئ آخر تماما
    Sen sahneye çıkana kadar müzik menajeri diye bir şey olduğunu bile bilmiyordum. Open Subtitles إنني لم أكن أعلم بأن هناك شيء اسمه مدير موسيقي، بغضّ النظر عمّا يفعلونه حتى ظهرت أنت في المشهد
    Bu bana, sana bahsetmeyi unuttuğum bir şey olduğunu hatırlattı. Open Subtitles يتضح لي الان ان هناك شئ ربما لم اخبرك به

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد