Bundan dolayı eski formülden yeni bir aşı uyarlamaya çalıştık. | Open Subtitles | لذا حاولنا تربية لقاح جديد للجدري من نفس التركيبة القديمة |
Bu şeyin nerede başladığını bilirsek durdurmak için bir aşı geliştirme şansımız olabilir. | Open Subtitles | لو علمنا من أين بدأ هذا الشئ فحينها لدينا فرصة بإنتاج لقاح لإيقافه |
Eve elimizde bir aşı ve hastalananlar için tedaviyle geri döndük. | Open Subtitles | لقد رجعنا للوطن بـ لقاح وعلاج لأولئك الذين لا زالوا مصابين |
Bilinen tüm vakaları basit bir aşı ile tedavi edebilirim. | Open Subtitles | يمكن أن أعالج كل حالة معروفة مع تلقيح بسيط |
Bu yeşil yapışkan hayatınızı koruyan bir aşı olabilir. | TED | إن هذه المادة الهلامية الخضراء هي ربما اللقاح الذي قد ينقذ مستقبلك. |
Bu bir aşı. | Open Subtitles | إنه مصل لا نريده أن يمرض |
Yıllar boyu bir aşı üstünde çalıştık. | Open Subtitles | ظللنا نعمل على مصل لعقود |
Niyetin hiçbir zaman insanlar için bir aşı yapmak değildi? | Open Subtitles | لم تكن أبدا ستصنع لقاحا للبشرية، أليس كذلك؟ |
Ve onu bulduğumuda, onun kanından bir aşı yapıp bu zavallı dünyayı kurtaracağız. | Open Subtitles | وعندما نجده , سوف تستخدمين دمه لصناعة لقاح وتنقذين هذا العالم المؤسف البئيس |
Senin ve adamlarının yardımınla zombi virüsüne karşı bir aşı yapabiliriz. | Open Subtitles | بمساعدتك أنت و رجالك يمكننا أن نصنع لقاح ضّد فيروس الزومبي |
O zamanlar çocuk felcine karşı kullanılabilecek bir aşı yoktu. | TED | حينئذٍ، لم يكن هناك لقاح متوفر ضد شلل الأطفال. |
Peki, bizi endişelendiren nedir? Öncelikle tarihin hiçbir döneminde belli dönem etkili olan hastalığa karşı 260 milyondan fazla insana uygulanabilecek özel bir aşı geliştirmeyi başaramadık. | TED | إذا، ما الذي يقلقنا؟ حسنا، بادئ ذي بدء، نحن لم ننجح مسبقا في صنع لقاح معين، في وقت قياسي لأكثر من 260 مليون شخص. |
Bu yüzden birçok toplumda kullanılabilecek bir aşı yapılana kadar en az bir yıl geçecek. | TED | ونتحدث بذلك حول عام على الأقل حتى يتوفر لقاح يمكن استخدامه في العديد من المجموعات السكانية. |
Hatta bir çoğu AIDS için bir aşı yapmanın imkansız olduğunu düşündü, ama bugün yeni bilgiler tam tersini söylüyor. | TED | الكثيرون إعتقدوا أنه من المستحيل صنع لقاح للإيدز, و لكن اليوم, الأدلة تخبرنا بالعكس. |
Thai sonuçları bize, AIDS için bir aşı yapabileceğimizi söylüyor. Ve antikor bulguları da bunu nasıl yapacağımızı anlatıyor. | TED | النتائج التايلاندية تخبرنا أنه في الإمكان صنع لقاح للإيدز. و نتائج الأجسام الضادة ترينا كيف نفعل ذلك. |
Uzun vadede yapabilecekleri şey ise bu retro-aşılama araçları ile gribe karşı koruyucu bir aşı olacak. | TED | الآن, على المدى البعيد, ما يمكنهم فعله هو إستخدام أدوات اللقاح العكسي في صنع لقاح وقائي للإنفلوانزا. |
Bilgilere göre Hensel biyolojik silahlara karşı bir aşı geliştirmiş. | Open Subtitles | الخبر هو ان هنسيل تمتلك لقاح فعال ضد الاسلحه البيو لوجيه |
Madem yok edecektin neden süper bir aşı üretmek istedin mi? | Open Subtitles | لماذا يطلب منك إنتاج لقاح قوي فقط لكي يتلف؟ |
Bilinen tüm vakaları basit bir aşı ile tedavi edebilirim. | Open Subtitles | يمكن أن أعالج كل حالة معروفة مع تلقيح بسيط |
Kaynağı ya da nasıl yayıldığı bilinmiyordu yalnızca mecburi bir aşı programı dayatıldı. | Open Subtitles | لم تكن هنالك أي معلومات متوفرة حول المُسبب أو طرق إنتقال العدوى فقط كان هناك برنامج تلقيح إلزامي |
Pekala, eğer nüfusa karışmışsa, labaratuar dışında ölümlere sebebiyet veriyorsa, acilen bir aşı üretilmelidir. | Open Subtitles | خارج المختبر ويأخذ الأرواح إذا ستكون عملية تطوير اللقاح عاجلة جداً شركات الأدوية الرئيسية |
Bu bir aşı. Onun hastalanmasını istemeyiz. | Open Subtitles | إنه مصل لا نريده أن يمرض |
Louise hep bir aşı bulacağımızı düşünürdü. | Open Subtitles | (لويز) لطالما آمنت أننا سنعثر على مصل |
Bu doğruysa, bundan bir aşı üretebiliriz. | Open Subtitles | إذا كان ذلك صحيحاً يمكن أن نخلق لقاحا ثنائياً |