Burası bir bataklık ve daha öğrenemeden dibe doğru sürüklenirsin. | Open Subtitles | هناك رمال متحركة هنا و سوف تجذبك قبل أن تدرك |
"Batı tarafında bir bataklık doğuda da bir patika var." | Open Subtitles | هناك رمال متحركة غربك "وطريق يؤدي للشرق |
O çamur değil, o bir bataklık. | Open Subtitles | هذا ليس وحل , بل رمال متحركة |
Bakın, bakın. Burası bir bataklık gezegeni, tıpkı evime benziyor. Meesa gelmeli. | Open Subtitles | انظروا, انه كوكب مستنقعات مثل موطنى, على ان اذهب اليه |
O inanılmaz yeteneklere sahip olan hippi bir bataklık sıçanı olarak saklanan bilgili bir cadı. | Open Subtitles | إنه ساحرة متمرسة، لديها مواهب خارقة، مختبئة كما لو أنها فأر مستنقعات. |
Yakınlarda pis bir bataklık olduğuna kalıbımı basarım. | Open Subtitles | سأضمن أن هناك مستنقع فظيع بالجوار |
Yakınlarda pis bir bataklık olduğuna kalıbımı basarım. | Open Subtitles | سأضمن أن هناك مستنقع فظيع بالجوار |
Onu yaşama döndüren kirli pasaklı bir bataklık cadısıydı. | Open Subtitles | لقد رجعت للحياة من قبل ساحرة مستنقعات ما |
George budur işte bir kenef, bir bataklık, G.D. Bataklığı! | Open Subtitles | "هذا هو " جورج مستنقع ، سبخ ، مستنقعات |
Vay be, ne harika bir bataklık kartalı. | Open Subtitles | يا له من نسر مستنقعات جميل! هذا (آرغوس) |