Şimdi, yaptığım derinlemesine yaklaşım sayesinde Bir bebek gibi uyuyabileceksin. | Open Subtitles | الآن يمكنك أن تنام كالطفل بسبب نظرتي الشاملة |
Mesela ben her daim Bir bebek gibi zırlayıp umut hakkında duygusal nutuklar atan, biri değilimdir. | Open Subtitles | إنها ليست تصوير دقيق للأمر أنا لست كالطفل الباكي دوماً |
Bir bebek gibi ağlamanı, kanının bu altın kanalları doldurmasını izleyeceğim. | Open Subtitles | سأراك تبكي مثل الطفل الرضيع وأري دمائك تملئ هذه القنوات الذهبية |
Ama anne, bu sanki gerçek Bir bebek gibi. | Open Subtitles | و لكن يا أمى ، هذه صغيرة تماماً مثل الطفل |
İster gelip bize katılırsın, istersen odana çıkıp küçük Bir bebek gibi ağlarsın. | Open Subtitles | يمكنك أن تنضم إلينا أو أن تذهب إلى غرفتك و تبكي كطفل صغير |
Ben uyuyamadığım zaman bir tane alırım ve hemen Bir bebek gibi uyurum. | Open Subtitles | عندما لا يكون بمقدوري النوم ، أتناول حبة من سيكونالز و أنام بعدها كطفل صغير |
Bir kız kardeşe sahip olacak kadar şanslı olsaydım yardıma ihtiyacı olduğunda planlarımı değiştirirdim ve bunu Bir bebek gibi sızlanarak yapmazdım. | Open Subtitles | سأغير خططي عندما تحتاجني لا أصنع أَنين مثل طفل رضيع صغير |
- Disneyland? - Kusmuk! Böyle Bir bebek gibi olma! | Open Subtitles | ـ ديزني لاند ـ أوه، مزعجة، لا تكوني كالأطفال الرضع |
Benliğini ve duygularının kontrolünü tamamen kaybedersin. Tıpkı Bir bebek gibi. | Open Subtitles | لقد فقدت السيطرة على نفسك وعلى عواطفك كالرضيع |
Şimdi Bir bebek gibi tekmeliyor, tamamlandığında nasıl tekmeler? | Open Subtitles | إنه يركل كالطفل في الرحم الآن تصور ورطتنا عند اكتماله |
O yüzden koca Bir bebek gibi davranmayı bırak da beni ara. | Open Subtitles | إذاً, تصرّف إلى حد ما كالطفل الكبير و اتصل بي |
Böyle iri yarı bir adamın karşında küçük Bir bebek gibi ağlaması. | Open Subtitles | المحزن هو أن ترى رجل بذلك الحجم يبكي كالطفل الصغير |
Sana söyleyebilirdim, ama sen de beni Bir bebek gibi hitap etmeyecektin. | Open Subtitles | ,لو ساخبرك اكنت ستتوقف عن الاتصال بي مثل الطفل |
Seninle oynayacağımız tek oyun Şikeci Beyaz Çocuğu Tokatlamak Ta ki Bir bebek gibi Ağlayana Dek. | Open Subtitles | اللعبة الوحيدة التي سنلعبها معك هى ضرب الولد الأبيض حتى يبكى مثل الطفل السافل |
Seni Bir bebek gibi döveceğim. Şimdi seni dövücem orospu! | Open Subtitles | لقد ضربتك قبل ذلك كطفل رضيع والأن سأضربك كإمرأه |
Kız onu ciddiye almamış, onun çocuk olduğunu düşünmüş, ve ona küçük Bir bebek gibi davranırmış. | Open Subtitles | .لم تأخذه على محمل الجد فكرت به كطفل وعاملته على هذا الأساس |
Beni çöplükteki Bir bebek gibi terk ettikten sonra nasıl mutlu olmamı bekliyorsun ki? | Open Subtitles | سعيدة؟ كيف لي أن أحظى بسنة جديدة سعيدة في حين تخليتِ عنيّ مثل طفل في قمامة خارج حفلة تخرج؟ |
Bir bebek gibi bezlenip şaplak yemekten cinsel haz alıyor. | Open Subtitles | يحصل على متعته الجنسيه من ارتدائه كالأطفال وضربه على مؤخرته |
Hastaneye yatırılıp, yeni doğan Bir bebek gibi bakılman gerekir. | Open Subtitles | يجب أن تكون نزيلاً في مستشفى ويٌعتنى بك كالرضيع |
Burada Bir bebek gibi bir şeyim. Bilmem gereken çok şey var. | Open Subtitles | انا كالطفلة هنا هناك الكثير علي ان اعرفه |
20 yaşında ama Bir bebek gibi davranıyor. | Open Subtitles | إنه بعمر العشرين لكن.. قد يتصرف كأنه طفل أحيانا |
Evet ve az önce bezden Bir bebek gibi götüme tekme yedim. | Open Subtitles | وقد صفعت للأرض كالدمية للتو |