Biz tecavüzcülerin %99'unun yanına kaldığı bir dünyada yaşamak zorunda değiliz. | TED | ليس علينا العيش في عالم حيث ينجو فيه ما يقارب ٩٩ في المئة من مرتكبي جرائم الإغتصاب من العقاب. |
Bir insanın, başka bir insanın postalarını arayıp tarayamadığı bir dünyada yaşamak istemem. | Open Subtitles | أنا لا أود العيش في عالم يكون الشخص فيه لا يستطيع أن ينظر لبريد شخص ما |
Kâr sağlamadığın bir dünyada yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد العيش في عالم بدون الدخل الذي تخرجه |
Öyle bir dünyada yaşamak istiyoruz ki, emeğimizin, acımızın ve umutlarımızın bir zerresi bile boşa gitmesin. | TED | نريد أن نعيش في عالم لن يجعل جراماً واحداً من عملنا الشاق أو ألمنا أو أكبر أمانينا من دون أي سبب. |
Engelli olmanın özel değil normal kabul edildiği bir dünyada yaşamak istiyorum. | TED | أريد حقًا أن أعيش في عالم حيث تكون الإعاقة ليست هي الإستثناء بل الشيء الطبيعي |
Oyun olmayan bir dünyada yaşamak istemem. | Open Subtitles | ولكن لا أريد العيش في عالم بدون ألعاب الفيديو |
Böylece Geon Woo ve Yeon Woo saçmalıklarla dolu bir dünyada yaşamak zorunda kalmaz. | Open Subtitles | حتى يتمكنوا من العيش في عالم يخلوا من اولئك الحمقى. |
Puştların hak ettiklerini aldıkları... bir dünyada yaşamak istiyorum, anlıyor musun? | Open Subtitles | لا اُريد العيش في عالم حيث الأوغاد ينتصرون به |
Seçme zorunluluğu olan bir dünyada yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً, لا أريد العيش في عالم يجب أن أختار فيه |
İnsanları görülebilen bir dünyada yaşamak için eğitiyordum. | Open Subtitles | كنت أدرب المكفوفين على العيش في عالم المبصرين |
Bir gün senin fizik kurallarının geçerli olduğu... - ...bir dünyada yaşamak isterim. | Open Subtitles | يوماً ما سأحب العيش في عالم تسيّره قواعد الفيزياء خاصتك. |
Gerçekten de reklamlar tarafından kontrol edilen bir dünyada yaşamak mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريدين حقاً العيش في عالم تسيطر عليه الإعلانات؟ |
Çok uluslu imparatorluğumun maskotunun olmadığı bir dünyada yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | انا لا اريد العيش في عالم بدون جالب الحظ لامبراطوريتي متعدده الجنسيات |
"çünkü ben tehlikeyi yenemeyeceğim bir dünyada yaşamak istemiyorum." | Open Subtitles | لأنّي لا أريد العيش في عالم لا يمكنني المخاطرة فيه" |
Sırlarla dolu bir dünyada yaşamak istemiyorum da ondan Cece. | Open Subtitles | .. لا أريد العيش في عالم بالأسرار و هذا يعني ، بما أنني أعلم... |
Doğru ama bunun mümkün olduğu bir dünyada yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أجل، لكن أريد أن نعيش في عالم ,حيث يمكن أن يحدث هذا |
Şimdi hep beraber ayağa kalkarak "Evet, biz çevrimiçi gizliliğin olduğu bir dünyada yaşamak istiyoruz ve evet bu amacı gerçeğe dönüştürmek için birlikte çalışabiliriz" deme vakti. | TED | بالتالي فإن الوقت قد حان لنقف معا جميعا ونقول، نعم، نريد أن نعيش في عالم نتمتع فيه بالخصوصية على شبكة اﻹنترنت، ونعم، يمكننا العمل معا على جعل هذا التصور حقيقة. |
Öyle bir dünyada yaşamak istiyoruz ki, kaybedilen hiçbir şey olmasın. | TED | نريد أن نعيش في عالم لن يضيع فيه شيء. |
İnsanların suç işleyip de cezasız kaldığı bir dünyada, yaşamak istemediğim için özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً، أعذرني لأنني لا أريد .. أن أعيش في عالم .. يرتكب فيه الناس جرائم ولا يعانون من العواقب |
Senin olmadığın bir dünyada yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | وأنا لا أريد أبداً أن أعيش في عالم بدونك |
Bir soyisim için yüzlerce km kaçmam gerekmeyen bir dünyada yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعيش في عالم حيث لا أضطر للهرب مئات الأميال فقط لأحصل على اسم عائلة |