ويكيبيديا

    "bir durumdayım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • في وضع
        
    • في موقف
        
    • في وضعية
        
    • في وضعٍ
        
    • في الأحرى في موقفاً
        
    • فى موقف
        
    • أنا فى وضع
        
    • أنا في حالة
        
    Kötüyüm. Gerçekten kötü bir durumdayım. Open Subtitles حسناً , هذا حقاً سيئ الآن أنا حقاً في وضع صعب الآن
    Sonra ödeşiriz, yavrum. Şu an çok acayip bir durumdayım. Open Subtitles أما الآن فأنا في وضع شديد الصعوبة في الحقيقة
    Çok kötü bir durumdayım ve sizin yardımınıza ihtiyacım var. Open Subtitles أنا في موقف لا يليق و عليّ أن أعتمد على ذوقك
    Şu anda konuşamam. Gerçekten çok tuhaf bir durumdayım. Open Subtitles ، لا يُمكنني التكلم حالياً، أنا في موقف غريب
    Öyle bir durumdayım ki, hiçbir anne oğlunu böyle görmemeli. Open Subtitles أنا في وضعية لا يجب أن ترى الأم ابنها فيه
    Şu an hiçbir annenin oğlunu görmemesi gereken bir durumdayım. Open Subtitles أنا في وضعٍ . لا يجب أن تراه أمٌ لإبنها
    Burada oldukça zor bir durumdayım. Umarım bunu takdir edersin. Open Subtitles أنني في الأحرى في موقفاً صعب هنا, أتمنى بأنكِ تقدرين ذلك
    Senin yüzünden yapamıyor değilim. Şu an yapamayacak bir durumdayım. Open Subtitles فليس أني لن اقوم به بسببكِ بل لأني فى موقف يجعلنى غير قادرة على القيام بالدور
    Oldukça savunmasız bir durumdayım ve sonuçları korkunç olabilir. Open Subtitles حسناً , أنا في وضع ضعيف جداً والعواقب ستكون وخيمة
    Güven bana, ben vücut jelini de kapsayan daha kötü bir durumdayım. Open Subtitles ثقي بي أنا في وضع أسوأ يتعلق بالصابون المرطب
    Mantıken olmadığını biliyorum ama şu anda çok hassas bir durumdayım. Open Subtitles أعرف أنه ليس منطقيًا لكني في وضع حساس جدًا الآن
    Jeremy, hatırlamadığını biliyorum ama gerçekten zor bir durumdayım. Open Subtitles ...جيريمي.. أعرف أنك لا تتذكر لكنني في وضع سيء جدا
    Çok kritik bir durumdayım şu an. Open Subtitles لقد تعثرت في وضع مسرحيٍ للغايه
    Ben de kritik bir durumdayım. E.O.D ile derhal tahliye olma talebim var, tamam. Open Subtitles وأنا في موقف حرج، لذا أطلب أجلاء بالفور مع تفكيك المتفجرات.
    Anlamıyorsun. Çok hassas bir durumdayım. Open Subtitles لست تفهم، أنا في موقف شديد الحساسية
    - Ne zor bir durumdayım, anladınız mı? Open Subtitles هل تريان كما انا في موقف صعب ؟
    Zor bir durumdayım yardımına ihtiyacım var. Open Subtitles أنا في موقف صعب وأحتاج مساعدتك
    Evet, muhtemelen üzgün gözüküyorum oldukça karmaşık bir durumdayım. Open Subtitles علي أن أبدو حزينا لأنني في الحقيقة في وضعية معقدة جدا
    Çünkü şu anda zor bir durumdayım ve onun senaryoya uyacağından emin olmak istiyorum. Open Subtitles لأنني في وضعٍ حرج هنا وأريد أن أتأكد من أنّه سيلتزم بالسكربت
    Burada oldukça zor bir durumdayım. Umarım bunu takdir edersin. Open Subtitles أنني في الأحرى في موقفاً صعب هنا, أتمنى بأنكِ تقدرين ذلك
    Hassas bir durumdayım. Sanırım biliyorsun. Open Subtitles أنا فى موقف صعب أعتقد أنك تعرف
    Çok zor bir durumdayım. Open Subtitles أنا فى وضع صعب.
    Ben şu an kötü bir durumdayım, tamam mı? Open Subtitles أنا في حالة سيئة الآن، إتفقنا؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد