ويكيبيديا

    "bir grup" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مجموعة من
        
    • من مجموعة
        
    • لمجموعة من
        
    • مجموعه من
        
    • هناك مجموعة
        
    • جماعة من
        
    • بمجموعة من
        
    • فريق من
        
    • إنها مجموعة
        
    • ومجموعة من
        
    • عن فرقة
        
    • المجموعة التي
        
    • فرقة من
        
    • فرقة موسيقية
        
    • في مجموعة
        
    bir grup uzman, toplanmış New York'un 1860'dan sonraki geleceği üzerine tartışıyorlar. TED تمت دعوة مجموعة من الخبراء لمناقشة مستقبل مدينة نيويورك في عام 1860.
    2009'da bir grup bilim insanı bu kaynakların sağlığını ölçen bir yöntem önerdiler. TED في عام 2009، اقترحت مجموعة من العلماء كيف نقيمُ سلامة الموارد المشتركة العالمية.
    Hiçliğin ortasındaki bir grup ağacın içinde o koruda böyle sürünmüş. Open Subtitles وزحف في الوحل بين مجموعة من الأشجار في منتصف مكان مجهول
    Bağlanan bir grup, homojen bir grubu bir araya getiriyor ama köprülü grup farklı gruplardan insanları bir araya getiriyor. TED الآن يجمع ترابط الشبكة الناس معًا من مجموعة متجانسة، بينما يجمع مد الجسور بين الشبكات الناس معًا من مجموعات مختلفة.
    Bana izin verirseniz Amiral, anladığım kadarıyla, bir grup savaşçının... geminize çıkmasını sağlamış, ama bu kendinin suç işlediği... Open Subtitles إذا سمحت لي، أدميرال كما فهمت، يسمح لمجموعة من القياد على متن سفينة الخاص بك، ولكن نفسه لم يرتكبها
    Basketbol oyununu benim sevdiğim gibi seven bir grup çocuk ile karşılaştım. Open Subtitles لقد وجدت مجموعه من الاولاد تحب لعب كره السله بالطريقه التى احبها
    bir grup genç gelmiş olmalı. Kahkaha sesi duymak, güzel bir değişiklik oldu. Open Subtitles مجموعة من الأطفال وصلوا للتو إنه لأمر حسن أن تسمع ضحكة للشعور بالتغيير
    Garip olan, bir grup insanın burada bir çeşit parti yapıyor olmaları. Open Subtitles الشئ المضحك هنا أنه يوجد مجموعة من الناس يبدو أنهم يقيمون حفلة
    Sen fazla havalısın. Biz bir grup eziğiz. Sen buraya yakışmazsın. Open Subtitles أنت رائع جداً ونحن مجموعة من المهووسين هذا المكان لا يلائمك
    Arkadaşının aracılığıyla, sakat olan,... ..bana bir grup beceriksizden başka birşey vermedi! Open Subtitles وجدته من خلال صديقك المقعد الذى لم يعطينى غير مجموعة من الضعفاء
    Her cumartesi evinde poker partisi için bir grup sert adamla toparlanır. Open Subtitles كان لديه لعبة بوكر خارج منزله مع مجموعة من الفتيان كل سبت
    Ama bir grup parlayan gözleri olan kötü adam var dışarıda. Open Subtitles لكن هناك مجموعة من الرجالِ السيئينِ متوهجو العيونِ في الخارج هناك،
    bir grup adamla beraberdiler.Şu yeni bilgisayarlı oy verme makinalarından birine bakıyorlardı.. Open Subtitles كانوا مجموعة من الرجال. ينظرون إلى واحدة من آلات التصويت المحوسبة الجديدة
    Muharebe varmış. Su Kabilesi savaşçıları bir grup ateşbükücü tarafından pusuya düşürülmüş. Open Subtitles كانت هنا معركة, محاربي قبيلة الماء أغاروا على مجموعة من مخضعي النار.
    Milattan önce 1400 yılında, endişeli bir grup Mısırlı, Nil'in kızıla döndüğünü görürler. Open Subtitles في عام 1400 مجموعة من المصريين القدماء قالوا ان النيل تحول للون الاحمر
    Bir gece, Jensen bir grup insanı öldürdü ve UMACI'nın yaptığını iddia etti. Open Subtitles ذات ليلة قتل جينسون مجموعة من الناس مدعيا أن البعبع هو من فعلها
    Tabii ki. bir grup Libyalıdan. Onlara bomba yapmamı istediler. Open Subtitles بالطبع من مجموعة ليبيين, كانوا يريدونى أن أصنع لهم قنبلة.
    bir grup asiyi etkisiz hale getirip timi için canını verdi. Open Subtitles لقد ضحى بحياته أثناء مطاردته لمجموعة من المتمردين حتى ينقذ وحدته
    TEEB adında bir proje 2007 yılında, G8+5 ülkelerinin çevre bakanlarından oluşan bir grup tarafından başlatıldı. TED في 2007 بدأ مشروع يسمى تيب, وتم اطلاقه من قبل مجموعه من وزراء البيئة في مجموعة الدول 8 زائد 5
    Fakat yankıyla yön bulmayı (echolocation) kullanmayan bir grup yarasa vardır. TED بالرغم من ذلك فإن هناك مجموعة لا تستخدم تحديد الموقع بالصدى.
    Ancak bir grup Cyril rahibi bu süreçte Orestes'i fena halde yaralayan bir isyan başlattığında liderlerine ölümüne işkence ettirdi. TED ولكن حين أشاع جماعة من رُهبان سيرل الشغب، وبينما جُـرِحَ أوريستيس في العمليّة، فقد عكف الرهبان على تعذيبه حتى الموت.
    Sadece annesi tarafından büyütülmüş ve bir grup sadık arkadaşla çevrelenmiş. Open Subtitles حيث قامت أمّه لوحدها بتربيته وكان محاطاً بمجموعة من الأصدقاء الأوفياء
    Bu araştırma 80'lerde özellikle Berkeley'deki bir grup tarafından, Judith Klinman, yürütülmüştür. TED هذا بحث تم إجراؤه في الثمانينات، بالتحديد بواسطة فريق من مدينة بيركيلي.
    Bağnaz, kendini beğenmiş, kendilerini bizim çöküşümüze adamış bir grup. Open Subtitles إنها مجموعة مريضة من مُدعي التهذيب مكرسون أنفسهم للإطاحة بنا
    Hiçbir iş planımız yoktu, ne belirli bir strateji, ne de gizli bir gündemimiz -- sadece önümüzde bir fikir vardı ve bizimle çalışan bir grup arkadaş. TED لم تكن لدينا خطة عمل، ولا استراتيجية ثابتة، ولا أي أجندات خفية مجرد الفكرة فقط ومجموعة من الأصدقاء يقومون بمساعدتنا.
    Ve daha yeni mi bir grup buluyorsunuz? Hey, ho, hey! Üzgünüm, hanımefendi. Open Subtitles و انت لم تزالي تبحثين عن فرقة ؟ انا اسف يا سيدتي ..
    - Bir grubun üyesiydiler. Gezgini korumaya yemin etmiş bir grup. Open Subtitles لقد كانوا جميعاً جزءاً من المجموعة التي أقسمت على حماية المسافر
    Daha önce hiç yenilmemiştin, özellikle de... bir grup kadına. Open Subtitles أنت لم يسبق لك أَن هزِمت قبل ذلك بالتأكيد لا من قبل فرقة من النساء
    İyi bir grup çıkıyor orada. Hatırlat da seni de götüreyim bir ara. Open Subtitles لديهم فرقة موسيقية جيدة هناك سأصطحبك هناك في وقتٍ ما

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد