ويكيبيديا

    "bir koltuk" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مقعد في
        
    • أريكة
        
    • كرسي واحد
        
    • مقعد على
        
    • مقعداً في
        
    • موضع قدم
        
    • مقعداً على
        
    • كُرسي
        
    • إلى كرسي
        
    Geçen hafta Arizona Hükümet Binasında bir koltuk kazanan Athena Salman gibi insanlar. TED أُناس كـ أثينا سلمان، التي فازت مؤخراً بالحصول على مقعد في مجلس ولاية اريزونا.
    Sana mekikte bir koltuk ayarlayacağımı söylesem? Open Subtitles ماذا إن اخبرتك أنه من الممكن أن احصل لك على مقعد في مكوك ؟
    Bir kaç insanın sığabileceği dev bir koltuk vardı. ve kısaca içinde harika zaman geçirmiştik. TED بها أريكة ضخمة، تسع لعدد جيد من الناس وقد استمتعنا بوقتنا في هذه
    Haklısın, bu ofiste bir koltuk var ve bunu baştan beri biliyordun. Open Subtitles أنت على حق هذا المكتب فيه كرسي واحد فقط وعرفت ذلك دائماً منذ البداية
    - Neden? Uzay gemisinde yalnızca senin için bir koltuk ayırdıklarından mı? Open Subtitles لأنهم يوفرون مقعد على متن سفينة صاروخية فقط لأجلكِ
    Bu tür bir kimlik ve yüksek başarı ile, büyük farkla senatoda bir koltuk kaparsın. Open Subtitles مع نجاح كهذا، ومشاركة فعالة، ستحجزين مقعداً في مجلس الشيوخ، بسهولة تامة.
    Bu sabah konseyde bir koltuk açılmıştır. Open Subtitles إذاً, فلتثقوا بها في هذا الصباح شغر مقعد في مجلس الحكم
    Olivia Pope dünyanın en güçlü masasında seçilmesine yardım ettiği adamın yanında kendine bir koltuk edindi. Open Subtitles أوليفيا بوب في الواقع قد حصلت على مقعد في أقوى طاولة في العالم بجوار الرجل الذي ساعدته أن يكون المنتخب
    37.sırada ortalarda bir koltuk vardı. Open Subtitles هناك مقعد في الصف الــ37 ، على بعد من المنتصف
    O masada bana bir koltuk verildi. Open Subtitles أنا أعطيت مقعد في تلك المنضدة.
    Daha cellat size sağlamak için ve kendi kanında Charmed Ones boğmak için gerekli eğitim Masada bir koltuk. Open Subtitles لأوفر لك المزيد من الجلادين و التدريب الذي تحتاج إليه ... لتغرق المسحورات بدمائهم مقعد في الطاولة
    Ben de gidip sizi gören bir koltuk bulayım? Open Subtitles انا سأخذ لي مقعد في الأمام حسناً ؟
    bir koltuk almama müsaade etmelisin. Sana bir koltuk alabilir miyim? Open Subtitles يجب أن تدعيني أبتاع لكِ أريكة هل يمكنني أن أبتاع لكِ واحدة؟
    Yenilemiyoruz. Sadece yeni bir koltuk aldık. Mor renkli. Open Subtitles لسنا نعيد التزيين، ولكننا إشترينا أريكة جديدة ارجوانية
    Sadece net olmak istiyorum, bize yeni bir koltuk alırsın. Open Subtitles أريد أن أوضح لك هذا جيّداً: أنت ستشتري لنا أريكة جديدة
    Tamam. 10 kişi için en az bir koltuk. Open Subtitles وعلى الأقل كرسي واحد لكل 10 أشخاص.
    Bizi yıkmak ve herşeyi yeniden inşaa edip masada bir koltuk kapmak. Open Subtitles لتمزيقنا والقضاء علينا حتى يُمكنك بناءنا من جديد والحصول على مقعد على الطاولة
    Tabii ya! Adama kelepçe takmak yerine Lordlar Kamarası'nda bir koltuk verebiliriz. Open Subtitles أجل، بدلاً من وضع ألأصفاد عليه نعطيه مقعداً في مجلس اللوردات
    Bay Kaplumbağa için kavanoza ihtiyacım var, bu sayede otobüste onun için bir koltuk ayırtmama gerek kalmaz. Open Subtitles أحتاج الى المرطبان للسيد سلحفاة كي لا أبتاع له مقعداً على متن الحافلة
    Evet ama bu müzikal bir koltuk... 24 saat boyunca müzik dinleyebilirsin nasıl dinlersin ki? Open Subtitles أجل , و لكنه كُرسي موسيقي يستمع الى الموسيقى 24 ساعة كيف سيستمع الي ؟
    Mümkünse yaslanılabilen, süet bir koltuk olsun. Open Subtitles ربما تستطيع توجيهنا إلى كرسي من جلد الضباء، وكامل الميزات، وبه خاصية الاستلقاء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد