İddiaya girerim bu mısır için Bir milyon dolar alacağız. | Open Subtitles | أراهن بإننا سنحصل على مليون دولار مقابل كُل هذه الذرة. |
Ajan Hymes, bizi bırakırsanız size Bir milyon dolar veririz. | Open Subtitles | العميل هيمز , دعنا نذهب وهناك مليون دولار سيكونوا باسمك |
Ajan Hymes, bizi bırakırsanız size Bir milyon dolar veririz. | Open Subtitles | العميل هيمز , دعنا نذهب وهناك مليون دولار سيكونوا باسمك |
Bak, Penny ve ben her zaman bu oyunu oynarız, Sen de bilirsin, kim Bir milyon dolar ister, | Open Subtitles | كما ترى ، بيني و أنا دائماً نلعب تلك اللعبة كما تعلم ، من الذي سينام مع مليون دولار |
Büyük plansa ondan Bir milyon dolar borç istemekti. | TED | وكانت الخطة كبيرة أن أطلب منه قرضا بمليون دولار. |
Bu Düşük Gelgit Fonu yatırımcıları listesindekilerin en az Bir milyon dolar kaybetmiş. | Open Subtitles | حسناً ، هذه القائمة من صندوق المستثمرين خسر أكثرهم مليون دولار للقطعة الواحدة |
Demiryolu köprüsüne ilk varan Özgür koşucuya tam Bir milyon dolar ödül. | Open Subtitles | مليون دولار للراكض الذي سيصل لقمة جسر القطارات قبل إنتهاء ستين دقيقه |
Devlet patentimi çaldı ben de Millî Gelirler İdaresi'nden Bir milyon dolar çaldım. | Open Subtitles | حسناً، الحكومة قد سرقت براءة إختراعي، لذا سرقتُ مليون دولار من مصلحة الضرائب، |
Herneyse, olay şu, bir gece de müşterilerimizden birine Bir milyon dolar kazandırdım. | Open Subtitles | على أي حال مقصدي هو أنّي أكسبت عميلي مليون دولار بين ليلة وضحاها |
Ama Bir milyon dolar bırakmış. Ama Afrika hükümeti paraya el koymak istiyor. | Open Subtitles | و لكنها تركت لي مليون دولار و الحكومة الأفريقيه تريد الإستيلاء على المال |
Romanyalılar Iosava'yla görüştürmek için, en az Bir milyon dolar istiyor. | Open Subtitles | الرومانيين يطالبون أكثر من مليون دولار فقط لحصولنا على بث مباشر |
Bu makine için yaklaşık Bir milyon dolar ödemiştim. | TED | ودفعت حينها ما يقارب مليون دولار من اجلها |
yıılık Bir milyon dolar 60 sende bu yeri kapamam gerekecek. | Open Subtitles | ...وبمعدل مليون دولار فى العام سأغلق هذا المكان خلال 60 عام |
Sandığın içinde Bir milyon dolar olduğu söylendi. | Open Subtitles | يُقال لي أن هناك مليون دولار في ذلك الصندوقِ |
Sadece finans için Bir milyon dolar nakiti uygun görürsen,... ti saluto, Don Corleone. | Open Subtitles | اذا كنت تعتبر مليون دولار نقدا مجرد تمويل فنخب صحتك دون كورليونى |
Bir milyon dolar değerinde reklam yaptı.. | Open Subtitles | ابولو بالفعل انفق مليون دولار على الدعاية |
Öyle umuyorum. Leroy cinayetten hapishanede ve kefaleti Bir milyon dolar. | Open Subtitles | ليروى حاليا فى السجن لجريمة قتل و كفالته مليون دولار |
Aptal bir pantolon giyerek yılda Bir milyon dolar kazandıracak bir yol bulmuş adam. | Open Subtitles | فقد اخترع طريقةً ليدفع له الناس مليون دولار في السنة لمجرد لبسه زوجاً من السراويل الغبية. |
Hapsburg'a açıkladığım gibi ücretim Bir milyon dolar. | Open Subtitles | زي ماقلت لهبسبرج أنا مخدش أقل من مليون دولار |
Ve o dönem zor zamanları atlatmak için ihtiyacımız olan tek şeyin Bir milyon dolar olduğunu düşünmüştüm. | TED | وأعتقد أن الشيء الوحيد الذي كنّا نحتاجه في ذلك الوقت كان قرضا بمليون دولار يسمح لنا بتجاوز تلك الأوقات الصعبة. |
Gerçekten, Bir milyon dolar nasıl görünüyor bir bakmak istiyoruz. | Open Subtitles | أجل ، فنحن بالتأكيد نود رؤية كيف تبدو المليون دولار |
Alonzo'nun Ruslara Bir milyon dolar borcu var. | Open Subtitles | الآن , "ألوانزو" عليه أن يدفع مليون كدية للروس |