bir nedenle, 30 yıl sonra bize yardım etmeye karar veriyorsunuz. | Open Subtitles | لسبب ما ، قبل 30 سنة قررت بأننا نحتاج إلى مساعدة |
Tuhaf bir nedenle kazanırsam, taç yakma şöleni benim evde. | Open Subtitles | إن فزت لسبب غريب سنقيم حفل حرق التاج في بيتي |
Acı öylesine beklenmedik ve haksızdı ki bir nedenle örümcek ağlarını temizledi. | Open Subtitles | الألم لا يتوقع أحد انه لسبب ما قد استحققت أن أصاب هكذا |
Ama bir nedenle bu adamı kazanmak önemli göründü bu yüzden devam ettim. | Open Subtitles | ولكن لسببٍ ما كان مهم جداً كي أنقذ هذه، لذا أكملت. |
anne sütünde neyin önemli olduğunu da anlamaktır. Böylece bir nedenle emziremeyen veya emzirmeyen anneler için daha iyi formüller geliştirebiliriz. | TED | إنه أيضًا عن فهم ما هو مهم في حليب الأم حتى نتمكن من تقديم بدائل أفضل للأمهات اللواتي يعجزن عن الإرضاع لأي سبب كان. |
Bilmediğimiz bir nedenle kavga ederler, Phil vurulur, Carly kaçıp gider. | Open Subtitles | . ولسبب ما تعاركا , فيل أطلق النار عليه وكارلي اختفت |
Hayır, tek bir nedenle rüşvet almıyorsun çünkü bu şekilde, her konuda namussuzluğa hakkın olacağını sanıyorsun ve bu, kimsenin umursamadığı rüşvet almaktan daha kötü! | Open Subtitles | لا، أنت لا تأخذ المال لسبب واحد لتشتري كونك غير شريفاً بشأن كل شيء آخر وهذا أسوأ من أخذ المال الذي لا يكترث أحد به |
Üyelerden herhangi birisi herhangi bir nedenle aramızdan ayrılırsa reis, yerine başkasını getirir. | Open Subtitles | وإذا فقدت العصابة أحد أفرادها لسبب ما، فإنّ الزعيم هو من يختار البديل. |
Şu an umudunuz yokmuş gibi gelebilir ama yardım hattını bir nedenle aradınız. | Open Subtitles | ربما ابدو غير قادرة على المساعده الان لكنك اتصلت على خط المساعده لسبب |
Tek bir nedenle sıkı bir kural yaptım, kendime izin vermek için, kendimi tüm işkolik suçlu hissetme duygusundan kurtarmak için. | TED | جعلتها قاعدة ثابتة لسبب واحد، لإعطاء الإذن لنفسي، لتحريري من ذنبي كوني مدمنة على العمل. |
bir nedenle konuşmamda bir ara vermenin iyi olacağını düşündüm. | TED | لسبب ما اعتقدت انها قد تكون فكرة جيدة ان اضع استراحة في كلامي |
Çok basit bir nedenle. Sen Charles'la evlisin ve sezilerin taraflı. | Open Subtitles | لسبب بسيط جداً، وهو أنك زوجة تشارلز وهذا يؤثر علي رؤيتك للاشياء |
Hayır, ama amca partiden sonra farklı bir kravatla ortaya çıktığına göre belli ki onu bir nedenle değiştirdi. | Open Subtitles | اوه ,لا,لا,ولكن حينما ظهر العم بعد الحفلة مرتديا كرافتة مختلفة فمن الواضح انه غيرها لسبب ما |
bir nedenle, o gün eve geldiğinde ilk defa için gerçekten Noel havasına girmişti. | Open Subtitles | لسبب ما , عندما رجع للبيت ذلك اليوم وكان قد دخل روح عيد الميلاد حقاً , ولأول مره |
Hepiniz buraya bir nedenle geldiniz. Mahvettiğiniz yalnızca kariyeriniz değil. | Open Subtitles | انتم هنا لسبب ما وهو ليس ان مهنتكم تجبركم على القتل |
Hep buraya belli bir nedenle getirildiğimizi düşünmüştüm. | Open Subtitles | أنا سأعتقد دائما بأنّنا كنّا أعدت هنا لسبب. |
Evrenimizin belki, küçük bir ihtimal olsa bile, herhangi bir nedenle bizim fark edemediğimiz bir boyutu daha olabileceğini ortaya attı. | Open Subtitles | فقط ربما, كوننا له بعد أخر إضافى الذى لسبب ما فقط لانستطيع أن نراه. |
Belki de yerçekimi, aslında elektromanyetizma gbi güçlü bir kuvvettir, ama bir nedenle biz onun bu gücünü hissedemiyoruzdur. | Open Subtitles | فى نفس قوة الكهرومغناطيسية, لكن لسبب ما, لانشعر بقوتها. |
Babacan Yuva herhangi bir nedenle kapatılırsa tüm çocukları sizin ücretinizden kabul ederim. | Open Subtitles | ان كانت دار الرعاية مغلقة لسبب اخر سآخذ جميع الاولاد بسعر معقول |
Çünkü iyi bir nedenle acı çektirdiğimde bütün sadistçe dürtülerim tatmin olur. | Open Subtitles | لأنّ كل حوافِزي راضيةٌ عندما أسبّب ألماً لسببٍ ما |
..bir nedenle yolunu kestiğimi hisseden bir kadının önüne geçtim. | Open Subtitles | ...فأرى هذه المرأة التي ظنت، لسببٍ ما، أنني سأقطع عليها الطريق. |
Bildiğim kadarıyla, yasalar size sonuçları herhangi bir nedenle geç kabul etme yetkisi veriyor. | Open Subtitles | يعطيك الحرية في قبول نتائج متأخرة لأي سبب كان فالأمر عائد إليك |
Sen zaten zorla içeri girdin. Herhangi bir nedenle de ellerin kanlı yakalanmadın. | Open Subtitles | أنت إقتحمت بالفعل، ولسبب ما، لم يُمسك بك متلبّساً |