ويكيبيديا

    "bir parçası haline" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • جزءاً من
        
    • جزءًا من
        
    • يصبح جزء من
        
    yani bu bilgi yayılır. Bilgi'nin de hikayemizin bir parçası haline geldiğini fark etmiş olmalısınız. TED و هكذا تنتشر المعلومات. لاحظوا أنّ المعلومات أصبحت جزءاً من تاريخنا.
    Eğer bu doğru ise, bu birden fazla defa olacaktır; bu durumda bizler de çoklu evrenin bir parçası haline gelmiş oluyoruz. TED إذا كان ذلك صحيحاً فسوف يحدث أكثر من مرة؛ سوف نكون جزءاً من أكوان متعددة أكبر بكثير.
    Bu duruma göre Tweet'ler hikayelerin bir parçası haline geldi. TED التغريدات الحالية، في هذه الحالة، يصحبون جزءاً من القصة.
    Ancak burada yapmaya çalıştığımız, binanın kendisini doğanın bir parçası haline getirmek, ki böylelikle doğa parktan şehre doğru uzansın. TED ولكن ما نريد أن نفعله هنا أن نجعل المبنى جزءًا من الطبيعة، ليمكننا من تمديد الطبيعة من الحديقة إلى المدينة.
    Ben de Afrika'daki cadı suçlamalarını ve zulmü sona erdirmeyi hayatımın görevinin bir parçası haline getirdim. TED وقد جعلت جزءًا من مهمة حياتي القضاء على تهمة السحر والشعوذة واضطهاد السحرة في أفريقيا.
    Ancak internet hayatımızın bir parçası haline geldikçe onu daha pasif bir şekilde kullanır olduk. TED لكن وبعد أن اصبح الإنترنت أكثر وأكثر جزءًا من حياتنا اعتمادنا واستخدامنا له أصبح أكثر سلبيةً في معظم الأحيان.
    Daha önce alınmış nanitlere eklenerek sinaptik ağın bir parçası haline gelir. Open Subtitles يصبح جزء من شبكة اجمالية، مضاف إلى نانويت إستلم سابقا
    Vücudumun bir parçası, hislerimin bir uzantısı olmuştu ve bir zaman sonra resmi fotoğrafımın bile bir parçası haline geldi. TED لقد أصبح جزءاً من جسدي، امتداداً لحواسي، وبعد مرور بعض الوقت، فإنه أصبح جزء من صورتي الرسمية.
    Deri estetiktir ve uzun zamandır tarihimizin bir parçası haline gelmiştir. TED فهو جميل ،و طالما كان جزءاً من تاريخنا.
    1000 yılında, oyun, mahkeme eğitiminin bir parçası haline geldi. TED بحلول 1000 م، أصبحت اللعبة جزءاً من التعليم.
    Bunu, akşam yemeklerinizde veya kokteyllerde sohbetlerinizin bir parçası haline getirin. TED اجعلوها جزءاً من حديثكم على العشاء وعند تناول الفاكهة
    Bu çok güzel,Bir anda hayatımızın bir parçası haline geldi. Open Subtitles فجأة يبدو أنها أصبحت جزءاً من حياتنا, الجميلة.
    Bu fuların özelliği şu ki senin şeyinin tanımının bir parçası haline gelir... Open Subtitles الهدف من هذا الوشاح أنه سيكون جزءاً من وضوح نفسيتكِ
    Çok büyük bir hata yaptığımı ve farkında olmayarak sorunun bir parçası haline geldiğimi kabul etmek zorundaydım. TED كان يجب أن أعترف بشكل إجباري بأني اقترفت خطأً وأصبحت بدون قصد جزءًا من المشكلة.
    Eğer bunları Anayurt Güvenliği ile paylaşırsak kamu kayıtlarının bir parçası haline gelir. Open Subtitles مُناقشة هذا مع الامن الوطني سيجعلهم جزءًا من السِجل العام
    Artık Primm tarihinin bir parçası haline geldi. Open Subtitles (وكانت جزءًا من تاريخِ (بريم
    Zoc, ben, genç bir pupa görüyorum. Geleneklerimizi öğrenmeye, koloninin bir parçası haline gelmeye, karınca olmaya çalışan bir insan görüyorum. Open Subtitles زوك ارى بشرياً يتعلم طرقنا و يصبح جزء من المستعمرة
    Bu hayatının dokusunun bir parçası haline gelir. Open Subtitles الأمر يصبح جزء من نسيج حياتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد