Depresyona girmiş bir general, politikacı, ekonomist; minör tonlarda bir müzisyen, karanlık renklerde bir ressam olabilirsiniz. | TED | قد تكون لواء أو سياسي أو اقتصادي مكتئب أو موسيقي في نغمة منخفضة أو رسام بـألوان قاتمة |
bir ressam bazı sanat eserlerini restore ediyor. - Ama bu acil... | Open Subtitles | رسام يخزن بعض الأعمال الفنية ولكن إن كنت مضطر , ادخل |
Sen benim sokaklarda gezen bir ressam olmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | تريديني أن أصبح فنان يتجول في الشوارع مرة أخرى ؟ |
Ölmüş bir ressam Programına sadık olmalı | Open Subtitles | فنان جديد خرج للأضواء فكان عليها أن تعيد جدول أعمالها |
Apartmanında çok güzel bir ressam oturuyor ama ona çıkma teklif etmedin. | Open Subtitles | رسامة جميلة تعيش في بنايتك وأنت لم تدعها للخروج مطلقاً لماذا ؟ |
Sanatçı olmaya karşı hiçbir isteğim yoktu, özellikle de bir ressam olmaya. | TED | لم يكن لدي أي اهتمام لأصبح فناناً، بالتحديد ليس رساماً. |
bir ressam, şarkı sözü yazarı ve gönüllü bir sanal psikoterapist* olarak, onu inanılmaz derecede seksi buluyorum. | Open Subtitles | /بصفتي رسّام / كاتب أغاني محاربخوفمتطوّع،أجدها.. جنسية بشكل لا يصدق |
Amatör bir ressam olan Hermann, görsel algının kişiden kişiye nasıl değiştiğinden büyülenmişti. | TED | باعتباره فناناً هاوياً كان هيرمان مفتوناً باختلاف الإدراك البصري من شخصٍ لآخر. |
Her şey gülünç, küçük bir ressam... ve inanılmaz heyecanlı modeli hakkında. | Open Subtitles | عن رسام صغير ومضحك وفتاته الجميلة المجيدة |
Aslında, um, Todd şaşırtıcı bir ressam. | Open Subtitles | ـ تود ـ رسام رائع سيرتاد مدرسة ـ رود آيلاند ـ للتصميم |
bir ressam çağır. Bu adamı teşhis edelim. | Open Subtitles | ابحث عن رسام للوجوه دعنا نحاول أن نتعرف على هذا الرجل. |
Pekâlâ, sana bir ressam yollasam armasını tam olarak tanımlayabilir misin? | Open Subtitles | حسنًا، إذًا إذا أحضرت رسام مُركّب، قادرة على وصفه له؟ |
O isim yapmis bir ressam. Bir gün bir resmin satilirsa... | Open Subtitles | انه فنان مشهور لو انك سوف تبيع شئ فى يوم, |
Bir dergide, ölümden dönerek yükselmeye başlayan genç bir ressam hakkında bir yazı vardı. | Open Subtitles | مقال في المجلة عن فنان شاب صاعد عائد من الموت |
Hayır. Hep bir ressam olmak istemiş ama ailesini bunu onaylamamış. | Open Subtitles | لا , كان يريد دائما ان يكون فنان لكن العائلة كانت تعارض |
Birinci Dünya Savaşı'nda bir ressam yaşamış. | Open Subtitles | كانت تسكن هنا رسامة خلال الحرب العالمية الأولي. |
- Çok iyi bir ressam olmak istiyor. | Open Subtitles | إنها تريد أن تصبح رسامة متميزة لا تكوني خجولة |
Kader. Zavallı adam benim bir gün meşhur bir ressam olacağıma inanırdı. | Open Subtitles | إنه القدر، المسكين كان يعتقد أني سأصبح رسامة شهيرة يوما ما |
Ama optik biliminde keşfettikleri ışığı modellemesini değiştirdi ve onu çok daha iyi bir ressam yaptı. | TED | ولكن بعض فترات الراحة ساعدته في تغيير طريقة تمثيله للضوء وجعلت منه رساماً أفضل بكثير. |
Büyük bir ressam olabilirsin ama ahlaki bakımdan bir hiçsin. | Open Subtitles | اجمعي شتات نفسك قد تكون رساماً عظيما ولكن أخلاقياً انت لاشيء |
Harika bir ressam. | Open Subtitles | انه رسّام عظيم. |
Belki ünlü bir ressam olabilirim. | Open Subtitles | فناناً مشهور , واذا لم تكن تستطيع فعل هذا |
Çok yetenekli bir ressam, değil mi? | Open Subtitles | انها فنانه موهوبه جدا الا تعتقد ذلك ؟ |
O zaman Leonardo gibi tutkulu bir ressam zaman zaman kendi portresini muhakkak yapmıştır. | TED | لذا من المؤكد أن رساما شغوفا مثل ليوناردو لابد أنه رسم صور شخصية من وقت لآخر |
Eğer bir ressam olmaya karar verirsen ve birden benim artık senin yaşamına uymadığımı fark edersen, ve o üç ay hiç bitmezse? | Open Subtitles | ماذا لو اخترتي ان تكوني رسامه و من ثم ادركتِ اني لا اناسب حياتك و الثلاثة اشهر تصبح للأبد ؟ |
Aç bir ressam olursun, oyun biter. | Open Subtitles | وقصة فنّك المزيف، وأنت تصبح رسّاماً جائعاً، واللعبة تنتهي |