| Eğer bir iş adamıysan neden pantolonunun arkasında lanet bir silahın var? | Open Subtitles | تعرف، إذا أنت رجل أعمال، لماذا لديك مسدس في ظهر سروالك اللعين؟ |
| Kafama dayalı bir silahın var, benim de seninkine var. | Open Subtitles | لديك مسدس تصوبه على رأسي و أنا لدي واحد على رأسك |
| Dur da tahmin edeyim, kutuda bir silahın var ve biz burayı soyacağız. | Open Subtitles | دعنى أخمن ، أنت لديك بندقية فى ذلك الصندوق و سنقوم بالسطو على هذا المكان |
| Tamam, artık bir silahın var. Onu kullanacak mısın yoksa kullanmayacak mısın? | Open Subtitles | لديك سلاح الان هل ستستعمله ام لا |
| Nerede olduğumu biliyorsun, ve bir silahın var. | Open Subtitles | تعرف اين أنا وأنك تملك بندقية |
| Sakladığın bir silahın var mı? | Open Subtitles | هل لديك مسدس مخبأ فى أى مكان ؟ |
| bu sefer senin bir silahın var ve ben de yanındayım. | Open Subtitles | لكن هذه المرة لديك مسدس وأنا معك |
| Neden bir silahın var? | Open Subtitles | لماذا لديك مسدس بحق الجحيم؟ |
| Neden bir silahın var? | Open Subtitles | لماذا لديك مسدس بحق الجحيم؟ |
| Kendine ait bir silahın var mı? | Open Subtitles | هل لديك بندقية خاصة بك ؟ |
| Kendine ait bir silahın var mı? | Open Subtitles | هل لديك بندقية خاصة بك ؟ |
| bir silahın var. | Open Subtitles | لديك بندقية. |
| - Sanırım benim için bir silahın var. | Open Subtitles | -الآن أعتقد أن لديك سلاح يدوي لي |
| Hadi ama Rus. Lanet olası büyük bir silahın var. | Open Subtitles | هيّ أيّها "الروسي", لديك سلاح كبير. |
| Demek bir silahın var. Bu harika. | Open Subtitles | و لديك سلاح أيضاً ، عظيم |
| Nerede olduğumu biliyorsun, ve bir silahın var. | Open Subtitles | تعرف اين أنا وأنك تملك بندقية |