ويكيبيديا

    "bir sonucudur" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نتيجة
        
    • نتيجه لما
        
    Büyük istek, samimi çaba ve zekice uygulamanın bir sonucudur. TED بل هو نتيجة للنية الحاسمة والجهد الصادق والتنفيذ الذكي.
    Tek gecelik başarı hikayeniz, o ana kadar hayatınızda yaptığınız her şeyin bir sonucudur. TED النجاح بين عشية وضحاها هو دائما نتيجة لكل شيء قمت به في حياتك حتى تلك اللحظة.
    Bu belirsizlik, iyi veya kötü ölçüm meselesi değildir; parçacık ve dalga doğalarının birleşiminin kaçınılmaz bir sonucudur. TED وهذا اللايقين لا يتعلق بسوء أو جودة القياس، ولكنه نتيجة حتمية تصاحب مزج طبيعتي الجسيم و الموجة.
    Göreceğin her şey burada gördüklerinin bir sonucudur. Open Subtitles كل ما سيتبع هو نتيجه لما تراه هنا
    Göreceğin her şey, burada gördüklerinin bir sonucudur. Open Subtitles -كل ما يتبع هو نتيجه لما ستراه هنا
    Bu, bilgisayar tabanlı geometrinin, mimik algılamanın, makina öğreniminin bir sonucudur. TED هذه نتيجة الرسم الهندسي، التعرف على الإشارات، وتدريب الحواسيب.
    İnsanları potansiyel tehlikeli konumlara göndermek askeri komutanın doğal bir sonucudur. Open Subtitles إرسال إناس في حالات يحتمل أن تكون خطرة نتيجة طبيعية في القيادات العسكرية
    Patlamalar, neredeyse bir anda oluveren kimyasal tepkimelerin bir sonucudur. Open Subtitles الانفجارات نتيجة للتفاعل الكميائي الذي يحدث في لحظات.
    Bu dava Başsavcılığın ve Baltimore Polis Departmanının 18 aylık soruşturmasının bir sonucudur. Open Subtitles هذا الإتهام هو نتيجة 18 شهرا من التحقيق من مكتب المدّعي العام و شرطة مدينة بالتيمور
    Muhtemelen bir sonucudur yapılan ayarlamalar Of kalkan. Open Subtitles من المحتمل نتيجة التعديلات التي أدخلت على الدرع.
    Kötü rüyalar genç kızlardaki adetin doğrudan bir sonucudur. Mastürbasyon yaptın mı? Open Subtitles إنّ كوبيس العنفِ نتيجة مباشرة لطمث الشابّات، أمارستِ العادة السرّية قبلاً؟
    "Totemik hiyerarşisindeki hakimiyet yeri, onların kutsallık bölgesinde müşterek ve geçmiş inanışın bir sonucudur." Open Subtitles شغفه هو السيطرة على العمود السحري. يمثل نتيجة مشاركة معتقدات الأسلاف. في ممتلكاتهم الخاصة.
    Olanlar senin 20 yıl önceki esef verici açgözlü hareketlerinin bir sonucudur. Open Subtitles مـايحدث هو نتيجة بسبب أفعالك الجشعة ، اليائسة منذ 20 عـاماً
    Bak, bu 'asla hayır deme' ilkesinin doğal bir sonucudur. Open Subtitles انظري, إنها نتيجة طبيعية لمبدأ عدم الرفض
    Çünkü yaşananlar eylemlerin bir sonucudur ve eylemler de kişinin kontrolündedir. Open Subtitles لأنها نتيجة لتصرفاتك وحسب، والتي تكون تحت سيطرتك.
    Modern otomobil, bir araba üzerinde çalışmış olan her adam ve kadının toplu emeğinin ve bilgeliğinin ve deneyiminin bir ürünüdür ve teknolojinin güvenilirliği, bu toplu çabanın bir sonucudur. TED السيارات الحدية هي نتيجة الحكمة الجماعية والخبرة لكل رجل و امرأة عملوا في أي سيارة على الاطلاق و الاعتماد على التقنية هي نتيجة هذا المجهود المتراكم
    Bugün size gösterdiğim her şey burada gördüğünüz harika grubun ortak çalışmasının bir sonucudur. Ve sizleri davet ediyorum, sitemizi ziyaret edin ve bunu kendiniz deneyin ve minik hareketler dünyasını birlikte keşfedelim. TED كل ما شاهدتموه هو نتيجة من تعاوننا مع فريق العمل العظيم الذي تنظرن إليه، وأشجعكم وأرحب بكم للتحقق من موقعنا، بتجردها بأنفسكم، وانضموا لنا في استكشاف عالم الحركات الدقيقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد