Ve oldukça kötü yaralandı. Benim de konuşamayan bir tanığım var. | Open Subtitles | وهو مصاب بجروح سيئة جداً وأنا لدي شاهد لا يستطيع التحدث |
Çalmakla suçlandığın motosiklette veya yakınında bulunan her türlü delilin meşruluğunu çürütecek uzman bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد خبير على عداء مع شرعية أي دليل مطروح داخل أم قرب الدراجة التي أتهم بسرقتها |
Şüphelimizin evsiz adamları çıkardığını gördüğünü söyleyen bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد يقول شاهد مشتبهنا يحول منزل المتشرد |
Çünkü geçen sabah tartıştığınızı gören bir tanığım var. | Open Subtitles | لأنّ لديّ شاهد عيان الذين شاهدكما تتجادلان صباح الأمس |
Hapishane'de hâlâ, Hines'ın masum olduğunu söyleyen bir tanığım var. | Open Subtitles | لا زال لدى شاهد فى الحجز والذى يقول أن "هاينز" برئ |
bir tanığım var baba ve eminim ki o her şeyi düzeltecek. | Open Subtitles | لدي شاهد واحد يا أبي و سوف يوضح كل شيء |
Bu sefer bir tanığım var ve artık söyleyebiliyorum, o paramı çaldı. | Open Subtitles | هذه المرة لدي شاهد وكما قلت يا (والي) لقد سرقت باروكة (آني) |
Arabanız çalınmadan önceki sabah sizi onunla Kingstate'de kahvaltı yaparken gören bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد في المطعم صباح سرقة السيارة |
Ama...kayda girecek bir tanığım var. | Open Subtitles | لكن لدي شاهد قد وافق على تسجيل أقواله |
Sizin geldiğiniz bu geleceği duymak için can atıyor da olsam mücrimi benzin alıp şehirden çıkarken görmüş olabilecek sorgulamam gereken bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد محتمل لاستجواب من قد رأى مرتكب الجريمة وهو يملئ سيارته بالوقود أثناء خروجه من البلدة، لذا، سوف... |
- Son bir tanığım var sayın yargıç. | Open Subtitles | لدي شاهد إضافي واحد فقط ـ سيدي القاضي |
Korunması gereken önemli bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد مهم يحتاج لحماية |
bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد على هذه الحقيقة. |
Sorgulayacağım bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد يجب ان احقق معه |
Hunt benim gibi düşünmüyor ama öyle olduğunu söyleyen bir tanığım var. | Open Subtitles | حسناً، (هانت) لا يوافقني الرأي ولكن لدي شاهد عيان يؤكد ذلك |
Onları bir jette gören bir tanığım var. | Open Subtitles | لدي شاهد رآهم يستقلون |
Cinayet gecesi kuzeninin, değerli kitap koleksiyonunu attığını gören bir tanığım var. | Open Subtitles | لأكون صادقاً معك، لستُ قلقاً حول الدافع بالوقت الراهن. لديّ شاهد عيان رآه يرمي مجموعة كتب ابن عمّه القيّمة ليلة حدوث الجريمة. |
Yangın başladıktan hemen sonra Jack Garcia'nın, Ambroselar'ın evinden kaçtığını gören bir tanığım var. | Open Subtitles | {\pos(192,235)} حسناً، لديّ شاهد عيان رأى (جاك غارسيا) يهرب من منزل (آمبروز) بعد أن نشب الحريق |
Orada bir tanığım var. Şu an kestiriyor. | Open Subtitles | لدى شاهد هنا يارجل ، أنه يأخذ أستراحة |
Sürpriz bir tanığım var! | Open Subtitles | لدى شاهد مفاجئ! |