Savunma sadece bir tanık çağırdığı için, ki bu mahkumdu, son olarak dinlenme hakkına sahiptir. | Open Subtitles | بما أن الدفاع قد قام باستدعاء شاهد واحد و هو السجين فاٍن له الحق أن يتحدث أخيرا |
bir tanık daha onu teşhis ettiği için olay sırasında başka yerde olduğu iddiasını çürütebilir ve onu gözaltında tutabilirim | Open Subtitles | يمكننى أما أن أحتجزه وأجبره على الأعتراف بناءً على وجود شاهد واحد تعرف عليه |
Ölümünden sonraki yüzyıllarda Anna'nın Aleksiad'ı tekrar tekrar basıldı ve hala Aleksios'un saltanatına şahitlik eden paha biçilemez bir tanık. | TED | في القرون بعد وفاتها، تم نسخ اليكسياد آنا مرات ومرات، وظل لا يقدر بثمن رواية شاهد عيان من عهد اليكسيوس اليوم. |
Sizi, kaçırıldığı saatlerde onunla aynı markette gören bir tanık var. | Open Subtitles | لدينا شاهدة تقول انها شاهدتك بالمجمع التجاري في نفس وقت اختطافها |
Ama anladığım kadarıyla, onu havuzdan anımsayan bir tanık var. | Open Subtitles | ولكن مما فهمت هناك شاهد يثبت أنه قريب من المسبح |
CID bir tanık daha getirmiş. Annapolis'teki bir otelden bir oda hizmetlisi. | Open Subtitles | ال سي آي دي احضروا شاهدا آخرا، عامل الغرف فى فندق انابوليس |
Terry'nin uyuşturucuyu Julio Diaz'dan aldığını gören bir tanık bile yeter. | Open Subtitles | هيا. أنا أريد شاهد واحد رأى .تيري يأخذ المنشطات من خوليو دياز |
Tüm kanıtlar bunu gösteriyor, ama böyle olmadığını düşünen bir tanık var. | Open Subtitles | حسنا، تشير كلّ الدلائل إلى ذلك لكن هناك شاهد واحد لا يعتقد ذلك |
Üzgünüm ama bir tanık bile kalamaz. Yasayı biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنا آسفة، لكن لا يجب أن يبقى شاهد واحد أنتم تعرفون القانون |
Çok güvenilir bir tanık gece yarısı sularında 72. Cadde'ye doğru koşarken görmüş sizi. | Open Subtitles | لقد رآك شاهد عيان موثوق به للغاية تركض نحو الشارع الـ 72 بمنتصف الليل تقريباً. |
Sen sadece bir tanıksın, çok da iyi bir tanık değilsin. | Open Subtitles | أنت فقط شاهد عيان هنا و لست بشاهد جيد جدا |
Dün 14:30 civarında buradan çıkan uzun boylu, esmer birini gören bir tanık var. | Open Subtitles | رأى شاهد عيان ، رجلاً طويل القامة ، ذو شعر أسود يغادر المكان هنا حوالى الساعة الـ 2: 30 يوم الأمس |
Seçeneği olan bir tanık haline geldim: kaçmak ya da kıpırdamamak. | TED | أصبحت شاهدة ذات خيار: إما الهرب أو الصمود. |
Onun gizlenmesi gereken beklenmedik bir tanık olduğunu söylerim. | Open Subtitles | سأقول انها شاهدة هامة, وانك ستخفيها بعض الوقت |
bir tanık çıktı, cinayet silahında da parmak izlerini bulduk. | Open Subtitles | كان هناك شاهد ووجدنا بصماته على سلاح الجريمة |
Skals köyü yakınlarında bir çocuğun arabaya zorla bindirildiğini görmüş bir tanık var. | Open Subtitles | شاهدا رأى اطفال يدخلوا سيارة بالقوة كانت السيارة قريبة من قرية اسمها سكالس |
Tipik bir günde.ben bir tanık yada olası bir suça karışabilecek bir tanıkla görüşebilirim, | Open Subtitles | في يوم نموذجيّ، قد أقابل شاهدًا أو شهودًا مشتركين في جريمة ممكنة |
bir tanık, maktulün çarpışmadan önce paranoyakça davrandığını söyledi. | Open Subtitles | لديّ شاهد يقول أن الضحية كانت تتصرف بإرتياب قبل التصادم. |
Ama bir tanık da isim sayıp senin ancak sana vurulduktan sonra vurduğunu söyleyecek. | Open Subtitles | لدينا شاهد موثوق مستعد أن يؤكد بأنك لم تفعل سوى الرد. |
bir tanık ve bir papaz olarak söylüyorum. Maçtaydık. | Open Subtitles | انى أخبرك كشاهد وككاهن اننا كنا فى المباراة |
Mahkemenin izniyle yeni bir tanık çağırmak istiyorum. | Open Subtitles | أطلب إذن المحكمة للمناداه على شاهد إضافي |
Dışarıdaki bir tanık kaçan birini görmüş. Korkmuş göründüğünü söyledi. Yani muhtemelen katilimiz o değildir. | Open Subtitles | شاهد في الخارج رأى شخصاً يخرج قال أنه بدا خائفاً، لذا ربما ليس هو القاتل |
Dediğin gibi oldukça sağlam bir davada önemli bir tanık olmalı. | Open Subtitles | كما قلت ، هو أن أحد الشهود المهمين ، فعلاً للحدث الكبير لذا ماذا علينا أن نفعل؟ |
Pek çok sanık beraat etmek için... duruşmasını beklerken, kendisi hemen Yargıtay Başkanı gibi... yeminli olmayan... yani yalan yere yemin etmekle suçlanamayacak saygın bir tanık buldu. | Open Subtitles | قبل أن تنتج الأبقار المقدسة مثل رئيس المحكمة العليا كشحص الشاهد الذي ليس تحت القسم وبالتالي غير معرض لعقوبة شهادة الزور |
Arkasında aleyhine ifade verebilecek bir tanık bırakmazsa kaçması çok daha kolay olur. | Open Subtitles | وسيكون من الأسهل له أن يتخلص من أي شاهد يمكنه أن يشهد ضده. |
Geride hiç bir tanık bırakmak istemiyorlar ve bugünden sonra, ...hiç olmayacak. | Open Subtitles | لايريدون أي شهود .ولن يكون هنالك بعد اليوم |