| Kazadan hemen sonra, senin ortaya çıkıvermenin, bir tesadüf olduğunu pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لم أظن أن قدومك بعد الحادثة مباشرة كانت مجرد مصادفة |
| Yani, bunun... sadece bir tesadüf olduğunu zannediyorum. | Open Subtitles | فأنا أفترض أن تلك كانت مجرد مصادفة |
| Bana bunun bir tesadüf olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | لن تستطيع اقناعي بأن هذه مجرد مصادفة. |
| Onlardan hemen önce bunun ortaya çıkmasının bir tesadüf olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هذه مصادفة أن ذاك الشيء ظهر قبل أن يظهروا هم |
| Bunun sadece bir tesadüf olduğunu mu söylüyorsun? | Open Subtitles | و راي هوجن. أتقولين لي أن هذه مصادفة ؟ |
| Paige'in peri masalının Gölgeler Kitabı'nda olmasının büyük bir tesadüf olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | حسناً ، ألا تعتقدين أنها مصادفة ضخمة أن قصة (بايدج) الخرافية موجودة في كتاب الظلال ؟ |
| Lütfen yeni başkan yardımcının eski kız arkadaşınla aynı isimde olmasının, büyük bir tesadüf olduğunu söyle. | Open Subtitles | أرجوك أخبرني أنها مصادفة بأن نائبتك الجديدة تحمل نفس إسم -صديقتك السابقة . |
| Ve, eğer ormanda bulunan iskelet Kern çıkarsa, bunun sadece bir tesadüf olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | واذا كان الهيكل العظمي الذي وجدوه في الغابة.اتضح أنّه(كيرن)، لن تستطيع اقناعي بأن هذه مجرد مصادفة. |
| Janebununsadece bir tesadüf olduğunu düşündü, aynı kadın olamazdı. | Open Subtitles | قالت (جين) في نفسها أن الأمر مجرد مصادفة فلا يمكن أن تكون ذات المرأة |
| Bunun bir tesadüf olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | قلت أنها كانت مجرد مصادفة . . |
| Bunun bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن هذه مصادفة |
| Tüyler ürpertici bir tesadüf olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنها مصادفة غريبة |
| Bunun bir tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أنها مصادفة.. ؟ |