Bu acil bir durumdur, Tekrarla çöktü bir uçak var, Bir kurtarma ekibi gerekir. | Open Subtitles | لدينا طائرة لا تعمل، إننا بحاجة إلى البحث والإنقاذ، أكرر، إنها حالة طائرة. |
Maalesef zaman problemimiz var. Yetişmemiz gereken bir uçak var. | Open Subtitles | مع الأسف,الوقت من ذهب لدينا طائرة لنلحق بها |
Las Vegas'dan kalkan tek bir uçak var, ona yer ayırttım. | Open Subtitles | هناك طائرة مستأجرة واحدة متوفر في لاس فيجاس. نحن فقط سنأخذها. |
Tamamdır, uçuşlar. Bizi eve ulaştırabilecek, saat 5:00'te bir uçak var. | Open Subtitles | حسناً، بشأن الطيران هناك طائرة في الخامسة يمكن أن تقلنا للوطن |
Devam edelim lütfen. Yetişmem gereken bir uçak var. | Open Subtitles | استمر في طريقك , رجاءً لدي طائرة لألحق بها |
Sabah 9'da bir uçak var. Saat 3'te de dönüş. | Open Subtitles | ثمة طائرة على الساعة 9 صباحاً وستعود في الثالثة مساءً |
Yakalamam gereken bir uçak var. | Open Subtitles | و الآن تنحى عن طريقي لدي رحلة علي اللحاق بها |
Düşen bir uçak var. Kurtarma ekibini gönderin. | Open Subtitles | لدينا طائرة لا تعمل، إننا بحاجة إلى البحث والإنقاذ، |
- Gidip arabaya bakayım, yetişmemiz gereken bir uçak var. | Open Subtitles | سأذهب للخارج لتجهيز السيارة لدينا طائرة لنلحق بها |
İşimizi bitirdikten sonra çocuklarla benim yakalamamız gereken bir uçak var. | Open Subtitles | أنا والشباب لدينا طائرة نلحق بها بعد إنتهائنا |
Yarışmıyoruz. Havada düşmek üzere olan bir uçak var burada yaptığımız küçük bir kızı kurtarmaya çalışmak. | Open Subtitles | نحنُ لا نتنافس هناك طائرة في الجو ستصطدم |
Bir saat sonra kalkan bir uçak var.. ve çoktan yer ayırttım. | Open Subtitles | هناك طائرة ستغادر خلال نصف ساعة ولقد قمت بالحجز بها |
Ana adadan perşembe günü kalkan bir uçak var. | Open Subtitles | هناك طائرة سترحل من الجزيرة الرئيسية يوم الخميس |
Kısa bir gezinti yapmaya ne dersin? İşin aslı yetişmem gereken bir uçak var. | Open Subtitles | ما رأيك أن نأخذها في جولة ؟ بصراحة لدي طائرة ألحقها |
Havalimanında olmam lazım. Yakalamam gereken bir uçak var. | Open Subtitles | يجب ان اكون في المطار لدي طائرة لالحق بها |
Yakalamam gereken bir uçak var çocuklarım. | Open Subtitles | حسناً يا أطفالي, لدي طائرة لألحق بها |
1 saat içinde kalkacak bir uçak var ve ona yetişmem gerek. | Open Subtitles | ثمة طائرة ستغادر بعد ساعة ويجب أن أكون على متنها |
Yakalamam gereken bir uçak var. | Open Subtitles | لدي رحلة لألحق بها |
Şimdi eğer çekilirsen, yakalamam gereken bir uçak var. | Open Subtitles | ،الآن لو سمحت بالتنحي يوجد طائرة عليّ اللحاق بها |
8'de bir uçak var. Bir de 8:30'da. | Open Subtitles | هناك رحلة تغادر في الثامنة وأخرى في الثامنة والنصف. |
Bu gece giden bir uçak var. Hâlâ biletleri de boşta. | Open Subtitles | هنالك طائرة في منتصف الليل وبها مقاعد شاغرة |
Selam! Yetişmemiz gereken bir uçak var. Yani hızlı olmamız gerek. | Open Subtitles | مرحبا , لدينا طائره لنلحق بها لذلك نحن بحاجه للذهاب |
Yakında atlatırım. Yetişmen gereken bir uçak var. | Open Subtitles | سأكون بخير والآن لديك طائرة لتلحقي بها |
Acele et. Yetişmem gereken bir uçak var. | Open Subtitles | اسرع , لانه لدى طائره لاحلق بها |
Artık resmileşti. Yetişmem gereken bir uçak var. | Open Subtitles | وعليه فهو أمر رسمي عندي طائرة لألحق بها |
Los Angeles'tan Guam'a uçan ticari bir uçak var. | Open Subtitles | ثمّة طائرة تجاريّة ستسافر من (لوس أنجلوس) إلى (غوام) |