Üstelik iz garip bir yerdeydi. Namlunun tepesindeydi. | Open Subtitles | والبصمة الغامضة كانت في مكان غريب أيضاً لقد كانت أعلى الماسورة |
Öyleyse bardan önce başka bir yerdeydi. | Open Subtitles | اذن لقد كانت في مكان ما قبل تلك الحانة |
bir yerdeydi,kulübe ya da onun gibi birşey. | Open Subtitles | كانت في مكان يشبه الكابينة |
Babam elbette ki yardımsever bir şekilde mayıs ayı gösterilerini izledi, ama kalbi başka bir yerdeydi, zamanı da çünkü hizmet edeceği 15 ülke daha vardı. | TED | تابع والدي بالطبع المظاهرات التي جرت في شهر مايو ولكن قلبه كان في مكان آخر .. ووقته مخصص لشيء آخر كان لديه 15 دولة تطلب خدماته |
Odanın ortasında, buralarda bir yerdeydi. Yo, olamaz. | Open Subtitles | كان في مكان ما في منتصف الغرفة، مثل، هنا |
Bana yanaştığında kafam başka bir yerdeydi. | Open Subtitles | قلبي كان في مكان آخر عندما جئت إلي |
Buralarda bir yerdeydi. | Open Subtitles | أعرف أنه في مكان ما هنا |
- Aklın başka bir yerdeydi sanki. | Open Subtitles | - عقلك كان يبدو أنه في مكان آخر |
Kuzenim Douglas bir keresinde böyle bir yerdeydi. | Open Subtitles | قريبي (دوغلاس) كان في مكان مماثل ذات مرة |
Belli ki aklı bambaşka bir yerdeydi. | Open Subtitles | عقلها كان في مكان آخر |
Aklım başka bir yerdeydi. | Open Subtitles | أن عقلي كان في مكان أخر |
Kulübe güzel bir yerdeydi. | Open Subtitles | الكوخ كان في مكان بديع |
Buralarda bir yerdeydi. | Open Subtitles | أعرف أنه في مكان ما هنا |