Babam, iyi eğitim görmem için kazandığı her kuruşu biriktirdi. | Open Subtitles | لقد ادخر أبي كل قرش حصل عليه ليوفر لي تعليماً مناسباً |
Babam, iyi eğitim görmem için kazandığı her kuruşu biriktirdi. | Open Subtitles | لقد ادخر أبي كل قرش حصل عليه ليوفر لي تعليماً مناسباً |
Herif ilk yıl 100.000 dolar biriktirdi. | Open Subtitles | ادخر الرجل 100 ألف دولار في السنة الأولى |
Joy sonunda televizyon gizleyiciyi almak için yeterli parayı biriktirdi. | Open Subtitles | جوي اخيرا وفرت المال الكافي لشراء ذالك التلفاز |
Amerika'ya taşınabilelim... ve daha iyi bir hayatımız olsun diye her kuruşunu biriktirdi. | Open Subtitles | وفرت كل ما لديها حتى نتمكن من الإنتقال وتتحسن أوضاعنا |
Destiny yedeklerin hepsini yaşam desteği için biriktirdi ve ben her şeyi gördüm! | Open Subtitles | القدر" وفرت كل ما يمكنها من احتياطياتها" لدعم الحياة ! |
Kendi şirketini kuracak kadar para biriktirdi. | Open Subtitles | لقد ادخر ليقوم بعمل شركته الخاصة ثلاثة وعشرون... |
Hamburger sattı. 40 dolar biriktirdi. Yaz sona erinceye kadar. | Open Subtitles | باع الهمبرجر، ادخر 40 دولار |
Claire arabası için lazım olan paranın yarısını biriktirdi neredeyse. | Open Subtitles | (كلير) وفرت تقريبًا نصف المال) الذي تحتاجه لسيارتها. |