Rolü öğrenip iyi yapabilecek birini bulmak için haftalar gerekebilir ve yapımı sürdürmek çok paraya mal olur. | Open Subtitles | الوقت الذي سنستغرقه لإيجاد شخص يستطيع تعلم الدور وينفذه جيداً قد يأخذ أسابيع, وقد يكلف كثيراً إبقاء الإنتاج مستمراً |
Umarım yeni birini bulmak için zamanın vardır. | Open Subtitles | آمل أن تجدي الوقت الكافي لإيجاد شخص آخر. |
Veya kirli işlerini yaptıracak birini bulmak için. | Open Subtitles | أو لإيجاد شخص يقوم بأعمالهم القذرة مكانهم |
Yerine birini bulmak için çok uğraşıyor olmalısın. | Open Subtitles | انتم حتما تسعون جاهدين للعثور على شخص لملء مقعده. |
Aslına bakarsan buraya bir şey almaya geldim birini bulmak için bir yöntem. | Open Subtitles | -في الواقع جئتُ لأشتري شيئاً طريقة للعثور على شخص ما |
Kardeşlerin bizi öldürmeye kalkışacak kadar kızdırdığı birini bulmak için 20 yıl eskiye gitmeye gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليكِ العودة 20 عام للوراء لإيجاد شخص ما قامت الأخوات بإغضابه كفاية ليقوم بإرتكاب جرائم قتل بحقنا |
Onu tanıyan birini bulmak için bilgilerimi incelemeliyim | Open Subtitles | كان علىّ قلب وكالتي رأساً على عقب لإيجاد شخص ما يعلم بشأنه |
Karşılığındaysa birini bulmak için bana yardım etmeni istiyorum. | Open Subtitles | وفي المقابل ، أود منك مساعدتي لإيجاد شخص ما |
- birini bulmak için yeterli zamanın vardı. | Open Subtitles | كان لديكَ متسعاً كبيراً لإيجاد شخص |
Başka birini bulmak için de zaman kalmadı. | Open Subtitles | وليس هناك وقت كافي لإيجاد شخص آخر |
- Böyle birini bulmak için her şeyimi verirdim. | Open Subtitles | سأعطي أي شيء لإيجاد شخص هكذا |
Bilirsin işte, ek sütunda New Orleans'ı dünyadaki herkesten daha iyi biliyorsun ki bu gerçekten çok hoş çünkü birini bulmak için yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أتعلمين، كتوضيح إضافيّ، فإنّ (نيو أورلينز)أفضلممّنسواهافيالعالم... وهذا ما يعدّ رائعًا جدًّا لأنّنا نحتاج عونكِ لإيجاد شخص ما |
Cece ve Schmidt altı ay daha buradalar, yani istediğimiz birini bulmak için vaktimiz var. | Open Subtitles | حسنا، سيسي وSchmidt'll أكون هنا ستة أشهر أخرى، لذلك لدينا الوقت للعثور على شخص ما نحب. |