Sosyalizm Şili için iyi olabilir. Ama Bizim için değil. | Open Subtitles | الاشتراكية قد تكون الأفضل لتشيلي ولكن ليس بالنسبة لنا |
- Bizim için değil ama ya onun? | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا ، لكن لا أدري بالنسبة له ؟ |
Senin için iş işten geçti, Bizim için değil. | Open Subtitles | بالنسبة لك، تجاوز التفاوض ليس بالنسبة لنا |
Bizim için değil ve sana başka bir türlü de söyleyebilirim. | Open Subtitles | ليس من أجلنا ، وأريد أن أقول إنأردتأن أقولشيئاً.. |
Bizim için değil. Çiçekleri arabaya koymak istiyorum. | Open Subtitles | ليس من أجلنا أريد وضع كل هذه الأزهار في السيارة |
Buraya Bizim için değil, başka bir şey için geldiler. | Open Subtitles | وأيّاً كان ما أتوا لأجله، فليس نحن |
Bu arada bunların hepsi Bizim için değil, değil mi? | Open Subtitles | بالمناسبة كل هذه , ليست لنا , أليس كذلك؟ |
Bakın, yanlış kişiye güvenersek, sadece Bizim için değil bütün ülke için artık biter. | Open Subtitles | انظر ، إذا وثقنا بالشخص الخاطيء فسينتهي ذلك الأمر ليس بالنسبة لنا فقط ، بل بالنسبة للبلاد بأكملها |
Yeğenine göre belki, Bizim için değil! | Open Subtitles | لابنة اختك ربما جيّد، لكنه ليس بالنسبة لنا! |
- Öyle ama Bizim için değil. | Open Subtitles | أعني، صحيح، لكن ليس بالنسبة لنا. |
Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا |
Çok anlamsız. Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا |
Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا |
Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا. |
Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا. |
Bizim için değil. | Open Subtitles | ليس بالنسبة لنا |
İstihbaratı kendin için kullandın. Bizim için değil. | Open Subtitles | لقد إستخدمتى هذا من أجلك ، ليس من أجلنا |
Ama bu Bizim için değil. | Open Subtitles | لكن هذا ليس من أجلنا. |
Buraya Bizim için değil, başka bir şey için geldiler. | Open Subtitles | وأيّاً كان ما أتوا لأجله، فليس نحن |
Onlar Bizim için değil. Onları satacağım. | Open Subtitles | هذه ليست لنا وإنما أقوم ببيعها |
Bu biraz korkutucu olabilir, sadece Bizim için değil, ...geri de bıraktığımız insanlar için de. | Open Subtitles | ذلك قد يكون مخيف قليلا, ليس لنا فقط, لكن للناس الذين نتركهم خلفنا |
Sadece Bizim için değil, çocuklarımız için de. | Open Subtitles | ليس لأجلنا فقط لكن لأطفالنا |