ويكيبيديا

    "boğazında" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حلقه
        
    • حلق
        
    • حلقك
        
    • حنجرته
        
    • حلقها
        
    • الحلق
        
    • حنجرة
        
    • رقبة
        
    • رقبته
        
    • رقبتها
        
    • تختنق
        
    • حنجرتها
        
    • عنقها
        
    • حنجرتك
        
    • تختنفي
        
    Otopsi uyuşmuyordu, ve Hendrix'in menajeri sigortadan para kazanmak umuduyla Boğazında haplar ve kırmızı şarap olduğunu itiraf etti. Open Subtitles التشريح ناقض ذلك، فاعترف مديره بإقحام الحبوب والنبيذ الأحمر في حلقه على أمل أن يقبض بوليصة التأمين يا للروعة.
    Ted Macy'in Boğazında ve ciğerlerinde birikmiş çamur ve su. Open Subtitles تربة و ماء تم جمعها من حلق و رئتي تيد ميسي
    Yenildiğinde Boğazında olan elin bir önemi vardır. Open Subtitles هناك شعور بكون وجود يد على حلقك عندما تهزم
    Kurbanın Boğazında aşınma yaralarına göre ölümcül darbe gırtlağın ezilmesiyle oluşmuş. Open Subtitles هذه سحجات على حنجرة الضحية تشير حيث سحقت ضربة قاتلة حنجرته.
    - Bir dakika dostum. Nefes almakta zorluk çekiyor. Boğazında birşey kalmış olmalı. Open Subtitles أعتقد أنها عندها مشكلة في التنفس يوجد شئ في حلقها
    Düşünmüyorum. Tek düşündüğüm göğsünde bir delik açmak. Boğazında da bir delik açayım ki sonsuza kadar tek kelime edemesin. Open Subtitles إلى أن أغمد سلاحي في صدره وأحشر به ذلك الكلام المخزي في حلقه لأنه نطق بما يسوؤني هنا
    Boğazında plastik bir silah var. Hastaneye gitmeliyiz. Open Subtitles هناك قطعة بلاستيكية عالقة في حلقه سنذهب الى المستشفى
    Boğazında bulduğum küçük dokuları test edeceğim. Open Subtitles على الالياف المجهرية التي وجدتها في حلقه
    Yumurtalarımın birinin Boğazında kat ettiği en uzun mesafe bu oldu. Open Subtitles هذه أعمق مرة تصل فيها أحدى بيضاتي داخل حلق أحدهم
    Büyük yapışkan, saatlerce kedi Boğazında kalmış gibi-- Open Subtitles مثل النوع الكبير الديق الذى يعلق فى حلق القطه لساعات ثم بعد ذلك
    Boğazında takıldı kaldı, değil mi? Open Subtitles انها عالقة في حلقك مجددا ، اليست عالقة ؟
    Özellikle Boğazında yarakla müthiş İngiliz aksanı yaptığını söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتهُم بِأنّ لديك ... لهجةً بريطانيّة عظيمة خصوصاً اذا كان يوجد قضيبٌ بِأسفلِ حلقك
    Hava, Boğazında açılan bir torbaya girer ve buradan oksijen emilir. Open Subtitles فالهواء يدخل إلى كيس يفتح من حنجرته حيث يمتص منه الأوكسجين
    Boğazında bir sürü çöp birikmiş desem daha doğru olur. Open Subtitles هناك الكثير من الصمغ والكثير من الخردة والحطام حول حنجرته
    Boğazında, sol köprücük kemiği üzerinde kesik var. Open Subtitles هناك جرح على حلقها أعلى عظمة الترقوة اليسرى.
    Onu hep Boğazında tut. Oldukça işe yarar. Open Subtitles الإخفاء في طيات الحلق له استخدامات متعددة
    lKurbanın Boğazında çorap vardı, değil mi? Open Subtitles أين الجورب الذى كان مربوطاً حول رقبة الأولى ؟
    Boğazında çürük veya ip izi yok. Open Subtitles ليس هناك كدمات أو علامات الربطة على رقبته.
    lKadını bulduğumda Boğazında çorap vardı. Open Subtitles كان هناك جورب طويل حول رقبتها عندما وجدتها
    Sıradaki kişi de bir şey almadan geçip giderse lezzetli pastalarımın bir dilimi Boğazında kalacak. Open Subtitles الشخص التالي الذي يمر من دون أن يشتري واحده من كعكاتي اللذيذه سوف يحصل على قطعه تختنق في حلقه
    Bağırmaya çalışır fakat avazı Boğazında takılı kalır. Open Subtitles تصرخ، ولكن صرختها تُحشر، بمعنى الكلمة، في حنجرتها
    Boğazında bulduğumuz hapı siz geliştirmişsiniz. Open Subtitles لقد صنعت القرص الذي وجدناه محشوراً في عنقها
    Boğazında ya da göğsünde ağrı var mı? Open Subtitles هل لديك ألام فى حنجرتك فى صدرك ؟
    Yemeğinin Boğazında kalmasını istemem. Open Subtitles لا أردك إن تختنفي بطعامك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد