ويكيبيديا

    "boğuldu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غرق
        
    • غرقت
        
    • خنق
        
    • اختنق
        
    • يغرق
        
    • غَرقَ
        
    • غرقا
        
    • غرقوا
        
    • وغرق
        
    • وغرقت
        
    • اختنقت
        
    • إختنق
        
    • خُنقت
        
    • فغرق
        
    • غرقاً
        
    Fakat gururumuz boğuldu, söylemek gerekirse... ...durum gerçekten ciddiydi ve... ...aracın motoru çalışmıyordu. TED وقد غرق كبيرؤنا حينها .. وكان هذا امرٌ مخز لنا .. وقد عطب المحرك حينها تماما
    Ondan uzak duramayınca da Narcissus boğuldu. TED ولعجزه عن انتزاع نفسه بعيدا، غرق نارسيسيوس.
    Biliyor musun, yaklaşık altı ay önce bir adam banyoda sabuna basıp düştü, kafasını vurup boğuldu.. Open Subtitles أتعلمين,من ستة أشهر مضت إنزلق رجل من الصابون فى البانيو فى منزله و إنكسر و غرق
    Abisine olduğu gibi. Balık kazanında boğuldu. Sorumluluk senin, Martinez. Open Subtitles غرقت في حوض السمك و أنت تتحمل ذلك يا مارتينيز
    Bu kadın görünüşe göre yüzme havuzunda boğuldu, bu durumda ciğerlerini inecelerken, klor izi olup olmadığına bir bakıver. Open Subtitles الواضح أن المرأة غرقت في حوض السباحة لذا حين تتفحص رئتيها " ابحث عن أي دليل لمادة " الكلورين
    Kendi kanında boğuldu ve gece yarısını 37 dakika geçe öldüğü bildirildi. Open Subtitles لقد غرق في دمه و تم إعلان وفاته في الثانية عشرة و 37 دقيقة بعد منتصف الليل
    Suda boğuldu veya donarak öldü, ya da her iki şekilde. Open Subtitles غرق في النهر أو تجمد أو ربما كلاهما لا أعرف
    Beş dönemdir görev yapan ve partisinin başkan yardımcısı adaylık seçiminde yarışan senatör, hafta sonları kaldığı Chesapeake Koyu'ndaki evinin yakınında kanosunun kazara devrilmesiyle boğuldu. Open Subtitles العضو الخامس لمجلس الشيوخ و المتسابق الأخير للترشيح لنائب الرئيس يبدو انه تعرض لحادث غرق
    Öyle yapmak istemedik, ama suyun altında fazla tutmuşuz, ve boğuldu. Open Subtitles لم نقصد أبدا لقد قمنا بحجزه تحت الماء مدة طويلة و غرق
    Bay Grady Miller denen adam tavuk çorbasının içinde boğuldu. Open Subtitles نعم, حاله واحده السيد غريتن ميلير غرق في صحن شوربة دجاج..
    Bay Grady Miller denen adam tavuk çorbasının içinde boğuldu. Open Subtitles نعم, حاله واحده السيد غريتن ميلير غرق في صحن شوربة دجاج..
    Senden önce bu kaskı takan kişi boğuldu. Open Subtitles الرجل الذي لَبسَ هذه الخوذةِ قبلك قد غرق
    Antonyo'nun gemisi battı Gemideki herkes boğuldu ve bütün kargo kayboldu. Open Subtitles سفينة أنطونيو تحطّمت غرقت بكل حمولتها كلّ البضائع فقدت
    Bir keresinde bir yaz kampında, cesaret oyununda bir kızı öpmüştüm, ama daha sonradan boğuldu. Open Subtitles ومرة في مُخيم صيفي، قبلت فتاة على تجاسر، بعد ذلك غرقت
    O bordürlere çok hızlı vurdu, kontrolü kaybetti toprak setten aşağı düştü, arabada boğuldu. Open Subtitles اخذت هذا الحاجز بسرعة , فقدت التحكم سقطت من الجسر غرقت في السيارة
    Bi kaç söylenti var ama nehirde boğuldu Open Subtitles لقد بُحِثَ عنها ولكن يقال أنها غرقت في النهر
    "Suçludur." hükmünden sonra eyalet hapishanesine gönderilmek üzere hücresinde beklerken boğuldu. Open Subtitles خنق في زنزانة في إنتظار نقله إلى السجن بعد أن حكم عليه بالإدانة
    Buraya son gelişimde, bana verdiğiniz bifteğin üzerinde derisi hala duruyordu ve ben de kocama yedirdim, kocam boğuldu. Open Subtitles فى اخر مرة اتيت الى هنا الروزبيف الذى اعطيتنى اياه كان مازال حوله تلك السلسلة وكنت خائفة من ذلك واطعمته لزوجى وقد اختنق
    Mürettebatın yarısı onları kurtarmaya çalışırken boğuldu. Open Subtitles نصف الطاقم يغرق والنصف الآخر يحاول إنقاذه
    Polis polise, seninki kendi çamurunda boğuldu. Open Subtitles إقبضْ على القَبْض على، ولدكَ غَرقَ في بركتِه الخاصةِ للطينِ...
    Arabama ateş açıldı ve bizi izleyen iki adam büyük olasılıkla boğuldu. Open Subtitles -ماذا -لقد اصيبت سيارتي بعيارات نارية والرجال اللذين طاردونا ربما ماتوا غرقا
    Bahamalarda aşırı yüklü tekenin devrilmesi sonucu yaklaşık 13 Haitili göçmen boğuldu. Open Subtitles حوالي 13 مهاجر هاييتي غرقوا بعد ان انقلب قارب مزدحم في الباهاماس
    Farz et ki, kıymetli delilerinden birisi, suyun üzerinde yürümeyi tercih etti ve boğuldu! Open Subtitles افترضْ أنّ أحد نزلائك الأعزّاء حاول المشيَ على الماء وغرق
    Buzlarla kaplı bir göle düştü ve boğuldu. Open Subtitles سقطت في مياه بحيرة متجمّدة وغرقت
    Tam öksürük pastili attı ki ağzına boğuldu ya. Open Subtitles عانت من سعال حاد وعاد إلى فمها وانتهى بها الحال بأن اختنقت به
    1975, yıkılmış bir adam, fotomat makinasında gece görevi yaparken sıkıntıdan boğuldu. Open Subtitles وسنة 1975 إختنق وقت عمله خلال ورديّة الليل في غرفة القتل
    Karınız arkadan boğuldu. Open Subtitles زوجتك خُنقت من الخلف
    Sonra hamamda çöp çektik. Jimmy Irons boğuldu. Open Subtitles وفي الحمام قمنا بإجراء قرعة فغرق (جيمي آيرونز)
    Bana bunları getirmek için altı tane Kübalı boğuldu. Open Subtitles 6 مواطنين كوبيين ماتوا غرقاً ليجلبوا لي إياه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد