ويكيبيديا

    "brüksel'e" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إلى بروكسل
        
    • الى بروكسل
        
    • في بروكسل
        
    Muhafız Alayı'nı sür. Sonra da Brüksel'e yürü. Open Subtitles الآن إدفع الحرس القديم للأمام ثم إلى بروكسل
    Bu haftasonu konferans için Brüksel'e gidiyorum. Open Subtitles سوف أذهب إلى بروكسل نهاية الأسبوع لحضور مؤتمر.
    Oradan da Brüksel Havayollarından Brüksel'e 3728 sefer sayılı bir bilet alıyor. Open Subtitles و من ثم ركب الخطوط الجوية لبروكسل الرحلة 3728 إلى بروكسل
    Limburg'tan Brüksel'e kadar tüm yolu kat ettim, ama dükkan kapalı. Open Subtitles ‫لقد جئت كل الطريق من ليمبورغ ‫الى بروكسل والمحل مغلق
    Bagajlarınızı toplayın. Brüksel'e gidiyoruz. Open Subtitles احزموا الحقائب, سنذهب الى بروكسل
    İki oğlu hapse atıldı, kendisi Brüksel'e sığınmak zorunda bırakıldı. Open Subtitles ابناه كانا مسجونين كما إنه اضطر لطلب اللجوء في بروكسل
    Annem Brüksel'e uğramamı istiyor. İstasyonda olacakmış. Open Subtitles أمي تريد مني التوقف في بروكسل ستكون بإنتظاري في المحطة
    Piyasaları sakinleştirip gerekli reformları yapmak için bize zaman kazandıracak ortak bir Avrupa tepkisini mevzu etmek üzere Brüksel'e göreve gittim. TED و بالتالي ذهبت إلى بروكسل في مهمة للحصول على إستجابة الإتحاد الأوروبي و ذلك لتهدئة الأسواق و منحنا مزيداً من الوقت لإجراء الإصلاحات اللازمة
    Yarın sabah ilk iş uçakla giderim malı alırım, trenle Brüksel'e geçerim... sonra da perşembe sabahı ilk iş Eurostarla gelirim. Open Subtitles مطلع صباح الغد , تلتقط العتاد تذهب إلى "بروكسل " , أمك تبدأ بالصوم من صباح الثلاثاء
    Evet, bir kere Brüksel'e gitmiştim. Open Subtitles نعم. نعم, ذهبت مرة إلى بروكسل.
    Brüksel'e ya da başka bir yere gittiğini sanmıyorum. Open Subtitles لا أظن أنها قد ذهبت إلى بروكسل.
    Paramı getir ve beni Brüksel'e bırak. Open Subtitles أحضر المال لي وأوصلني إلى بروكسل
    Şimdi Brüksel'e dönüp hava ataşesi olarak görevime devam edeceğim. Open Subtitles والآن سأعود إلى "بروكسل" لأتابع عملي المهم كملحق جوي.
    Brüksel'e, terfi ettirmiş gibi gösterip aslında başınızdan savmak istediğiniz birini gönderebilirsiniz. Open Subtitles بامكانك ارسال شخص الى بروكسل... ...بالظاهر هو ترقية وبالباطن تخلصت منه
    Burada başını ağrıtmayayım diye beni Brüksel'e gönderiyorsun. Open Subtitles وترسلينني الى بروكسل حتى اكف عن مضايقتك
    Brüksel'e gidiyorsunuz. Open Subtitles يجب عليك الذهاب الى بروكسل
    Sizi Brüksel'e gönderiyorum. Open Subtitles سوف أبعثك الى بروكسل
    Brüksel'e gidiyoruz. Open Subtitles سـنذهب الى (بروكسل)
    Brüksel'e tayininin şu andan itibaren geçerli olmasına karar verildi. Open Subtitles اتخذنا قراراً بأن نقدّم موعد احتلالك لمنصبك الجديد في "بروكسل" على الفور.
    Önce Brüksel'e uğrayacağım. Open Subtitles سأتوقف في بروكسل أولاً
    Brüksel'e inmek zorunda kaldınız. Bir de saat farkı var. Open Subtitles ربما مع توقف في (بروكسل) زائد فرق التوقيت

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد