Ben de bu şarkıların semptomlarımı nasıl hafiflettiğini merak ettim. | TED | وأصبحتُ بذلك فضولية؛ كيف أن هذه الأغاني قد خفّفت أعراضي. |
bu şarkıların her biri, bir olayı veya bir hareketi, bazen de popüler müziğin seyrini değiştiren bir ses devrimini temsil eder. | TED | تمثل كل واحدة من هذه الأغاني مشهدًا أو حركة ما، وفي بعض الأحيان، ثورة صوتية تغير تمامًا اتجاه الموسيقى الشعبية. |
Bununla beraber halka açıklamadığım bir şey de bu şarkıların çoğunun aynı adama yazılmış olduğuydu. | TED | ما لم أُعلن عنه، رغم ذلك، أن معظم هذه الأغاني كانت مكتوبة لنفس الشخص. |
8. Yol Ordusu bu şarkıların olduğu her yere gider. | Open Subtitles | جيش المسار الثامن سيغني هذه الأغاني حيثما يذهب |
- Sam, bu şarkıların hiçbirisini bilmiyorum. - Öğreneceksin. | Open Subtitles | سام أنا لا أعرف أية هذه الأغاني لا ستفعلين |
bu şarkıların hepsi benimle ilgili. | Open Subtitles | أتعرف كل هذه الأغاني عني؟ |
İkili ip atlama oyunu bu şarkıların korunmasına yardım etti ve şarkıyla beraber söylenen tazahürat ve jestleri de korudu, bu benim ''kinetik sesler'' dediğim şey için çok doğal -- ağızdan ve bedenimizden çıkan sözler. | TED | وساعد اللعب بالحبل الهولندي المزدوج في المحافظة على هذه الأغاني وساعد في المحافظة على الأناشيد والإيماءات التي تتماشى مع القفز بالحبل، والتي هو طبيعي جدًا لما أسميه "التواصل اللفظي والشفهي الحركي" ألفاظ الفم والجسد. |