bu dünyada bir kadın olmanın zorluklarını yeterince çekecek zaten. | Open Subtitles | لانها ستعيش حياة صعبة فقط لكونها امرأة في هذا العالم |
bu dünyada bir işe yarıyorum ve bunun farkındayım. | Open Subtitles | ، أنا صالحة لشيء ما في هذا العالم وأنا أعرفه جيداً |
Onları bu dünyada bir daha hiç göremeyeceğimi sanıyordum. | Open Subtitles | لكي يعتقدوا بأنني لا أتمنى رؤيتهم ثانية في هذا العالم |
Adam, " bu dünyada bir dayanak bulmama yardım et." diyor. | Open Subtitles | رجل يقول ساعديني كي أحصل على مكان في هذا العالم |
Diğerleri gibi senin de bu dünyada bir yerin var. Ve bir liderin. | Open Subtitles | كباقي الآخرين، فالآن لديك مكاناً بهذا العالم وقائد |
bu dünyada bir ailen yoksa başka neyin var ki? | Open Subtitles | إن لم تكن لديك عائلة في هذا العالم فماذا يكون لديك؟ |
Büyük ihtimalle bunu hak etmiştir. bu dünyada bir sürü hasta ruhlu insan var. | Open Subtitles | من المحتمل أنه يستحق ذلك هناك الكثير من الناس المرضى في هذا العالم |
bu dünyada bir mutluluk parıltısı buluyorsun, her zaman birileri çıkıp bunu mahvediyor. | Open Subtitles | تجد وميض السعادة في هذا العالم ودائما هناك شخص ما يريد تدميره |
bu dünyada bir şansı yok. | Open Subtitles | ليس لدينا فرصة للبقاء في هذا العالم الجديد |
bu dünyada bir sürü kötülük iş başında ve ben işim gereği bunları sürekli görüyorum. | Open Subtitles | هناك الكثير من الشر في هذا العالم وفي تعاملاتي ،، أراه طوال الوقت |
Bileklerini kesmiyorsun ama dikkatsizsin muhtemelen sebebi annenin sana, bu dünyada bir fazlalık olduğunu söylemesi. | Open Subtitles | , أنتِ لا تكسرين معصمكِ مثلاً لكنكِ غير حذرة ربما لأن والدتكِ أخبرتكِ أن وجودكِ لا معنى له في هذا العالم |
bu dünyada bir hiç olmaktan sıkıldığımdan beri, Lois. | Open Subtitles | منذ أن تعبت من عدم الوصول إلى أي مكان في هذا العالم, لويس |
Çünkü eğer bunu yapmazlarsa, ölen kişi bu dünyada bir hayalet olarak kalır ve bundan da herkes etkilenirdi. | Open Subtitles | لإنهم إذا لم يفعلوا, فإن الموتى سيصبحوا أشباحاً في هذا العالم وسيتم إيذاء الجميع |
Seni bu dünyada bir daha göremeyeceğimi sanıyordum. İyi Ruhlar'a şükürler olsun. | Open Subtitles | أنا ما إعتقدت بأنّني سأراك ثانية في هذا العالم الشكر للملائكة |
Bu yüzden, yaşaması için bu dünyada bir yer olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لذا أظنُ أن هُناك مكان له في هذا العالم ليعيش حياة كريمة. |
bu dünyada bir yer edinmeye çalışan bir çocuk. | Open Subtitles | طفلة تحاول أن تجد لنفسها مكاناً في هذا العالم |
Sevgilim yok işim yok, bu dünyada bir yerim yok. | Open Subtitles | لا أملك فتاتي، لا أملك عمل، لا أملك مكاناً في هذا العالم. |
Bak, seni seviyorum Morty, ama diğer çocuklar kadar parlak değilsin ve bu dünyada bir yerlere gelmek istiyorsan... | Open Subtitles | انظر ، انا احبك مورتي ، لكن كلانا يعلم انك لست بسرعة الاولاد الآخرين واذا اردت المنافسة في هذا العالم |
bu dünyada bir şey elde etmeye çalışıyorsan onun için savaşmalısın! | Open Subtitles | إذا كنت تريد أي شيء في هذا العالم عليك القتال من أجله |
İyi bir adamı aldın, dürüst, düzgün bir adamı, ve onun bu dünyada bir işe yaramak için senin gibi biri olması gerektiğini düşünmesini sağladın... | Open Subtitles | و جعلته يظن لكي يفعل أي خير في هذا العالم كان عليه بأن يكون مثلك كذاب, غشاش, سم |
Lakin bu dünyada bir sürü iyi erkek var. | Open Subtitles | لكن هناك الكثير من الرجال الجيدين بهذا العالم |