"bu dünyada bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في هذا العالم
        
    • بهذا العالم
        
    bu dünyada bir kadın olmanın zorluklarını yeterince çekecek zaten. Open Subtitles لانها ستعيش حياة صعبة فقط لكونها امرأة في هذا العالم
    bu dünyada bir işe yarıyorum ve bunun farkındayım. Open Subtitles ، أنا صالحة لشيء ما في هذا العالم وأنا أعرفه جيداً
    Onları bu dünyada bir daha hiç göremeyeceğimi sanıyordum. Open Subtitles لكي يعتقدوا بأنني لا أتمنى رؤيتهم ثانية في هذا العالم
    Adam, " bu dünyada bir dayanak bulmama yardım et." diyor. Open Subtitles رجل يقول ساعديني كي أحصل على مكان في هذا العالم
    Diğerleri gibi senin de bu dünyada bir yerin var. Ve bir liderin. Open Subtitles كباقي الآخرين، فالآن لديك مكاناً بهذا العالم وقائد
    bu dünyada bir ailen yoksa başka neyin var ki? Open Subtitles إن لم تكن لديك عائلة في هذا العالم فماذا يكون لديك؟
    Büyük ihtimalle bunu hak etmiştir. bu dünyada bir sürü hasta ruhlu insan var. Open Subtitles من المحتمل أنه يستحق ذلك هناك الكثير من الناس المرضى في هذا العالم
    bu dünyada bir mutluluk parıltısı buluyorsun, her zaman birileri çıkıp bunu mahvediyor. Open Subtitles تجد وميض السعادة في هذا العالم ودائما هناك شخص ما يريد تدميره
    bu dünyada bir şansı yok. Open Subtitles ليس لدينا فرصة للبقاء في هذا العالم الجديد
    bu dünyada bir sürü kötülük iş başında ve ben işim gereği bunları sürekli görüyorum. Open Subtitles هناك الكثير من الشر في هذا العالم وفي تعاملاتي ،، أراه طوال الوقت
    Bileklerini kesmiyorsun ama dikkatsizsin muhtemelen sebebi annenin sana, bu dünyada bir fazlalık olduğunu söylemesi. Open Subtitles , أنتِ لا تكسرين معصمكِ مثلاً لكنكِ غير حذرة ربما لأن والدتكِ أخبرتكِ أن وجودكِ لا معنى له في هذا العالم
    bu dünyada bir hiç olmaktan sıkıldığımdan beri, Lois. Open Subtitles منذ أن تعبت من عدم الوصول إلى أي مكان في هذا العالم, لويس
    Çünkü eğer bunu yapmazlarsa, ölen kişi bu dünyada bir hayalet olarak kalır ve bundan da herkes etkilenirdi. Open Subtitles لإنهم إذا لم يفعلوا, فإن الموتى سيصبحوا أشباحاً في هذا العالم وسيتم إيذاء الجميع
    Seni bu dünyada bir daha göremeyeceğimi sanıyordum. İyi Ruhlar'a şükürler olsun. Open Subtitles أنا ما إعتقدت بأنّني سأراك ثانية في هذا العالم الشكر للملائكة
    Bu yüzden, yaşaması için bu dünyada bir yer olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles لذا أظنُ أن هُناك مكان له في هذا العالم ليعيش حياة كريمة.
    bu dünyada bir yer edinmeye çalışan bir çocuk. Open Subtitles طفلة تحاول أن تجد لنفسها مكاناً في هذا العالم
    Sevgilim yok işim yok, bu dünyada bir yerim yok. Open Subtitles لا أملك فتاتي، لا أملك عمل، لا أملك مكاناً في هذا العالم.
    Bak, seni seviyorum Morty, ama diğer çocuklar kadar parlak değilsin ve bu dünyada bir yerlere gelmek istiyorsan... Open Subtitles انظر ، انا احبك مورتي ، لكن كلانا يعلم انك لست بسرعة الاولاد الآخرين واذا اردت المنافسة في هذا العالم
    bu dünyada bir şey elde etmeye çalışıyorsan onun için savaşmalısın! Open Subtitles إذا كنت تريد أي شيء في هذا العالم عليك القتال من أجله
    İyi bir adamı aldın, dürüst, düzgün bir adamı, ve onun bu dünyada bir işe yaramak için senin gibi biri olması gerektiğini düşünmesini sağladın... Open Subtitles و جعلته يظن لكي يفعل أي خير في هذا العالم كان عليه بأن يكون مثلك كذاب, غشاش, سم
    Lakin bu dünyada bir sürü iyi erkek var. Open Subtitles لكن هناك الكثير من الرجال الجيدين بهذا العالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more