Bazı şeyleri kendine saklasaydı bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | لو أبقت الأمور لنفسها، لم نكن لنكون في هذا الموقف. |
Eğer o kadar kolay olsaydı, o zaman sen ve ben bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | لو كان الأمر بالسهولة المُتوهّمة، فما كنتُ وإيّاك في هذا الموقف. |
Yousaf işini başından ben yönetseydim bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | تعلم اننا لن نكون بمثل هذا الموقف ان كنت توليت مسألة يوسف من البداية |
Beni dinleseydin, bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | لو تصرفنا بسرية لما كنا هنا |
Beni dinleseydin, bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | لو تصرفنا بسرية لما كنا هنا |
Eğer bana söyleseydin, hiç birimiz şu an bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | اذا كنتي قد اخبرتيني لا احد منا سيكون في هذا الموقف الآن |
Şimdi bu durumda olmazdık! | Open Subtitles | ما كان ينبغي علينا التواجد في هذا الموقف |
Eğer gitmiş olsaydık bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | لو فعلنا ، لما كنا في هذا الموقف |
Omec'leri bu şehre davet etmemiş ve gulanitimizden vermemiş olsaydın belki de daha en başından bu durumda olmazdık. | Open Subtitles | إذا لم تدعي الاوميك إلي هذه المدينة وتعطيهم معدننا (جولانتي)، ربما لم نكن في هذا الموقف في المقام الأول |
En başta beni dinleyip Axelrod'la uğraşmayı bıraksaydın bu durumda olmazdık, değil mi? | Open Subtitles | لو أنك أصغيت إليّ في المقام الأول ولم تخفق بقضية (آكسلرود) لما كنا في هذا الموقف أليس كذلك؟ |