ويكيبيديا

    "bu gerçekle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تلك الحقيقة
        
    • هذه الحقيقة
        
    • هذا الواقع
        
    • حقيقة ما أكون
        
    İkisinden biri önünde sonunda bu gerçekle yüz yüze gelecek. Open Subtitles وأشك في أن أي أحد منهما سيتعود على تلك الحقيقة
    Ve bundan sonra bu gerçekle yüzleşmeyeceğim. Open Subtitles وليس على أن أواجه تلك الحقيقة بعد ذلك
    Hepsinin birim alan başına az bir gücü var ve bu gerçekle yaşamak zorundayız. TED كلهم لديهم مقدار صغير من الطاقة مقابل وحدة المساحة ويجب علينا أن نتقبل هذه الحقيقة
    bu gerçekle yüzleşmek benim için oldukça zor, çünkü kim işini evden olmaktan daha çok sever ki? TED من الصعب وللغاية مواجهة هذه الحقيقة والتعامل معها، اذ أي نوع من الأشخاص يحب العمل أكثر من حب التواجد في المنزل؟
    Ama devlet, sizi bu gerçekle yüzleşirse... aşırı tepki gösterecek çocuklar olarak gördüğünden... ya da belki de bu işe karışanları linç edeceğinizden... bu belgeleri 75 yıl daha göremezsiniz. Open Subtitles ولكن لأن الحكومة تراكم كالأطفال الذين قد ينزعجوا جدا لمواجهة هذا الواقع أو لأنكم قد تدينون المتورطين
    Körfez sahilindeki insanlar bu gerçekle yaşayacaklar. TV muhabirleri evlerine döndükten sonra milletin dikkati başka bir yere kayacak. Open Subtitles سوف يعيش سكان (غولف كوست) مع هذا الواقع طويلاً بعدما تتوقف وسائل الأعلام عن التغطية
    bu gerçekle yüzleş ve bununla yaşamaya alış. Open Subtitles واجه تلك الحقيقة وتعايش معها.
    O öldü, Joseph. Ve bu çocuk ve ben bu gerçekle kalakaldık. Open Subtitles لقد ماتت يا (جوزيف)، وأنا وهذا الطفل تعايشنا مع تلك الحقيقة
    Fakat düşünme ve yapmanın bu yeni yollarıyla, hem dış dünyada hem de evde ailemle, ve çocuklarıma bıraktığımla, bu gerçekle daha rahat hissediyorum. TED لكن بفضل هذه الطرق الجديدة في التفكير والفعل، في العالم الخارجي ومع عائلتي في المنزل على حد سواء، وفي ما سأتركه لأطفالي، أصبح أكثر ارتياحًا مع هذه الحقيقة.
    Dolayısıyla, Gödel'in, formel matematiğin altındaki halıyı zekice çektiğine inansam da kimse bu gerçekle yüzleşmek istemez. Open Subtitles رغم ذلك، أعتقد أن "غودل" سحب البساط من تحته بشكل ثقافي، لا يريد أحد أن يواجه هذه الحقيقة.
    Ve bu gerçekle uzlaşana kadar çok zor zamanlar geçirdi. Open Subtitles وإنها تعاني من تقبٌّل هذه الحقيقة
    Hapse gireceğim, Wendy. bu gerçekle yüzleşmem gerekiyor. Open Subtitles سوف أدخل السجن وعلي مواجهة هذه الحقيقة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد