ويكيبيديا

    "bu hayattan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • هذه الحياة
        
    • تلك الحياة
        
    • من الحياة
        
    Hepimiz kömür anlaşmasından sonra Bu hayattan çekildiğin hissine kapıldık. Open Subtitles جميعنا وصلنا لإحساس أنك تنحيت عن هذه الحياة بصفقة المناجم
    Benim Bu hayattan ayrılmamı çok zorlaştıracaksın. Open Subtitles إنك تجعلين الحصول على أجازة من هذه الحياة صعباً أبى
    "Bu hayattan ayrılmak benim için tatlı bir ümit. Open Subtitles ترك هذه الحياة هي بالنسبة لي احتمال قائم
    Bu hayattan ne kadar eminsem şundan da o kadar eminim ki, her şey sona erdiğinde korkacak hiçbir şeyimiz yok. Open Subtitles متأكّد مثلي هذه الحياة. ليس لنا شيء لخوف متى هو إنتهى.
    Ama Bu hayattan sonrasının olduğuna inanıyorum. Open Subtitles ولكنّي أظن أنّ ثمّة أمرٌ آخر يعقب تلك الحياة
    Bu hayattan bıktım. Çok boktan. Open Subtitles لقد أكتفيت من هذه الحياة إنها تافهه كلياً
    Beni Bu hayattan en kısa sürede kurtaracak her şeyi! Open Subtitles أيّ شئ لإبعادني عن هذه الحياة بأسرع ما يمكن.
    Oğlum, Bu hayattan öğrendiğim tek birş ey varsa: O da beladan uzak durmak, hiçbirşey söyleme. Open Subtitles بنى, لقد تعلمت أمراً واحداً فى هذه الحياة و هو لكى تبقى بعيداً عن المتاعب لا تقل شيئاً
    Bu hayattan yıllardır uzağım. Bunu biliyorsun. Open Subtitles لقد اعتزلت هذه الحياة منذ سنوات أنت تعرف هذا
    Bu hayattan yıllardır uzağım. Bunu biliyorsun. Biliyorum. Open Subtitles لقد اعتزلت هذه الحياة منذ سنوات أنت تعرف هذا
    Bu hayattan omuzlarımdaki bu yükten. Open Subtitles هذه الحياة هذا الحمل الذي على عاتقي يا رجل لقد سأمت منه
    Bu hayattan dışarı kuğu dalışı yapardım. Open Subtitles فما استقاموا لكم فاستقيموا بجعة للغوص للخروج من هذه الحياة.
    Bu hayattan iyisi yok! Maaşım devasa, bedava ayakkabı ve saatler alıyorum, ve arkadaşlarımı işe alabiliyorum. Open Subtitles هذه الحياة رائعة ، يمكنني جني ثروة ولديّ خزانة مليئة بالأحذية الرياضية والساعات اليدوية
    Çetedekilerin, kendi kanımdan birini, Bu hayattan uzak tutmak istememi anlamalarına izin veremezdim. Open Subtitles لا يمكنني أن أسمح لرفقائي بمعرفة ذلك لهذا أنا أحاول أن أبعد عائلتي عن هذه الحياة
    Bu hayattan fazla adalet bekleme çünkü kötülüğün elçileri çok güçlüdür. Open Subtitles العدل ضئيل في هذه الحياة وقوات الشر أقوى
    Bu hayattan fazla adalet bekleme çünkü kötülüğün elçileri çok güçlüdür. Open Subtitles العدل ضئيل في هذه الحياة وقوات الشر أقوى
    Bu hayattan nefret ediyorsun zavallı haldesin Open Subtitles أعتقد أنك لا تود أن تكون هنا , أنت لا تبدو أنكَ ترغب بأن تكون هنا , أنت تبدو بحالة سيئة أنتَ تكره هذه الحياة
    Onları Bu hayattan kurtarmak için kendini sorumlu hissetmiyor musun? Open Subtitles ألست مسؤولاً عن تخليصهم من هذه الحياة البائسة؟
    Bu evden, Bu hayattan kurtulmak için. Open Subtitles للإبتعاد عن هذا المنزل والإبتعاد عن هذه الحياة
    Bu hayattan kurtulmak istersen sana yardım edebilirim. Open Subtitles اذا أردتِ الخروج من تلك الحياة ، أستطيع مساعدتك
    Bu hayattan daha büyük bir adamın vedasıdır, öyle bir adam ki, onun için her şey, yani, neredeyse her şey, imkan dahilindedir, ümidi canlı tutan bir adamın vedasıdır. TED هذا وداع رجل كان اكبر من الحياة وداع رجل كان كل شيء تقريبا كل شيء بالنسبة له جائز وداع رجل ابقى الأمل حيا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد