Hayatımızda trajedi ve eğlence arasında gitgeller yaşıyoruz, tıpkı bu karakterler gibi. | TED | نحن في دورة حياة من المأساة والفرح تمامًا مثل هذه الشخصيات |
Elbette bu karakterler mükemmel olmaktan uzaklar. | TED | بالطبع، فإنّ هذه الشخصيات بعيدة جدًا عن الكمال. |
Bugün, bu karakterler hâlâ dünya çapındaki okuyucuları cezbediyor. | TED | اليوم، لا تزال هذه الشخصيات تجذب القراء من كافة أنحاء العالم. |
- Bence bu karakterler insanlığın farklı yönlerini sergiliyorlar. | Open Subtitles | أعتقد أن هذه الشخصيات تستكشف جوانب إنسانية مختلفة |
Biz olmak istediğimiz bu karakterler değiliz. | Open Subtitles | أننا لسنا تلك الشخصيات التي نريد أن نتقلدها. |
bu karakterler benim arkadaşlarım oldu. | TED | حتى تصبح تلك الشخصيات أصدقائي. |
bu karakterler, tanıdığım başka kadınların bir derlemesi. | Open Subtitles | هذه الشخصيات مجموعة من الكثير من النساء الأخريات اللاتي أعرفهن، ليس أنتم ياقوم. |
Vay, bu karakterler büyük ya da ne var? | Open Subtitles | واو ، هل هذه الشخصيات رائعة أم ماذا ؟ |
bu karakterler, bir TV dizisinde olduğunu bilmemeli. | Open Subtitles | rlm;"لا يمكن أن تعرف هذه الشخصيات rlm; أنهم يمثلون في دراما" |
bu karakterler hakkında konuşalım. | Open Subtitles | دعونا نكتشف هذه الشخصيات |
-Çünkü artık bu karakterler dost. | Open Subtitles | - لأنه ومن جوانب مختلفة ، هذه الشخصيات أصدقاء لبعضهم . |
Tüm bu karakterler Jules Verne'in kitaplarından alınmış. | Open Subtitles | كل هذه الشخصيات تم أخذها من كتب (جوليس فيرن) واضح أن الرساله أرسلت بواسطة (فيرنين) |
bu karakterler... | Open Subtitles | هذه الشخصيات.. |
bu karakterler onun kafasında. | Open Subtitles | تلك الشخصيات داخل رأسها قد ماتت |
bu karakterler şaşırtıcı. | Open Subtitles | . تلك الشخصيات كانت رائعة |