- Üzgünüm. - Dur biraz. Bu listeyi sen mi yaptın? | Open Subtitles | إنتظري قليلاَ , أنا آسف هل قمتِ بعمل تلك القائمة ؟ |
Bu listeyi dün gece ben yaptım. | Open Subtitles | لقد قمت بعمل تلك القائمة بنفسي اللّيلة الماضية |
Kimse Bu listeyi tek başına yapamaz. | Open Subtitles | لا يستطيع أحد أن ينفذ بنود هذه اللائحة بمفرده |
Şimdi, Bu listeyi görevli memura vereceğim, ve ikiniz de memur Van Doren'in bütün sorularını cevaplayacaksınız. | Open Subtitles | الآن, سأعطي هذه اللائحة للضابط المسؤول وكلاكما ستجيبان على أسئلة الضابط فان دورين هل تفهمان؟ |
Bu listeyi bana gönderir misin? | Open Subtitles | هلا ارسلت لي تلك اللائحة بالبريد الالكتروني؟ |
Bu listeyi tıbbi kayıtlarla karşılaştır Garcia. | Open Subtitles | حسنا غارسيا قارني تلك اللائحة بالسجلات الطبية |
Savcının Bu listeyi eline bu kadar çok almak istemesi şaşılacak bir şey değil. | Open Subtitles | لا عجب أن المدعي العام يريد أن يضع يده على هذه القائمة |
İyi ki Bu listeyi tutmuşum. | Open Subtitles | من الرائع أنّني أحتفظت بهذه القائمة |
Ama Adalet Bakanlığı'daki tanıdığım bana, Parsons'ın erişimindeki tüm dosyalarının olduğu Bu listeyi verdi. | Open Subtitles | مصدرى فى وزاره العدل قام باعطائى هذه القائمه لجميع الملفات التى كان يدخل اليها بارسونز |
Bu listeyi tefecilere, koleksiyonculara ve geçmişte bu tür suç işlemiş herkese götürüp sorgulatmanız gerek. | Open Subtitles | لذا، عليك تعميم تلك القائمة على مكاتب الرهانات وجامعي البطاقات وكل من يعمل بها وكل من لديّه سوابق في مثل هذه الجرائم |
Bu listeyi iyice ayıkladıktan sonra o kişileri de takibat altına almayı düşünüyoruz. | Open Subtitles | .... و ، أثناء مراجعة تلك القائمة . نريد |
Bu listeyi Sovyetlere satiyor. | Open Subtitles | وسيقوم ببيع تلك القائمة إلى السوفييتين |
Marv, Bu listeyi, sonsuza kadar elimde tutamam. | Open Subtitles | (مارف), لا أستطيع الجلوس على تلك القائمة إلى الأبد |
Bu listeyi sen yapmadıysan bile birilerine söyledin. | Open Subtitles | أن لم تكوني أنت من صنع هذه اللائحة, فأنت أخبرتي هذا لمن صنعها. |
Bu listeyi patronlarına ver de dinle bak onlar ne diyor. | Open Subtitles | أعطي هذه اللائحة إلى رؤسائك و انظر ماذا سيقولون |
Bu listeyi çalmışlar. Bu müşterilerin bazıları bizim. | Open Subtitles | سرقوا هذه اللائحة بعض هؤلاء الناس من جماعتنا |
Bunlar genç bir çocukta takıntı yaratacak kitaplar, ama Randy Bu listeyi Brandon çocukken yapmıştı. | Open Subtitles | تلك هى كل العناوين التى قد تستحوذ على مراهق لكن " راندى " صنع تلك اللائحة عندما كان "براندون " طفل |
Haklısın. Brandon Bu listeyi nereden bulduysa 7 yaşında birinin okuyacağı bir yere saklamış olmalı. | Open Subtitles | انت محق، اذا، ايا كانت الطريقة التى وضع " براندون " بها يده على تلك اللائحة |
Bu listeyi nereden buldun? | Open Subtitles | من أين حصلت على هذه القائمة ؟ |
Hükümetin korumakta olduğu birini öldürmek istiyorsun, ama onları bulamazsın, bu yüzden bizim... senin için Bu listeyi bulmamızı istedin. | Open Subtitles | كنت أريد أن قتل شخص ما الحكومة حماية، ولكن لا يمكنك العثور عليها، لذلك كان لنا لك ... العثور على هذه القائمة بالنسبة لك. |
Ama Bu listeyi yapmak zorundayım. | Open Subtitles | ولكن علي أن أقوم بهذه القائمة |
Bu listeyi kimin yazdığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف من كتب هذه القائمه ؟ |