Ama işin aslı, bu sebepler umrumda değildi. | Open Subtitles | لكن الحقيقة, أنني لم أهتم حول أي شيء من تلك الأسباب |
Bütün bu sebepler ve daha fazlası için nükleer enerjide heyecanlı bir kariyer... | Open Subtitles | لكلّ تلك الأسباب وأكثر... لنختار مهنة مثير في... |
"Tüm bu sebepler ve daha fazlası için," | Open Subtitles | لكل تلك الأسباب و أكثر |
Bütün bu sebepler adam öldürmek için yeterli mi? | Open Subtitles | ما أقوله هو ، هل نحتاج مثل هذه الأسباب لكي نضغط على الزناد ؟ |
Tüm bu sebepler oralarda bir yerde. | Open Subtitles | كل هذه الأسباب هي في مكان ما هناك. |
Ona göre bu sebepler neler? | Open Subtitles | ما هي هذه الأسباب بإعتقاده ؟ |
Tüm bu sebepler için yaşamak zorunda olduğunuz şeye intikam denir gerçekten sizi yaşama bağlayan tek şeydir. | Open Subtitles | عندما تَعِيشَ من أجل الإنتقامُ يُمْكِنُ أَنْ يُزيلَ عظام حياتك |
Tüm bu sebepler için yaşamak zorunda olduğunuz şeye intikam denir gerçekten sizi yaşama bağlayan tek şeydir. | Open Subtitles | عندما يَجِبُ أَنْ تَعِيشَ للإنتقامُ، يُمْكِنُ أَنْ يُزيلَ عظام حياتك |
bu sebepler keyfimi kaçırıyor. | Open Subtitles | هذه الأسباب تحبطنى |