| - Tanrım. Bu uçakların teknolojisi çok gelişmiş. Tamamen bilgisayarlı. | Open Subtitles | تقنيات هذه الطائرات متقدمة , كلها يتم التحكم بها بالكمبيوتر |
| Bu uçakların bazıları prototip Yani hiç kimse onları havalandıramaz | Open Subtitles | بعض من هذه الطائرات نماذج اولية يعني لا احد طار بها |
| Bu uçakların bana 50 milyon papele mal olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أنت تدرك أن هذه الطائرات كلفتني خمسون مليون دولار, صحيح ؟ |
| Ve böylece Lord Blackmore'a başvurarak Bu uçakların izinsiz giriş yaptıklarının söylediler. | TED | وتقد تقدما بهذه الشكوى تبعاً لمفهوم اللورد " بلاكستون" التي تقول أن هذه الطائرات كانت تخترق قانون عدم التعدي |
| - İniş yardımı olmadan Bu uçakların yakıtı biter. | Open Subtitles | بدون إرشادات هبوط، تلك الطائرات سينفذ منها الوقود. |
| Amerikalıların 1942'de, Bu uçakların çoğuna Pasifik'te ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | ( لكن فى العام 1942 كانت ( الـولايـات الـمـتـحـده بحاجه لمعظم تلك الطائرات فى ساحة المحيط الهادئ |
| Hiç kimse! 1945'te Bu uçakların kaybolduğu bildirilmişti. | Open Subtitles | لا أحد هذه الطائرات مفقودة منذ 1945 |
| Bu uçakların para taşıdığını bilmiyordum. | Open Subtitles | لا أعتقد هذه الطائرات حملت المال |
| Bu uçakların kalkmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نجعل هذه الطائرات تقلع |
| Bu uçakların nereden geldiğini öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف من أين تأتي هذه الطائرات. |
| Bu uçakların peşinden gidiyorum. | Open Subtitles | . سوف أذهب بعد هذه الطائرات |
| Fakat Eric, Bu uçakların hiçbiri kalkmayacak. | Open Subtitles | ولكن يا (إريك)، لا يجب أن تقلع أي من هذه الطائرات |