İlk olarak, bu vakayı inceleyen birimim üyelerine teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | أولاً، أودّ شكر عناصر دائرتي الذين حققوا في هذه القضية |
Polisin yetki alanında ve bana güvenin, bu vakayı çözmek için FBI'ın tam desteğini isteyeceğim. | Open Subtitles | الشرطة عندها الصلاحية القضائية و صدقيني سأعرض عليهم قوة الاف بي اي كلها لحل هذه القضية |
bu vakayı kimse çözememiş ama beraber çalışırsak biz çözeriz. Birkaç bin kere söylediğin üzere... | Open Subtitles | لم يتمكن احد من الوصول إليها إلى أن اتمكنا أنا وأنت من الحصول عل هذه القضية |
bu vakayı sırf adam, yalnız, hüzünlü bir yavrucuk olduğu için almak istiyorsun. | Open Subtitles | تريدين تولّي تلك الحالة لأنّه جرو آخر وحيد حزين |
El birliğiyle bu vakayı elimize yüzümüze bulaştırdık. | Open Subtitles | لقد أفسدنا القضية برمتها |
bu vakayı çözmekte uzmanlığınızdan faydalanabilirim. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكنني الإستعانه بخبراتك لحل هذه القضيه |
Olağanüstüsünüz ve sizin yardımınız olmadan bu vakayı çözemezdik. | Open Subtitles | أنتَ عبقري جداً و أشك بصعوبة أننا كنا سنحل هذه القضية بدون مساعدتكَ |
bu vakayı bir Alzheimer ilacı çalışması yaptığımız için alıyorsun. | Open Subtitles | انت تتولى هذه القضية لأننا نجري تجربة في المرحلة الثانية على دواء للزهايمر |
Belki bu vakayı başkasına vermeliyiz. | Open Subtitles | ربما يجب ان نحضر أحدا اخر ليتولى هذه القضية |
Belki bu vakayı başkasına vermeliyiz. | Open Subtitles | ربما يجب ان نحضر أحدا اخر ليتولى هذه القضية |
bu vakayı erken çözmemize yardımı olacaksa, elimden geleni yaparım. | Open Subtitles | إذا يساعدنا في حل هذه القضية بشكل عاجل، إنني أؤيد ذلك. |
Eğer bu kişiyi çabucak bulursam bu vakayı asgari skandalla kapatabilirim. | Open Subtitles | ونيويورك 2009 إذا تمكنت من معرفة هذا الشخص بسرعة سيمكنني لف هذه القضية بالحد الأدنى من الفضائح |
bu vakayı bana karşı kullanırsanız, olacak skandalı hayal edebiliyor musunuz, bayım? | Open Subtitles | هل يُمكنك تخيل الفضيحة ،سيدي، إذا وجهت هذه القضية ضدي |
Yani bu vakayı çözen kişi olma şansım hâlâ var. | Open Subtitles | والذي يعني أنّني ما زلتُ أملك فرصة لأكون الشخص الذي يحل هذه القضية. |
bu vakayı hiç anlamadım, Poirot. | Open Subtitles | أتعلم يابوارو ,أنا لاأفهم شيئا فى هذه القضية . |
Catherine, bu vakayı sana vermemin bir sebebi var. | Open Subtitles | كاثرين,عينتك على هذه القضية لسبب معين |
O yüzden bu vakayı seçtim. | Open Subtitles | ،بين الجريمتين لهذا اخترت هذه القضية |
bu vakayı ben istemedim, biliyorsun. | Open Subtitles | أتعلم، لم يُطلب مني تولي هذه القضية. |
bu vakayı bensiz çözemezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنكِ حلّ هذه القضية بدوني. |
Yani bu vakayı sırf sen kadının hayranısın diye alıyoruz? | Open Subtitles | إذن سنتولى تلك الحالة لأنّكَ معجب؟ |
bu vakayı hatırlıyorum. Vur-kaç idi, değil mi? | Open Subtitles | اذكر تلك الحالة سائق ضربه وهرب . |
El birliğiyle bu vakayı elimize yüzümüze bulaştırdık. | Open Subtitles | لقد أفسدنا القضية برمتها |
bu vakayı çözmekte uzmanlığınızdan faydalanabilirim. | Open Subtitles | بالتأكيد يمكنني الإستعانه بخبراتك لحل هذه القضيه |