- Olmaz, bekle! Lütfen. Bunları nerede bulabileceğimi biliyor musun? | Open Subtitles | إنتظرى , من فضلك أتدرين أين أجد مثل تلك ؟ |
Bu odaya girersem evliliği durdurabilecek bir şeyler bulabileceğimi düşündüm. | Open Subtitles | لقد شعرت أنني إذا تمكنت من دخول الغرفة فربما أجد شيئاً يمنع هذا الزواج |
Burası gerçek dünya. Onun dışarıda bir yerde olduğunu biliyorum... Onu bulabileceğimi biliyorum... | Open Subtitles | و الآن و أنا أعرف أنه في مكان ما و أعرف أنني يُمكنني إيجاده |
Bunny'nin kim olduğunu ve onu nereden bulabileceğimi söylerseniz, bunu seve seve yaparım. | Open Subtitles | سأسعد بفعل ذلك اذا قلت لى من هو بانى وأين أجده |
Hizmetliniz sizi burada bulabileceğimi söyledi. Köpek iyi mi? | Open Subtitles | حارس منزلك قال بأني سأجدك هنا، هل كلبتك بخير؟ |
En iyi zamanı bulabileceğimi söylemiştim, ve bil bakalım, o anı buldum. | Open Subtitles | أخبرتك أني سأجد اللحظة المناسبة و خمن ماذا؟ لقد وجدت تلك اللحظة |
...burada bulabileceğimi tahmin etmiştim. | Open Subtitles | لقد اتصلت بك في المنزل ثم اعتقدت بأنه يمكنني أن أجدك هنا |
Beyler, genç Romeo'yu nerede bulabileceğimi söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | مممم أيها السادة ، أيمكنكم أن تقولوا لى أين أجد روميو ؟ |
Henry çok iyi olduğunu söylüyor. Burada boyalı sarışınlardan bulabileceğimi sanmıyorum, ama... | Open Subtitles | يقول ـ هنري ـ بأنها رائعة لن أجد شقراء هناك |
O çocuğu nerede bulabileceğimi söyleyin, maç devam etsin. | Open Subtitles | أيستطيع أحدكم اخبارى أين أجد هذا الشخص؟ ويمكنكم انهاء مباراتكم,كل مانريده التحدث معه |
Babayı bulabileceğimi biliyorum. Eskiden onun şartlı tahliye memuruydum. | Open Subtitles | أعلم أنني أستطيع أن أجد الأب لقدكانيعمل. |
Pardon... Bu kuaförü nerde bulabileceğimi biliyor musunuz? | Open Subtitles | عفواً , هل يمكنك إخباري أين يمكن أن أجد مصففة الشعر هذه؟ |
Bana onu nerede bulabileceğimi veya kimin aldığını söylersen aramız bozulmaz. | Open Subtitles | إذا كنت تستطيع أن تخبرني أين يمكنني إيجاده أو من قام بأخذه. فسنكون بخير |
Başka yerlerinde neler bulabileceğimi bir düşünsene. | Open Subtitles | فلتتخيلي ما الذي يُمكنني إيجاده في الفتحات الأخرى حسناً |
Sağlığı konusunda ne bulabileceğimi görmek için Dr. Willis'in dosyalarına bakmağa gittim. | Open Subtitles | ذهبت بحثاً عن ملفات الطبيب لأرى ما أجده عن حالته الصحية ووجدت هذا |
Bilmenizi isterim ki o kıza dokunduğunuzda seni ve oğlunu nerede bulabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أردت إعلامك إذ لمست الفتى حتى سأعلم أين سأجدك |
Buralarda boya bulabileceğimi biliyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف بأنني سأجد بعض الطلاء في هذا المكان |
Yurttaki arkadaşlarından biri seni burada bulabileceğimi söyledi. | Open Subtitles | واحدة من صديقاتك في السكن قالوا بأنني ربما أجدك هنا |
Normalde, CV'ni doldurmak için belgem vardı ama şu an bulabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | عادةً ما أحمل صفحة للسيرة الذاتية ولكني لا أجدها في أي مكان |
Dr. Touchard'ı nerede bulabileceğimi biliyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف أين يمكنني العثور على الدكتور توشاغ من فضلك؟ |
Onu nerede bulabileceğimi merak ediyordum sadece. | Open Subtitles | كنت... اتسائل إن كنت تعلمين مكان إيجادها |
Onu başka bir yerde, başka bir zamanda bulabileceğimi mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد أني سأعثر عليه في مكان آخر، في وقت آخر؟ |
Sadece gece için nerede içki ve bir kız bulabileceğimi söyle yeter. | Open Subtitles | فقط أخبرني أين يمكنني إيجاد شراب و ربما فتاة لليل |
Arkadaşının kim olduğunu ve onu nerede bulabileceğimi söyle. | Open Subtitles | اريدك ان تخبرني اين صديقك . واين يمكن ان اجده |
- Evet? - Virgil'i nerede bulabileceğimi biliyor musunuz? | Open Subtitles | ـ نعم ـ هل تعلم أين بإمكاني إيجاد فيرجيل؟ |
Arkadaşın seni bu tarafta bulabileceğimi söylemişti. | Open Subtitles | أخبرني صديقُكَ أنّي لربّما أجدكَ في هذه الطّريق. |
Hikâyemi dinlemek isteyecek birini bulabileceğimi hiç düşünmüyordum. | Open Subtitles | اعتقدتُ أنّي لن أعثر على أحد يرغب في سماع حكايتي. |