ويكيبيديا

    "bulutlardan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الغيوم
        
    • السحاب
        
    Bu nedenle, tıpkı benim gibi, bilgisayarlar da bulutlardan nefret eder. TED وهذا بسبب أنها مثلي أنا، تكره أجهزة الكمبيوتر الغيوم.
    Bilgisayarlar bulutlardan nefret eder çünkü bulutlar eş zamanlı olarak çok büyük ve çok küçükler. TED تكره أجهزة الكمبيوتر الغيوم لأنها تكون في ذات الوقت كبيرة جداً وصغيرة جداً.
    Yarın tüm bulutlardan kurtulsak, bunu savunmadığımı da belirteyim, gezegenimiz ısınır. TED ولذا إن تخلصنا من جميع الغيوم غداً، وللعلم، أنا لست أشجع على هذا، فإن كوكبنا سيصبح أكثر دفئا.
    Untersberg, bulutlardan geçmemi istermiş gibi yükseklere uçurdu beni. Open Subtitles قادني الضوء لأعلى كما لو كان يريدني أن أمر بين الغيوم
    Ve bulutlardan bir ışık geliyordu böcekleri falan emiyordu. Open Subtitles وهذا الضؤ القادم من السحاب الذى امتص الحشرات وهذه الاشياء
    - Ariel, lütfen. Kafanı bulutlardan çıkar, denize, ait olduğu yere çevir. Open Subtitles ألا يمكن أن ترجعي بأفكارك التي فوق الغيوم وتعودي بها للماء حيث أنتي.
    Tek taraflı birşey bu. bulutlardan birşey duyamazsın. Open Subtitles هي فقط طريق واحد لم يسبق أن سمعت من قبل الغيوم
    Genç şairler! Gücünüzü bulutlardan, ışıktan, fırtınalardan alasınız... Open Subtitles شِعر جديد,اسحب الطاقة من' 'الغيوم والضياء والعواصف
    Ama bulutlardan aşağı hızla hayaletlerin en korkuncu geliyor. Open Subtitles لكن منفّضة للأسفل من الغيوم آتى أسوء شبح للجميع.
    Sonradan, bulutlardan yansıyan güneş ışığını tespit sisteminin fırlatılmış füzeler olarak algıladığı ortaya çıkmış. Open Subtitles اتضح بأن شعاع الشمس انعكس على الغيوم والنظانم سحله على انه انذار هجوم
    Birincisi, şayet olay Ebbinghaus etkisi olsaydı, bulutlardan çok yüksekte uçan pilotlar için Ay yanılgısının kaybolmasını beklerdik, çünkü ufka yakın herhangi daha küçük bir nesne olmayacaktır. TED واحد منها ، أنه إذا كان السبب هو فقط تأثير إبنغهاوس عندها سنتوقع أن وهم القمر سيختفي بالنسبة للطيارين فوق الغيوم نظراً لأنه لن تكون هناك أية كائنات أخرى أصغر قرب الأفق.
    Millet! Başka şansımız yok! bulutlardan çıkalım ve şavaşalım. Open Subtitles يجب علينا ان نغادر الغيوم ونقاتل
    Kafanı bulutlardan çıkartıp yere sağlam basacak yaştasın. Open Subtitles أنت قديم بما فيه الكفاية لإنزال رأسك خارج الغيوم و. ... ويبقيكلتاالأقدامالأرض.
    Dünyanın kesintisiz uzanan en büyük yağmur ormanı olan Amazona düşen yağışın yarısı, ağaçlarının kendilerinin oluşturduğu bulutlardan gelir. Open Subtitles في الأمازونِ، الإمتداد لم يكسر اكبر غابة أمطار إستوائيةِ في العالمِ نصف جميع مياه الأمطار التي تسقط ، يأتي من الغيوم التي تنتجها الاشجار انفسهم
    bulutlardan bakış, şirket logomuz-- Yunan mitolojisi. Open Subtitles --نظرة من بين الغيوم ،الشعار الأساطير الإغريقية
    bulutlardan falan mı anlaşılır? Open Subtitles يمكنك أن تعرف من الغيوم أو شيء كهذا؟
    Yüzleşecekleri şeye hazır olmalarını istiyorum, bu yüzden Dünya gözlemcisi uyduların orada kalmaya devam etmesi ve bulutlardan nefret etmeyen çeşitli zeki ve yetenekli insanların istihdam edilmesi ve iklim modellerinin geliştirilmesi çok önemli. TED أريدهم أن يكونوا جاهزين لما سوف يواجهونه، وهذا هو سبب أنه من المهم جداً أن تبقى الأقمار الصناعية المراقبة للأرض في مكانها ونوظف أناس مختلفين وأذكياء وموهبين ممن لا يكرهون الغيوم لكي يطوّروا النماذج المناخية.
    bulutlardan geçerken Open Subtitles نطلق النار خلال الغيوم
    Sevinçten, bulutlardan daha yükseğe zıplatacak bir hediye gönderdiler. Open Subtitles لقد أنعمت عليه بأخبار ترفع القلب أعلى من السحاب
    bulutlardan geçiyoruz. Pamuk topları gibi. Open Subtitles نحنُ سنمر عبر السحاب مثل صوف القطن
    Bu treninin yardımıyla bulutlardan geçeceksin. Open Subtitles بمساعدة هذا القطار ستتخطى السحاب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد