ويكيبيديا

    "buluyorsun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تجد
        
    • تجدين
        
    • تجده
        
    • تعثر
        
    • تجدينها
        
    • تجديني
        
    • تحصلين على
        
    • تجدى
        
    • تجدينني
        
    • تجدينه
        
    • ترين في
        
    • وجدتَ
        
    • تَجِدُ
        
    • ترى في
        
    • تجدني
        
    Hayır, konuşamam çünkü buraya ne zaman gelsem ve sana geçirdiğim haftadan bahsetsem bana kendimi berbat hissettirmenin bir yolunu buluyorsun. Open Subtitles أجل, أمانع بالحديث عنه لأنه في كل مرة أحضر إلى هنا أخبرك بشأن أسبوعي, و تجد أنت طريقة لتجعلني أشعر بالبؤس
    Çünkü her zaman taşaklarını patlatmanın zekice bir yolunu buluyorsun! Open Subtitles لأنك تجد دائماً أسلوباً رائعاً قذراً لتفجر مرجلك اللعين عليّ
    Gizli tarifi buluyorsun ve birisi daha akıllıca davranmadan önce oradan ayrılıyorsun. TED تجد الوصفة السرية وتذهب قبل أن يدركك أحد.
    Ve aniden kendini başka birinin hayatının ortasında buluyorsun istesen de istemesen de. Open Subtitles و فجأة تجدين نفسكِ في منتصف حياة شخصٍ آخر. سواءً أردتِ أو لا.
    Bizim birlikte olmamızla ilgili şikayet edip durdun ve şimdi birlikte değiliz ve bu konuda da şikayet edecek yolu buluyorsun. Open Subtitles .. أنتِ تسيئين إلينا لأننا مع بعض .. و الآن نحن لسنا كذلك و أنتِ تجدين طريقاً لـ تسيئين حول هذا
    Sen çıkar, ama büyük kavga patlar. Her Kızılhaç torbası geldiğinde, onları soymanın bir yolunu buluyorsun. Open Subtitles فى كل مره تاتى طرود الصليب الاحمر تجد طريقه لسرقتهم
    Anladığımız kadarıyla homoseksüel davranışları kabullenmeyi ahlaki ve fiziksel yönden itici buluyorsun. Open Subtitles حسنا، بأننا نقدّر بأنك قد تجد بأن فكرة الانخراط في أفعال مثلية جنسيا معنويا و من الممكن حتى
    Sonunda bir yardımcı buluyorsun, senin ritmini öğreniyor, işinde başarılı oluyor, Open Subtitles عندما تجد مساعداً, يتعلم طريقة العمل، يُبدع في عمله، ثم:
    Hayır. Onları öldürüp izlemek için farklı yöntemler buluyorsun. Open Subtitles لا.انت تقوم بقتلهم فقط و تجد طرقا جديدة لتشاهدهم بعد ذلك
    Bu dünyada bir mutluluk parıltısı buluyorsun, her zaman birileri çıkıp bunu mahvediyor. Open Subtitles تجد وميض السعادة في هذا العالم ودائما هناك شخص ما يريد تدميره
    Herkeste bir kusur buluyorsun çünkü kendi içine bakmaktan korkuyorsun. Open Subtitles تجد الأخطاء في الجميع لأنك تخشي النظر في نفسك
    Kendi içine bakmaktan korktuğun için herkeste bir kusur buluyorsun. Open Subtitles تجد الأخطاء في الجميع لأنك تخشي النظر في نفسك
    Hayır. Onları öldürüp izlemek için farklı yöntemler buluyorsun. Open Subtitles لا.انت تقوم بقتلهم فقط و تجد طرقا جديدة لتشاهدهم بعد ذلك
    Her zaman işleri batırmanın bir yolunu buluyorsun. Her zaman bir bahanen var ve her zaman yanlışsın. Open Subtitles دائمــا تجدين طريقة لإفســاد الأمــر دائمــا لديــك عــذر
    Hareketlerimi madem bu kadar rahatsız edici buluyorsun ben de alt kata iner orda uyurum. Open Subtitles اذا كنتي تجدين تصرفي مزعج جدا ساذهب للنوم في الطابق الاسفل
    Hiç kolay olmamıştı ama baş etmenin yollarını buluyorsun. Open Subtitles لا أستطيع أن أخفف الأمور ولكن تجدين الطرق لمعالجة الأمور
    Sıradan insanları korkutan şeyi sen ilginç buluyorsun. Open Subtitles ،ما يُخيف الناس العادية .. أنت تجده مُسلّيًا
    Sahtekarlığına alet edecek böyle güzel kadınları nasıl buluyorsun? Open Subtitles كيف تعثر على نساء بهذا الجمال لتحتال عليهم.
    Yeni aldım. Nasıl buluyorsun? Open Subtitles لقد حصلت عليها تواً من المعرض , كيف تجدينها ؟
    Hayır, aslında bunun anlamı sen beni çekici buluyorsun. Open Subtitles لا بالحقيقة, تقصدين بأنه تجديني جذاب
    Sufle yapmak için sütü nereden buluyorsun? Open Subtitles من أين تحصلين على الحليب من أجل السوفليه؟
    Onda ne buluyorsun? Bırak Allah aşkına, kendi adamlarını bile sattı. Open Subtitles و ماذا تجدى فيه ، لقد استعاد عائلته مجدداً ، لاجل المسيح
    Sende en çok hoşuma giden yanın Umbriel, beni etkileyici buluyorsun. Open Subtitles هل تعلمين ماهو اكثر شيء احبه فيك .. امبرييل؟ .. تجدينني رائعاً
    Kalın dudakları, çirkin vücudu, nemli ve yakaran bakışlarıyla onu itici buluyorsun. Open Subtitles تجدينه مقيتًا، بشفتيه الممتلئتين وجسده القبيح وعينيه المتضرعتين إليك
    Gerçekten bunda ne buluyorsun anlamıyorum. Open Subtitles بأمانة ، أنا لا أعرف ماذا ترين في الرجل
    Her seferinde hücreyi boylamanın bir yolunu buluyorsun. Sebebini anlıyorsam ne olayım. Open Subtitles ها أنتَ مُجدداً وجدتَ سبيلكَ للحبس الانفراديّ، لستُ أفهم ما دافعكَ لذلك.
    En iyi kanıtı en iğrenç yerde buluyorsun. Open Subtitles تَجِدُ أفضل دليلِ في الأماكنِ أكثر شرّاً.
    O pis serseride ne buluyorsun? Open Subtitles ماذا ترى في تلك الزبالة القذرة ؟
    Gerçek şu ki, sen beni sevmiyorsun. Sen beni, sıkıcı buluyorsun. Open Subtitles الحقيقة هي أنّكَ لا تحبنِ أنت تجدني مملّة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد