Hayır, konuşamam çünkü buraya ne zaman gelsem ve sana geçirdiğim haftadan bahsetsem bana kendimi berbat hissettirmenin bir yolunu buluyorsun. | Open Subtitles | أجل, أمانع بالحديث عنه لأنه في كل مرة أحضر إلى هنا أخبرك بشأن أسبوعي, و تجد أنت طريقة لتجعلني أشعر بالبؤس |
Çünkü her zaman taşaklarını patlatmanın zekice bir yolunu buluyorsun! | Open Subtitles | لأنك تجد دائماً أسلوباً رائعاً قذراً لتفجر مرجلك اللعين عليّ |
Gizli tarifi buluyorsun ve birisi daha akıllıca davranmadan önce oradan ayrılıyorsun. | TED | تجد الوصفة السرية وتذهب قبل أن يدركك أحد. |
Ve aniden kendini başka birinin hayatının ortasında buluyorsun istesen de istemesen de. | Open Subtitles | و فجأة تجدين نفسكِ في منتصف حياة شخصٍ آخر. سواءً أردتِ أو لا. |
Bizim birlikte olmamızla ilgili şikayet edip durdun ve şimdi birlikte değiliz ve bu konuda da şikayet edecek yolu buluyorsun. | Open Subtitles | .. أنتِ تسيئين إلينا لأننا مع بعض .. و الآن نحن لسنا كذلك و أنتِ تجدين طريقاً لـ تسيئين حول هذا |
Sen çıkar, ama büyük kavga patlar. Her Kızılhaç torbası geldiğinde, onları soymanın bir yolunu buluyorsun. | Open Subtitles | فى كل مره تاتى طرود الصليب الاحمر تجد طريقه لسرقتهم |
Anladığımız kadarıyla homoseksüel davranışları kabullenmeyi ahlaki ve fiziksel yönden itici buluyorsun. | Open Subtitles | حسنا، بأننا نقدّر بأنك قد تجد بأن فكرة الانخراط في أفعال مثلية جنسيا معنويا و من الممكن حتى |
Sonunda bir yardımcı buluyorsun, senin ritmini öğreniyor, işinde başarılı oluyor, | Open Subtitles | عندما تجد مساعداً, يتعلم طريقة العمل، يُبدع في عمله، ثم: |
Hayır. Onları öldürüp izlemek için farklı yöntemler buluyorsun. | Open Subtitles | لا.انت تقوم بقتلهم فقط و تجد طرقا جديدة لتشاهدهم بعد ذلك |
Bu dünyada bir mutluluk parıltısı buluyorsun, her zaman birileri çıkıp bunu mahvediyor. | Open Subtitles | تجد وميض السعادة في هذا العالم ودائما هناك شخص ما يريد تدميره |
Herkeste bir kusur buluyorsun çünkü kendi içine bakmaktan korkuyorsun. | Open Subtitles | تجد الأخطاء في الجميع لأنك تخشي النظر في نفسك |
Kendi içine bakmaktan korktuğun için herkeste bir kusur buluyorsun. | Open Subtitles | تجد الأخطاء في الجميع لأنك تخشي النظر في نفسك |
Hayır. Onları öldürüp izlemek için farklı yöntemler buluyorsun. | Open Subtitles | لا.انت تقوم بقتلهم فقط و تجد طرقا جديدة لتشاهدهم بعد ذلك |
Her zaman işleri batırmanın bir yolunu buluyorsun. Her zaman bir bahanen var ve her zaman yanlışsın. | Open Subtitles | دائمــا تجدين طريقة لإفســاد الأمــر دائمــا لديــك عــذر |
Hareketlerimi madem bu kadar rahatsız edici buluyorsun ben de alt kata iner orda uyurum. | Open Subtitles | اذا كنتي تجدين تصرفي مزعج جدا ساذهب للنوم في الطابق الاسفل |
Hiç kolay olmamıştı ama baş etmenin yollarını buluyorsun. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أخفف الأمور ولكن تجدين الطرق لمعالجة الأمور |
Sıradan insanları korkutan şeyi sen ilginç buluyorsun. | Open Subtitles | ،ما يُخيف الناس العادية .. أنت تجده مُسلّيًا |
Sahtekarlığına alet edecek böyle güzel kadınları nasıl buluyorsun? | Open Subtitles | كيف تعثر على نساء بهذا الجمال لتحتال عليهم. |
Yeni aldım. Nasıl buluyorsun? | Open Subtitles | لقد حصلت عليها تواً من المعرض , كيف تجدينها ؟ |
Hayır, aslında bunun anlamı sen beni çekici buluyorsun. | Open Subtitles | لا بالحقيقة, تقصدين بأنه تجديني جذاب |
Sufle yapmak için sütü nereden buluyorsun? | Open Subtitles | من أين تحصلين على الحليب من أجل السوفليه؟ |
Onda ne buluyorsun? Bırak Allah aşkına, kendi adamlarını bile sattı. | Open Subtitles | و ماذا تجدى فيه ، لقد استعاد عائلته مجدداً ، لاجل المسيح |
Sende en çok hoşuma giden yanın Umbriel, beni etkileyici buluyorsun. | Open Subtitles | هل تعلمين ماهو اكثر شيء احبه فيك .. امبرييل؟ .. تجدينني رائعاً |
Kalın dudakları, çirkin vücudu, nemli ve yakaran bakışlarıyla onu itici buluyorsun. | Open Subtitles | تجدينه مقيتًا، بشفتيه الممتلئتين وجسده القبيح وعينيه المتضرعتين إليك |
Gerçekten bunda ne buluyorsun anlamıyorum. | Open Subtitles | بأمانة ، أنا لا أعرف ماذا ترين في الرجل |
Her seferinde hücreyi boylamanın bir yolunu buluyorsun. Sebebini anlıyorsam ne olayım. | Open Subtitles | ها أنتَ مُجدداً وجدتَ سبيلكَ للحبس الانفراديّ، لستُ أفهم ما دافعكَ لذلك. |
En iyi kanıtı en iğrenç yerde buluyorsun. | Open Subtitles | تَجِدُ أفضل دليلِ في الأماكنِ أكثر شرّاً. |
O pis serseride ne buluyorsun? | Open Subtitles | ماذا ترى في تلك الزبالة القذرة ؟ |
Gerçek şu ki, sen beni sevmiyorsun. Sen beni, sıkıcı buluyorsun. | Open Subtitles | الحقيقة هي أنّكَ لا تحبنِ أنت تجدني مملّة. |