bunu söylemenin kolay bir yolu yok o yüzden direk söylemek zorundayım. | Open Subtitles | حسناً ، ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا لذا سأقوله مباشرة |
Pekala, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | حسناً ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. Öylece söylüyorum o yüzden: | Open Subtitles | لا توجد طريقة سهلة لقول هذا , لذا فقط سأقوله |
Detektif, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | أيّها المُحقق، لا توجد طريقة سهلة لقول هذا. |
Tamam, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | حسنٌ، لا يوجد طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | ليندا ليس هناك طريقة سهله لقول هذا |
"Sevgili Jimmy, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | "عزيزي (جيمي)، ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا. |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا |
Lilly, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | (ليلي) ليس هناك طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. Yeni yönetim bu grup projesine son veriyor. | Open Subtitles | لا توجد طريقة سهلة لقول هذا ، الإدارة الجديدة ستغلق مشروع (فريق الفتيان) |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | -أوه لا , لا توجد طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok ama günün erken saatlerinde | Open Subtitles | لا توجد طريقة سهلة لقول هذا |
Yusuf, bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | يوسف)، لا توجد طريقة سهلة لقول هذا) |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok ama... | Open Subtitles | لا يوجد طريقة سهلة لقول هذا لكن |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | لا يوجد طريقة سهلة لقول هذا |
bunu söylemenin kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | ليس هناك طريقة سهله لقول هذا |