| Heyecanlı olduğuna göre Bunun bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | حسناً، أنت متحمّس، فلابدّ أنّ ذلك يعني شيئاً |
| Ama eğer berbat bir öğretmen olursan, Bunun bir anlamı olur. | Open Subtitles | لكن إذا كنت مدرّساً سيء، ذلك يعني شيئاً ما. أنظر. |
| Kim olduğunu bilseydim, Bunun bir anlamı olabilirdi. | Open Subtitles | و إن كنت أعرف من تكون لكان هذا يعني شيئاً |
| Bu onun tek başarısızlığı. Bunun bir anlamı olabilir. | Open Subtitles | لقد كانت المرة الوحيدة التى فشلت فيها من الممكن أن يعنى هذا شيئاً |
| Sanırım ikimiz de, Bunun bir anlamı olmasını istedik... | Open Subtitles | أظن أن كلينا أراد أن يعني . . هذا شيئاً لأن |
| Bunun bir anlamı var mı bilmiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، أنا لا - - أنا لا أعرف ، اذا كان ذلك يعني شيئاً |
| Umarım Bunun bir anlamı olduğunu düşünmüyorsundur. | Open Subtitles | آمل أنك لا تعتقدين أن ذلك يعني شيئاً |
| Adam ıslak. Bunun bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | إنّه رطب جداً لابدّ أنّ ذلك يعني شيئاً |
| Bunun bir anlamı olduğuna inanmaya başlıyorum. | Open Subtitles | وبدأت بالتصديق أن ذلك يعني شيئاً |
| Hiçbir şey demeye çalışmıyorum. Bunun bir anlamı olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | حسناً، لا أحاول قول شيء ما أود قوله أن هذا يعني شيئاً |
| İşte, bir yabancı için yaşamaya alışkın olduğumu düşünülürse, Bunun bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | أتري, لا بد أن هذا يعني شيئاً, لأنني كنت, كما تعلمين, أعيش على الغرباء. |
| Bu onun tek başarısızlığı. Bunun bir anlamı olabilir. | Open Subtitles | لقد كانت المرة الوحيدة التى فشلت فيها من الممكن أن يعنى هذا شيئاً |
| Şimdi buradayım! Bunun bir anlamı olmalı! | Open Subtitles | أنا هنا الآن ، لابُد أن يعني هذا شيئاً ما! |
| Bunun bir anlamı yok. | Open Subtitles | حسناً، هذا لا يعني أيّ شيء. |
| Daha da tahmin yürütürüm, ama elinde kelepçe, üzerinde de turuncu zıbın olmadığına göre Bunun bir anlamı olmalı. | Open Subtitles | لا زلتُ أتوسقع حدوث المزيد لكنك لست مقيداً بالأغلال ولا تلبس الزي البرتقالي فهذا يعني شيئاً ما على الأقل |
| Hastanenin sana ihtiyacı var! Benim sana ihtiyacım var. Bunun bir anlamı yok mu? | Open Subtitles | المستشفى بحاجة إليك، أنا بحاجة إليك لا معنى لذلك بالنسبة لك؟ |
| Eski Dünya'da hastalığının adı bi-polar'dı ama şu an Bunun bir anlamı yok. | Open Subtitles | في العالم القديم يسمى اضطراب ثنائي القطب مرض نفسي يجعل الشخص يقوم بأفعال طائشة لكنه ليس له معنى هنا. |
| Bunun bir anlamı olmalı! | Open Subtitles | لا بد أن هذا يعني شيئا ما، قائد فريق السباحة |
| Bunun bir anlamı olduğu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا متأكد من أنه لا يعني شيئا. |
| Bunun bir anlamı olduğuna kendimi inandırmalıyım. | Open Subtitles | أعني، أنا ظهرت. لدي اعتقاد أن ذلك يعني شيء |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 