Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | فات الأوان على ذلك. |
- Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | -حسناً، يبدو قد فات الأوان على ذلك |
Üzgünüm diyerek başlayabilirsin ama Bunun için biraz geç oldu. | Open Subtitles | قد تبدأين بقول آسفة لكن فات الأوان على هذا |
Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | تأخر الوقت قليلاً على ذلك. |
Bunun için biraz geç, öyle değil mi? | Open Subtitles | هذا متأخر بعض الشيء, أليس كذلك؟ |
- Bunun için biraz geç artık. | Open Subtitles | لقد تأخر الوقت على ذلك ماذا حدث لك؟ |
Bunun için biraz geç değil mi? | Open Subtitles | لقد تأخرت على ذلك |
Ama beni zorluyorsun. - Sanırım Bunun için biraz geç oldu. | Open Subtitles | لكنك ترغمني وأعتقد انه فات أوان ذلك الآن |
"Çok yaşa" derdim ama sanırın Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | أودّ القول، "باركك الرب"، لكن أعتقد أنّ الوقت تأخر على ذلك. |
- Bence Bunun için biraz geç kaldın. | Open Subtitles | أنا أعتقد إن الوقت قد تأخر على ذلك انتظر. |
Bunun için biraz geç oldu. | Open Subtitles | فات الأوان على ذلك |
Bunun için biraz geç artık. | Open Subtitles | قد فات الأوان على ذلك |
Sence de Bunun için biraz geç olmadı mı? | Open Subtitles | فات الأوان على هذا الكلام ألا تعتقدين ذلك ؟ |
Bunun için biraz geç kalmadın mı? | Open Subtitles | فات الأوان على هذا ألا تعتقد ؟ |
Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | حسناً، تأخر الوقت قليلاً على ذلك... |
Bunun için biraz geç oldu! | Open Subtitles | ! لقد تأخر الوقت قليلاً على ذلك الأمر |
Peki... Bunun için biraz geç olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | حسناً هذا متأخر قليلاً،ألا تظن ذلك؟ |
Bunun için biraz geç Mouth. | Open Subtitles | لقد تأخر الوقت على ذلك ماوث |
Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | لقد تأخرت على ذلك |
Bunun için biraz geç kaldın, David. | Open Subtitles | حسناً, ربما يكون هناك مقعداً على طاولتى (فات أوان ذلك قليلاً يا (ديفيد |
- Sanırım Bunun için biraz geç. | Open Subtitles | أعتقد أن الوقت تأخر على ذلك |
Sanırım Bunun için biraz geç, Jonas. | Open Subtitles | أظن أن الوقت قد تأخر على ذلك يا (جوناس) |